Belediye’den iki eser daha – Kocatepe Gazetesi
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban’ın ev sahipliğinde düzenlenen programla beğeniye sunulan eserlerin tanıtımına, Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürü Prof. Dr. Uğur Türkmen, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Emel Sarlık, Afyonkarahisar eski Milletvekili Mehmet Telek, Mimar Erdoğan Emre, kitap kulübü üyeleri, işadamları, sanatseverler ve Cumhuriyet İlkokulu öğrencileri katıldı.MASALLAR TÜRKİYE’DEN ÖNCE İLK KEZ FRANSA’DA YAYINLANIYORTanıtımda ilk olarak, [&hellip]
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban’ın ev sahipliğinde düzenlenen programla beğeniye sunulan eserlerin tanıtımına, Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürü Prof. Dr. Uğur Türkmen, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Emel Sarlık, Afyonkarahisar eski Milletvekili Mehmet Telek, Mimar Erdoğan Emre, kitap kulübü üyeleri, işadamları, sanatseverler ve Cumhuriyet İlkokulu öğrencileri katıldı.
MASALLAR TÜRKİYE’DEN ÖNCE İLK KEZ FRANSA’DA YAYINLANIYOR
Tanıtımda ilk olarak, “Behçetoğlu’ndan Karahisar Masalları kitabını hazırlayan Mehmet Behiç Görktan değerlendirmede bulundu. Masalların sözlü edebiyatın bel kemiğini teşkil ettiğini belirten Mehmet Behiç Görktan, Afyonkarahisar’a özgü birçok masalın yazılı hale gelmediği için unutulup gittiğini, tanıtımı yapılan kitapta yer alan masalların ise Ünlü Masalcı-Edebiyat Öğretmeni Eflatun Cem Güney ve Kadro Dergisi yayın ekibinden Türkçe Öğretmeni Tahir Hayrettin Tolga’nın takriben 1930’lu yıllarda öğrenciler aracılığıyla köylerden topladığı masallardan oluştuğunu söyledi. Bu masalların ilk kez, babası Behçetoğlu Muzaffer Görktan tarafından derlenerek 29 Ekim 1936 yılından itibaren ‘Çağdaş Dergisinde’ yayınlanmaya başlandığını kaydeden Görktan, o dönem derginin sahibi olan Prof. Enver Esenkova’nın daha sonra Fransa’ya müfettiş olarak atandığını ve Fransa’da da Türk Masalları adı altında yayınlandığını aktardı.
“BİZİM MASALLARIMIZ
BATININ MASALLARINDAN
ÜSTÜN VE İÇLİDİR”
Masalların Fransa’da büyük ilgi görüp çok sayıda satıldığını kaydeden Görktan, “Gerçekten; bizim masallarımız batının masallarından üstün ve içlidir. Masallarımız da şiirlerimiz gibi ağlatırken, güldürür ve bizleri derin derin düşündürür. Eğer bunlar yoksa zaten o yazı kafa şişirmekten öteye gidemez. Öyle masallar vardır ki dinleyenlerin hayat rotalarına yeniden yön vermiştir. Eflatun Cem Güney Hocamız; halk hikâyesi, masal ve efsaneleri asıllarına uygun olarak edebi bir nitelik kazandırmıştır. Türk folklor ürünlerini, sadece sözden yazıya geçirmekle kalmayarak, onları değerlendirmiştir. Dolayısıyla ‘Masal Yazarı’ olarak ün yapmıştır. 1956 yılında “Açıl sofram açıl” masallarıyla ‘Hans Chirstion Anderson” Kurumu tarafından Andersen Pâyesi Şeref Diploması ve Dünya Çocuk Edebiyatı Sertifikası verilmiştir. Bu masalların çoğunu Afyonkarahisar masalları oluşturmaktadır. 1960 yılında da Dede Korkut masalarıyla ayni ödülleri ikinci defa kazanmıştır” dedi.
“FANİ DÜNYANIN EN BÜYÜK KAZANCI
GERİDE HOŞ SEDA BIRAKABİLMEKTİR”
Afyonkarahisar Masallarının dünya birincisi olduğunu vurgulayan Mehmet Behiç Görktan, “Babam Behçetoğlu Muzaffer Görktan’ın hazırlamış olduğu bu masalların kaybolup gitmesine içim razı olmayan ve bu masalları Afyonkarahisar halkıyla buluşturan, her türlü desteği sağlayan başta Değerli Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban’a, Kültür ve Sosyal İşler Müdürümüz Emel Sarlık’a, Grafiker Ramazan Gölcük’e ve bütün emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Hepimiz iyi biliriz ki şu fani dünyanın en büyük kazancı, ancak tabutumuzun arkasına üç-beş kişiyi toplayabilmek ve ardında da iyi ve güzel şeyler söyletebilmektir. Yani hoş seda bırakabilmektir. İnşallah Behçetoğlu bunu yapabilmiştir” diye konuştu.
“BAŞKANIMIZIN VE ÜNİVERSİTEMİZİN
DESTEĞİ GÖZ ARDI EDİLEMEZ”
‘Tango Alla Turca’ albümün hazırlayan Rüştü Okyar ise tanıtımın programında yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bugün burada bulunmamızın benim için çok büyük bir önemi var. Türk Müziğine olan ilgimin ta küçük yaşlarıma kadar dayandığını biliyorsunuz. Benim için musiki bir kültür ve yaşam biçimidir. Yine çoğunuzun malumu olduğu üzere güzel ilimizde Türk Müziği çalışmalarına pek çok katkım ve başarılı çalışmalarım olmuştur. Rahmetli Avni Anıl ile başlayan bestekarlar konserleri, bugün hala yaşayan Türk Müziğinin duayen bestekarı Prof Dr. Alaeddin Yavaşca, Erol Sayan, Turhan Taşhan ve Amir Ateş’in eserlerinden oluşan konser programlarıyla devam etmiştir. Yine bu çalışmalarımın yanında ülkemizin nadide Türk Sanat Müziği korolarından olan Üsküdar Musiki Cemiyetini, Ankara GEAD Korosunu ve Çanakkale Belediyesi TSM korosunu ilimize getirerek sanatsever Afyonkarahisar halkı ile buluşturduğuma çoğunuz şahit olmuşsunuzdur. Bana bu çalışmalarımda Afyonkarahisar Belediye Başkan Burhanettin Çoban Bey’in, Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürlüğünün ve konservatuarımızın Türk Sanat Müziği Bölümünün desteğini asla göz ardı edemem.
“MÜZİĞİN DİLİNİ, DİNİ VE IRKI
YOKTUR, EVRENSELDİR…”
Bugün burada olmamızın nedeni, naçizane güftelerini yazdığım ve besteleri değerli hocam Ahmet Kadri Rizeli tarafından yapılan ve yine Ahmet Kadri Rizeli tarafından seslendirilen ‘Tango Alla Turca’ albümümüzün sizlere tanıtımını yapmak, bu nadide albümü sizlerle tanıştırmak içindir. Neden tango, neden bu albüm? Müzik evrensel bir iletişim aracıdır. Müziğin dilini, dini ve ırkı yoktur. Müzik hayatımızın her anında bizimle beraberdir. Doğar doğmaz annemizin ninnisiyle başlayan müzik yolculuğumuz beşeri hayatımızın her anında bizlerle birlikte olmuştur. Şiir ile aşk yüz yüzedir. Şiir aşkın gerçekliğinin bir dilidir. Alışılmış anlamı dışında kullanılan sözcükler şiire harmanlanır ve aşkı toplumsal yaşamın içinde baki kılar. Gündelik yaşam içinde şiir ve şarkı ile aşk üzerine konuşmak mümkün kılınır. Şiirin tango nağmeleriyle buluşması ise bağlanma korkusundan uzak aşkın arzu ile iç içe yaşanma haline dönüşmesidir. İnsanlığın ancak kendisine dürüst olabildiği, doğal bir ilişki içerisinde yaşanması mümkün olan aşkların tango eserlerinin içinde saklandığı bilinen bir gerçektir. Bu albümümüz doğal bir düzlemde naif Türk halkının aşklarını, tango müzik cümleleriyle özgürce konuşarak yaşamaya ve yaşatmaya hazır hale gelmesini sağlamak için projelendirilerek hazırlanıp sizlerle buluşmuştur. Türk müziğinin makamsal formuna sadık kalınarak bestelenen ilk Türk tango eserlerinden oluşan bu albümü saygıyla tüm insanlığa emanet ediyorum.
ALBÜMDEKİ ESERLER TRT RADYO VE
TELEVİZYONUNDA YAYINLANACAK
Bu eser, en son 1 Ocak 1980 tarihinde merhum Esin Engin tarafından çıkartılan albümden sonra 38 yıl sonra ortaya çıkmış bir albümdür. Tango Alla Turca Türk, Afyonkarahisar Belediyemiz ve Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı ile yapılan bu ortak çalışma şimdiden Türk Müziği tarihinde yerini almış ve önemli bir boşluğu doldurmuş örnek çalışmadır. Albümde yer alan eserlerin bundan sonra sıkça TRT Radyo ve televizyon kanallarında yayınlanacağının müjdesini de vererek hayırlı olmasını diliyorum. Bu vesile ile tekrardan, Afyonkarahisar Belediye Başkanımız Burhanettin Çoban Bey’e, Belediyemizin Kültür ve Sosyal işler Müdürü Emel Sarlık Hanımefendiye ve bünyesinde çalışan tüm mesai arkadaşlarına, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak Bey’ e yine üniversitemize bağlı Devlet Konservatuarımızın Değerli Müdürü Prof Dr. Uğur Türkmen Bey’e, Öğretim Görevlisi Yıldırım Aktaş Bey’e basın mensupları ve misafirlerimize, albümde ortak eserlerimizi seslendiren TRT İstanbul televizyonu ve radyosu ses ve saz sanatçısı bestekâr Ahmet Kadri Rizeli Hocama ve tüm ekibine sizlerin huzurunda sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.”
“ÇOK DEĞERLİ BİR ESERİ DAHA
AFYONKARAHİSAR SANATINA KAZANDIRDIK”
Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürü Prof. Dr. Uğur Türkmen de üniversitelerin görevinin, çevreden evrene ilkesini hayata geçirmek olduğunu söyledi. Afyon merkezde olmak kaydıyla kültür, sanat ve müziği dair ne varsa ilgi gösterdiklerini söyleyen Prof. Dr. Uğur Türkmen; çok değerli bir eseri daha Afyonkarahisar sanatına kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Afyonkarahisar Belediyesi olarak kültür, sanat ve müziğe dair birçok eseri beğeniye sunduklarını ifade eden Başkan Burhanettin Çoban ise, “Bizim yaptığımız bu hizmetler aslında çok değerli eser sahiplerinin fedakârlığı, çalışkanlığı, üretkenliği sayesinde kültürel ve sosyal hayatımıza kazandırılıyor. Asıl iş üretenler kültür ve sanatımıza katkı yapanlar bu gün olduğu gibi bundan önce de yayınladığımız birçok eserin sahipleri olan değerli isimlerdir” dedi.
“İNŞALLAH BU MASALLAR ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ESİN KAYNAĞI OLUR”
Behçetoğlu Muzaffer Görktan’ın tüm yaşamı boyunca sadece ilimizin değil, ülkemizin tarihi ve sosyal hayatına çok büyük katkılar yapmış bir kişi olduğunu belirten Başkan Çoban; “Eflatun Cem Güney gibi bu konuda üstat olan bir öğretmen görev veriyor. Behçetoğlu Muzaffer ağabeyimiz de köy köy dolaşarak bu masalları derliyor. Daha Türkiye’de yayınlanmadan Fransa’da yayınlanıyor ve çok büyük ilgi çekiyor. Allah’tan aile de bunları muhafaza etmiş ki; bu günlere gelmiş. Gerçekten çokta güzel bir eser oldu. Muzaffer ağabeyimiz bu masalları 1930’lu yıllarda derliyor. Masalları sorduğu insanlar 60’lı yıllarda olduğu için 1880’li yılların masalları oluyor. Kitabın resimlerini de Marmara Üniversitesinden Doç. Dr. Aykut Özbay çizdi. İnşallah bu masallar hem ilimizin çocukları için hem de ülkemiz çocukları için esin kaynağı olur. Bu vesileyle başta rahmetli olmak üzere Behçetoğlu Ailesine üzere teşekkür ediyorum. Mehmet Behiç Görktan Hocamız Afyon’da ilklerle ilgili bir proje getirdi. Tarihimize ve kültürümüze ışık tutacak bir eserin çalışmasına da en kısa zamanda başlayacağız” dedi.
BAŞKAN ÇOBAN’DAN TANGO ALL
TURCA ALBÜME BÜYÜK ÖVGÜ
Başkan Çoban, Tango Alla Turca albümüyle ilgili olarak ise şöyle konuştu:
“Afyon Kocatepe Üniversitesi Konservatuarı Müdürü Uğur Hocamız ekibiyle beraber bu projeye sahip çıktı. Çok güzel bir eser ortaya çıkmış. Afyonkarahisar, Anadolu’da büyükşehirlere göre mütevazı sayılabilir ancak ülkemizin tarihine, müziğine, sanatına ışık tutacak çok güzel bestekar ve şairlerimiz var. Aynı zamanda ülke müziğinde söz sahibi olacak bir konservatuarımız var. Konservatuarımızın bu nedenli güçlü olması ilimizin ve ülkemizin müzik hayatına çok güzel olumlu şeyler kazandırıyor. Bu eserlerin çok yakın bir zamanda TRT radyolarında, başka radyolarda ve televizyonlarda yayınlanacak olmasını duymaktan mutlu olduk. Üniversitemiz ve Rüştü Okyar Bey çok güzel bir çalışmaya imza attılar. Bu iki değerli eserimizin ilimiz ve ülkemizin tarihine, sanatına kültürüne katkı yapmasını diler, eserlerin hazırlanmasına emeği geçen Kültür ve Sosyal İşler Müdürümüz Emel Sarlık Hanımefendi’yi, ekibini ve ismini sayamadığım katkıda bulunan herkesi canı gönülden kutluyorum” dedi.