'Beklentimiz yasal düzenleme ve destek'
Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezer Küçükkurt '24 Temmuz Basın Bayramı' nedeniyle bir açıklamada bulundu. 24 Temmuz, 10 Ocak gibi sembol tarihlerin basın-yayın camiası için birer 'dayanışma vesilesi' olduğunu hatırlatan Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezer Küçükkurt, 'Sektörümüz, yasal düzenleme çalışmalarını dikkatle izlemekte, sabırsızlıkla beklemektedir' dedi. Afyon Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu'nun 24 Temmuz Basın Bayramı nedeniyle basın-yayın [&hellip]
Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezer Küçükkurt “24 Temmuz Basın Bayramı” nedeniyle bir açıklamada bulundu. 24 Temmuz, 10 Ocak gibi sembol tarihlerin basın-yayın camiası için birer “dayanışma vesilesi” olduğunu hatırlatan Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezer Küçükkurt, “Sektörümüz, yasal düzenleme çalışmalarını dikkatle izlemekte, sabırsızlıkla beklemektedir” dedi.
Afyon Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun 24 Temmuz Basın Bayramı nedeniyle basın-yayın camiası mensuplarının sorunlarını dile getirmek, gelişimine katkı sunmak ve birlik-beraberliğini pekiştirmeye yönelik çalışmalar içerisinde bulunduğunu hatırlatan AGC Başkanı Sezer Küçükkurt, “Bu yıl da 24 Temmuz Basın Bayramı nedeniyle Gazeteciler Cemiyetimizin öncülüğünde bir dizi etkinlik gerçekleştirilecektir” dedi.
VALİ YİĞİTBAŞI’NA TEŞEKKÜR EDERİZ
Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı’nın basın-yayın sektörü ile yakından ilgili, camianın akademik alanında kendini ispatlamış bir isim olması hasebiyle 24 Temmuz etkinliklerinde kendisinin büyük desteğini gördüklerini, bu nedenle camia olarak Vali Yiğitbaşı’na teşekkür ettiklerini belirten AGC Başkanı Sezer Küçükkurt şunları söyledi:
“Afyon Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulumuzun en baştan beri önceliği, camianın hakkıyla temsil edilmesi, birlik ve beraberliğin tesis edilmesi, mesleki gelişime katkı sunulması olagelmiştir. Bu amaçlarımız doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Bu yıl 24 Temmuz etkinlikleri kapsamında da Sayın Valimizin destekleri ile bu yöndeki çabalarımızı sürdüreceğiz. Meslektaşlarımızın mesleki becerilerinin artırılması, güncel gelişmelere adapte olması, teknolojik gelişmelere ayak uydurabilmesi hepimizin ortak amacıdır. Sayın Valimiz başta olmak üzere siyasilerimiz, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve Basın İlan Kurumu gibi sektörümüzün resmi kuruluşları da bu amacımıza destek vermektedirler. Eğitim, hayatın her alanında şart olduğu gibi, bir kamu görevi olan basın-yayın alanında da büyük önem taşımaktadır. Cemiyet Yönetim Kurulumuz önceki yıllarda da bir çok eğitim faaliyetine imza atmış bu çalışmalar meslektaşlarımızın takdiri ile karşılanmıştır. Bugün sektörümüzde yetkinliğini ispat etmiş bir çok tecrübeli meslektaşımız da meslek yaşamları boyunca onlarca eğitim faaliyetine katıldıktan sonra bugünkü mesleki becerilerine ulaşabilmişlerdir. Bu eğitim çalışmalarında basın mensupları üzerinde bir hegemonya kurma, camiayı dizayn etme gibi niyetler taşındığını düşünmek abesle iştigaldir. Afyonkarahisar’daki basın mensupları olarak, bizlere bir harf dahi öğretene minnettar olma noktasında hemfikir olduğumuzu belirtmek isteriz. Bunun haricindeki görüş ve düşüncülerin maksatlı olduğuna dikkat çekerken, eğitim-birlik-beraberlik-itibar ve gelişim yönündeki çabalarımıza destek olanlara teşekkürlerimizi sunarız”
DEZENFORMASYON YASASI GİBİ GAZETECİLİK YASASI DA ÇIKARILMALI
Medya sektörünün belki de tarihinin en zor bir döneminden geçtiğini ve birçok alanda yasal düzenleme beklendiğini ifade eden AGC Başkanı Sezer Küçükkurt, 24 Temmuz Basın Bayramı nedeniyle yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi:
“Sürekli itibar kaybeden gazetecilik mesleği ve basın sektörünün gelişmesi açısından yasal boşlukların doldurulması artık kaçınılmaz bir hal almıştır.
Sürekli vurguladığımız gibi, medya alanında kapsamlı bir yasal düzenleme hepimizin ortak beklentisidir. Sektörümüzde kanuni düzenleme olmaması; tehdit ve şantaja dayalı etik dışı haberlerin yapılmasına, birikimine, eğitimine bakılmaksızın dileyen herkesin gazeteci maskesi altında sektörümüzde boy göstermesine neden olmaktadır. Meslektaşlarımız, meslek onurlarını korumak adına mücadele etse de, yasal boşluktan yararlanan çıkarcıların medya sektöründe boy göstermesine engel olamamaktadır. Bu nedenle basın sektöründe öncelikli olarak mesleki düzenleme yapılmalıdır. İnternet, sosyal medya gibi alanlarda kişilerin hak ve özgürlüklerine saldırıya, ülkenin birlik ve beraberliğine operasyon çekilmesine müsaade edilmemelidir. Bunlar yapılırken düşünce ve basın özgürlüğüne gölge düşürülmemelidir.
Sektörümüzde yaşadığımız en öncelikli sorunumuz, diğer sorunların da kaynağı olan “Gazetecilik Meslek Yasası” olmamasıdır. Medyanın gerçek anlamda işlevini yerine getirebilmesi için, gazetecilik mesleğini ve bu mesleği kimlerin yapabileceğini düzenleyen ‘Gazetecilik Meslek Yasası’na acilen ihtiyaç duymaktadır.
Ülkemizde gazetecilik meslek yasası olmadığı için dileyen herkes, eğitimine ve bilgi birikimine bakılmaksızın “gazeteciyim” diyerek mesleğe başlayabilmektedir. Oysa gazetecilik/habercilik, özel eğitim gerektiren bir meslektir. Gazetecilik yapmak isteyen bir kimse, eğitim seviyesi ne olursa olsun işe girebilmektedir.
Bu durum, basın mesleğini her türlü istismara açık hale getirmektedir ve habercilik, tehdit ve şantaj aracı olarak kullanılmaktadır. Daha da kötüsü bu tür kişileri basın mesleğinden uzaklaştıracak herhangi bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır.
DEVLET VE TOPLUM BASINA SAHİP ÇIKMALI
Unutulmamalıdır ki; Basın özgürlüğü ve basın özgürlüğünü de kapsayan ifade özgürlüğü, çağımızda demokratik yaşamın olmazsa olmazıdır. Özgür basın, demokrasinin yaşamasını ve gelişmesini sağlayan kurumların başında gelmektedir. Halkın sesi olma görevini üstlenen, üzerine düşen yükümlülükleri hakkıyla yerine getiren, gazetesinden televizyonuna, radyosundan internet sitelerine kadar, bağımsız ve özgür basın, düşünce özgürlüğünün de en etkili aracıdır. Çağdaş demokratik toplumlarda halkın haber alma hakkı basın ve ifade özgürlüğüyle mümkündür. Bu nedenle ülke olarak basının sorunlarını elbirliği ile çözümlemeliyiz.
İçerisinden çıktığı toplumun sesi, gözü, kulağı olma görevini menfaat gözetmeksizin üstlenen basın-yayın kuruluşları ve bu kuruluşlara can veren basın mensupları, kelimenin tam anlamıyla bir kamu görevini yerine getirmektedirler. Bu nedenle basın mensuplarının karşılaştıkları sorunlarla, basın-yayın camiasını zora düşüren uygulamalarla toplum olarak hep birlikte mücadele etmemiz gerekmektedir.
Ekonomik şartlar toplumun genelinde bir sıkıntı oluşturmakta, bu sıkıntı camiamızda daha da şiddetli bir şekilde hissedilmektedir. Girdi maliyetlerimiz sürekli artmakta, gelirlerimiz ise sürekli gerilemektedir. Kamu görevini yerine getiren basın-yayın camiasına ekonomik anlamda da destek verilmesi şart olmuştur.
Afyonkarahisar basını 100 yılı geçen gurur verici tarihinde olduğu gibi bundan sonra da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel esasları doğrultusunda, toplumun genel değerlerine saygılı, ahlak ve hukuk kurullarına bağlı olarak Türk Milleti’nin hizmetinde olmaya devam edecektir.
24 Temmuz Basın Bayramı’nın, Milli dayanışmamızın artarak güçlenmesine vesile olmasını dileriz.”