'Baz istasyonundan 300 kişi şikayetçi'

MHP İl Başkanı Mehmet Kocacan, Dumlupınar Mahallesi'nde kurulan baz istasyonundan 300 kişinin şikayetçi olduğunu açıkladı. Yetkililerden bu soruna çözüm isteyen Kocacan il genelinde genel bir sağlık taraması yapılması gerektiğini de dile getirdi   Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar İl Başkanı Mehmet Kocacan partide basın toplantısı düzenledi. 'YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM ÖNEMLİ' 12-18 Aralık tarihlerinin her [&hellip]

MHP İl Başkanı Mehmet Kocacan, Dumlupınar Mahallesi’nde kurulan baz istasyonundan 300 kişinin şikayetçi olduğunu açıkladı. Yetkililerden bu soruna çözüm isteyen Kocacan il genelinde genel bir sağlık taraması yapılması gerektiğini de dile getirdi

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar İl Başkanı Mehmet Kocacan partide basın toplantısı düzenledi.
“YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM ÖNEMLİ”
12-18 Aralık tarihlerinin her yıl kutlanıldığını belirten Mehmet Kocacan, bu hafta vesilesi ile çeşitli etkinlikler yapılarak üretimi olmayan bir milletin başarılı olamayacağı bilincinin küçük yaşlarda verildiğini kaydetti. Son yıllarda artık sadece yerli malı haftası ifadesinin yeterli olmadığını dile getiren Kocacan, “Artık Yerli Malı Haftası demek tek başına yeterli değildir. Buna yerli ve milli kavramlarının eklenmesi artık şart gibidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde ötekileştirilen, bölünmeye yüz tutturulan, herkesin birbirine karşı durulan bir ülkede artık yerli ve milli lafının oturup insanlarımıza bilinç olarak yerleştirilmesi artık şart görünüyor. Yerli ve milli malın önemi üretime dayalı ülkelerde içerisinde sağlığın da bulunduğu kendi malınızı kendiniz üretebiliyorsanız, halkınıza gıdaları GDO’suz yedirip, ülkenizi sanayide ileri taşıyabiliyorsanız buna tarım ve hayvancılığı eklemek kaydı şartıyla ihracaatta başarılı olabilmenin yolu yerli ve milli her türlü ürünü kendinin yetiştirmesine bağlıdır.” dedi.
“AFYON KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIKTA ÖNE ÇIKACAK”
Türkiye’nin her türlü arenada kendisini geliştirmesi gerektiğinden söz eden Kocacan, “Hibrit denilen tohumlar İsrail’den ya da yabancı menşeli ürünlerde bir ürün bir sefere mahsus dikilirken onun meyvesinden toplamak ya da satmak üzere yararlanıp ancak ondan elde edilecek çekirdek veya yağdan bir daha üretim yapamıyorsunuz. Bizim derdimiz GDO’lu olmayan, genetiği bozulmamış, genleriyle oynanmamış bu türlü şeylerin yapılmasıdır. Bu vesile ile bir bilgi paylaşmak istiyorum. AKÜ Veterinerlik Fakültesi’nde bir Profesör Afyon yöresine uygun, genlerde de birleştirilerek çok güzel bir dölleme ile ilde gende çok rantabıl olabilecek bir koyun üretimi sağlandı. Bu koyun sayısının şu anda 2 bin 500 olduğunu öğrendik. Civar üniversitelerden de bu konuda taleplerde bulunulduğunu duyuyoruz. Bu Afyon için büyük bir gelişmedir. İnşallah hayvancılıkta özellikle küçükbaş hayvancılıkta bu koyun ırkının verimli olup çok kısa zamanda Afyon iklimi ve fiziki şartlarına uygun geliştiği ve ete dönüştüğü bir durum söz konusudur. İnşallah bu devam edecektir.” diye konuştu.
“EK VERGİ TURİZMİ SARSAR”
Sadece yerli ve milli olmakla kalınmaması gerektiğinin altını çizen Kocacan, “Yerli ve milli olmak önce üretimle başlayıp sonrasında ihracaat ayağına da dökülmelidir. Türkiye’nin girdilerine bakıldığında en sonda turizm de bir patlama var demiştik. Ancak son günlerde duyuyoruz ki turizmde de bir ek vergi konulması durumu var. Eğer bu olursa ciddi bir sarsılma yaşar diye düşünüyoruz. İnşallah böyle bir şey olmaz.” diye konuştu.
“MENDERES CADDESİ’NDE BAZ İSTASYON ŞİKAYETİ”
Şehir merkezinde bulunan Dumlupınar Mahallesi Menderes Caddesi Gün Apartmanı’nda baz istasyon kurulduğunu belirten Kocacan, “Apartman sakinlerinden hiç kimseden feragat alınmadan iki gün içerisinde baz istasyonu kurulmuştur. Bu konuyu biraz araştırdığımda baz istasyonlarının insanların yoğun yaşadıkları bölgelerde olmasının çok sıkıntılı olduğunu gördüm. Başta kanser denilen asrın en büyük hastalığı yaygınlaştırıyor. Geçmişte 2G denilen teknolojinin baz istasyonu, 12 kilometredeki çapta tüm insanları frekanslarıyla etkiliyor. Şimdi 4G’ye 5G’ye doğru gidiyoruz. Buna bakıldığında AB ülkeleri 25 kilometre çapta insanların her türlü duyu organları da dahil olmak üzere genetik yapılarını da bozduğu kanser hastalığına da sebebiyet verdiği biliniyor. Afyon’da bunu şikayet edebileceğimiz bir merci yok. Anlaşmayı yapan Afyonlu ama burası ile ilgilenen Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) İzmir Bölge Müdürlüğü diye söylediler. Sayısı 300’e yakın kişi dilekçe vererek suç duyurusunda bulunuldu. Böylesi bir şeyin bizlerinde de feragati alınarak yapılmasının uygun olduğunu belirttik. Sağlığa zararlı olan bu istasyonların insanların en az yaşadığı hatta hiç yaşamadığı yerlere kurulması gerektiğini belirtiyoruz. Bu alanda yapımı devam eden Atatürk İlkokulu, ŞKOO ve ilerisinde de Cumhuriyet Mahallesi yerleşimleri vardır. Bunlar dikkate alınmalıdır. Yakında Cumhuriyet Savcılığına bu konuda da dilekçe sunacağız. İstasyonun Cumhuriyet Mahallesi’nden Dumlupınar Mahallesine şikayet üzerine taşındığı söyleniyor. Öyle gizemli işler var ki bacaya benzer bir şase yapılarak içine konuluyor. Gözümüze sürme çekilerek biz bilerek ölüme terk ediliyoruz. Devlet destek vermezse insanlarımız ölüme terk edilecek.” ifadelerine yer verdi.
“CİDDİ BİR HALK SAĞLIĞI TARAMASI YAPILMALI”
İstanbul’da Adalar’da veba hastalığı taşıyan atlarla, kızamık vakalarının arttığı duyumlarını aldıklarını aktaran Kocacan şöyle konuştu: “Tabirimi bağışlayın uyuz hastalığı ile de uğraşıldığı söyleniyor. Bizler Afyon’da Halk Sağlığı Birimi dahil olmak üzere Sağlık İl Müdürlüğümüzün tavsiyemiz odur ki öğrencilerden başlayıp, Aile Hekimliklerinin tetiklenmesiyle tüm insanlarımızın taramalardan geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. MHP olarak bu tavsiyeyi basın toplantımızda medya aracılığıyla bildiriyoruz. Bunlar bizim yerelde kurumlardan isteklerimizdir. Bizim işimiz yerelde siyasettir ama genel siyasete de duyarsız değiliz.”
“MHP ÜLKE BEKASI İÇİN CUMHUR İTTİFAKINA DESTEK”
2019 yılı itibariyle Türkiye’nin başından geçen bir çok olay olduğunu kaydeden Kocacan şunları söyledi: “Malum olduğu üzere bir FETÖ olayı vardır. İç düzende ki cebelleşmeler var. Dış sınırımızda güvenlik hatları ve koridorlarının oluşturulması vardır. Göçmen sorunlarımız var. Üç bin 600 meselesi önümüzde duruyor. EYT’liler sorunu önümüzde durmaktadır. Buna benzer bir sürü haller vardır. Vatandaşlarımızın bizden talebi MHP’nin bu konularda duyarsız olmaması, bunları gündeme taşımasıdır. Hatta ‘Cumhur İttifakı yönüyle sizde MHP olarak bunlara ortaksınız. Sorunlara çare olunuz’ denilmektedir. MHP olarak TBMM ilk açıldığında EYT ile ilgili ilk kanun teklifi götüren partiyiz. Ancak mecliste bunu komisyon kurulmasına yönelik çalışanlar vardır. Biz Cumhur İttifakını Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için her daim destekleyeceğiz. Bilge Liderimiz Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli bu konuda 2023 yılına kadar kimsenin umutlanmaması yönünde sözü vardır. O zaman Meclisin çalıştırılması gündemlerin temizlenmesi hatta çare bulunması, anayasanın bir an önce Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde ki Başkanlığa uyarlanacak hale getirilmesi elzemdir ve acildir. Bunu 2019’da yapamamışsak 2020 yılında bir an önce anayasa derdest edilip amir hükümleri başta olmak üzere Anayasa’nın içerisinde olması gereken her şeyin sağlanması lazımdır. Mecliste ki 600 milletvekilinin görevi budur. Kürsülerde birbirlerine sataşıp birinin ak dediğine diğerinin kara demesi değildir.”
>> Ali Fuat Güçüler’in Haberi

Bakmadan Geçme