Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kemal DEMİRKIRKAN
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

BAKIN BURASI ÇOK ÖNEMLİ

“Mutlak yönetimlerde mutlak hâkim olan mutlak otoritenin sürdürülebilirliği mümkün değildir…”
“Vaktiyle bize yapılan yanlışları, bizim güçlü olunca başkalarına yapmamamız gerekli”
“İnsan haklarının, demokrasinin, hukukun üstünlüğünün, diyalogun, huzurun; bütün bunların sağlanması gerekir.”
“İstanbul’da seçim sonuçlarının kesinleştirilmesinin bu kadar uzatılıp geciktirilmesi Türkiye’nin itibarına zarar verir.”
(İstanbul seçiminin ipali ardından)“Anayasa Mahkemesi’nin 2007 yılındaki haksız “367 Kararı” karşısında ne hissettiysem, başka bir yüksek mahkeme olan Yüksek Seçim Kurulu’nun dün aldığı kararı duyunca aynı duyguları yaşadım. Yazık, bir arpa boyu yol alamamışız”
***
“1 Kasım 2015’te biz Türkiye’de yüzde 49,5 oy aldık. Şimdi cumhur ittifakı olarak yüzde 44 oy aldılar. Yüzde 8 ile 10 oy oranında MHP’ninse AKP’nin oy oranı yüzde 34’lere çekilmiştir. Sorulması gereken soru ne yanlışlar yaptık ki parti bu banda geriledi ve bir kopuş yaşandı?”
“Bugün susma vakti değildir. Kapılar ardında konuştuğumuz gerçekleri kapı önlerinde susma vakti değildir. Ne yanlışlar yaptık ki bugün bu noktadayız? Tabanda büyük kitleler kopmaya başladıysa insanları neyle tehdit ederseniz edin o çözülüşü durduramazsınız”
(23 Haziran yenilgisi ardından) “Bunun sorumlusu eylemde, söylemde, ahlakta siyasi ayakta ciddi savrulmalara sebep olanlardır”
“Cumhurbaşkanlığı makamı ile genel başkanlık makamının değişmesi AK Parti’nin kurumsallaşmasına zarar vermiştir. Devlet işleriyle aile yapısı kesinlikle ayrılmalıdır. Birinci dereceden akraba olmamalıdır.”
“2008’de … ekonominin başında ekonomiden anlayan insanlar var, vizyon vardı… Ekonomiyi üstlenen kişilerin herkesle konuşan açık bir anlayışla davranması lazım. Yukarıdan bakan bir ekonomi anlayışıyla bu ekonominin içinden çıkamayız.”
“Bir seçimde beka kaygısından bahsedip bu şekilde düşünmeyen herkesi terörist olarak itham ettikten sonra diğer seçimde İmralı’ya başvurmak milletin vicdanından kopuştur.”
“Kim bu ülkede adalet duygusunu zayıflatırsa, kim sabah salıverilen birinin akşam yeniden tutuklandığı, gece yarısı tekrar salıverildiği gibi uygulamalar görürse, kim FETÖ suçlamalarıyla sıradan bir memurun dayısının oğlunun, amcasının oğlunun tutuklandığı bir ülkede, FETÖ darbesinin baş sorumlusu olanların kardeşlerinin akrabalarının en yüksek makamları işgal ettiği görünürse orada adalete güven kalmaz.”
“Eğer işler iyi gitmiş olsaydı, AK Parti’yi iktidar yapan milletin değerleri bu siyasi hayatta egemen olmuş olsaydı, kıyamete kadar da susardık.”
“Ya meclise hesap verecek bir başbakandan oluşan parlamenter sistem ya da kuvvetler ayrımı ilkesine uyulan bir başkanlık sistemi olmalıdır. Her ikisi de olabilir. Ama bugünkü şartlar bunu gerektiriyor denerek yapılan her düzenleme sıkıntıya yol açıyor.”
Yukarıda alıntı yapılan sözlerin ilk bölümü AKP’li eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e, ikinci bölüm AKP’li eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ait. Gül’ün hükümete yönelik çok sert eleştirileri, Ali Babacan’ın, ekonominin patronu olmayı reddederek, Erdoğan’a parti kuracaklarını bildirmesi, Ahmet Davutoğlu’nun tavizsiz ve açık eleştirileri, AKP tabanında kaynamanın başladığının göstergeleri. Yazının başlığında da söylediğimiz gibi “Bakın burası çok önemli”.
AKP’li Cumhurbaşkanı parti içi muhalefet karşısında “Sırtımızdan hançerlendik” dese de, gerek Davutoğu, gerek Ali Babacan cephesi  uzunca bir süre en üst düzeyde sorumluluk aldıkları partinin rotasında değişiklik yaşandığını ifade ediyorlar. Onlar “Biz böyle değildik” diyor, biz “Ne olacak bizim sonumuz” şeklinde anlıyoruz. AKP’li bir yöneticinin mantığıyla ifade edersek “AKP’de hiçbir şey olmuyorsa bile, kesinlikle bir şeyler oluyor”
Son Söz;  “Her siyasi parti, kendi yalanını yutarken ölür.”  John Arbuthnot

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER