Bakan Eroğlu: “Sulak alanları koruyalım”

Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel EROĞLU, 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak, 'Suyumuzun korunması ve gelecek nesillere aktarılması için her kesimden sulak alanların korunması konusunda en yüksek hassasiyeti göstermelerini bekliyoruz' dedi “Uluslararası kriterler dikkate alınıyor”Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu'nun mesajı şöyle'2 Şubat 1971 yılında imzaya açılan [&hellip]

Bakan Eroğlu: "Sulak alanları koruyalım"

Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel EROĞLU, 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak, “Suyumuzun korunması ve gelecek nesillere aktarılması için her kesimden sulak alanların korunması konusunda en yüksek hassasiyeti göstermelerini bekliyoruz” dedi

“Uluslararası kriterler
dikkate alınıyor”
Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun mesajı şöyle;“2 Şubat 1971 yılında imzaya açılan Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi’nin (Ramsar Sözleşmesi) imzaya açıldığı gün bütün dünyada “Sulak Alanlar Günü” olarak kutlanmaktadır. 2011 yılının Dünya Sulak Alanlar Günü teması “Su ve Sulak Alanlar İçin Ormanlar”dır.
Ülkemizde toplam alanı 1 milyon hektarı aşan 300’den fazla sulak alan bulunmaktadır. Bakanlığımızca uluslararası kriterler dikkate alınarak yapılan değerlendirmelere göre, bu alanların 135’i uluslararası öneme sahiptir.
Türkiye, Ramsar Sözleşmesine 1994 yılında taraf olmuş ve bugüne kadar 13 sulak alanını (Sultan Sazlığı, Seyfe Gölü, Burdur Gölü, Manyas (Kuş) Gölü ve Göksu Deltası, Akyatan Lagünü, Kızılırmak Deltası, Uluabat Gölü ve Gediz Deltası, Yumurtalık Lagünü, Meke Gölü, Kızören Obruğu ve Kuyucuk Gölü) sözleşme listesine dahil ettirmiştir. Türkiye, Ramsar Sözleşmesi ile başta Sözleşme Listesine dahil ettirdiği 13 alan olmak üzere, sınırları içerisindeki bütün sulak alanları korumayı, geliştirmeyi ve akılcı kullanmayı uluslararası düzeyde taahhüt etmiştir”dedi.
“Su kuşu sayımı yapılıyor”
Çevre ve Orman Bakanlığı’nun sulak alanlar ile alakalı çalışmalarını Ramsar Sözleşmesi ve Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği doğrultusunda gerçekleştirdiğini kaydeden Bakan Eroğlu; “Bu kapsamda yapılan en önemli çalışmalardan birisi sulak alanların uygun bir şekilde yönetilmelerini sağlamak üzere Bakanlığımız koordinasyonunda başlatılan “Sulak Alan Yönetim Planları” çalışmalarıdır. Bugüne kadar uygulaması devam eden 20 alanda (Göksu Deltası, Manyas Gölü, Uluabat Gölü, Gediz Deltası, Kızılırmak Deltası, Akşehir-Eber Gölleri, Sultan Sazlığı, Yumurtalık Lagünü, Eğirdir Gölü, Burdur Gölü, Bafa Gölü, Beyşehir Gölü, İğneada Longozu, Gölbaşı Gölleri, Acarlar Gölü Longoz Ormanı, Kuyucak Gölü, Gökgöl-Işıklı Gölleri, Karakuyu Sazlıkları, Seyfe Gölü ve Hazar Gölü) yönetim planı yapılmış olup, ayrıca 2011 yılında da en az 10 adet sulak alanımızda yönetim planı çalışmalarının başlatılması hedeflenmektedir. Uzun dönem hedefimiz, bütün sulak alanlarımızda yönetim planlarının hazırlanmasıdır. Bunun dışında Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği kapsamında sulak alanlarımızda Koruma Bölgesi belirleme çalışmaları yapılmaktadır. Bugüne kadar toplam 35 alanımızda Sulak Alan Koruma Bölgesi belirlenmiş ve Ulusal Sulak Alan Komisyonunda onaylanarak yürürlüğe girmiştir.
Su kuşlarının her yıl izlenmesi maksadı ile önemli sulak alanlarımızda gönüllüler tarafından yapılan Kış Ortası Su Kuşu sayımlarına Bakanlığımız destek vermektedir. Ülkemizdeki kuş göç hareketlerinin belirlenmesi maksadı ile proje hazırlıkları başlatılmıştır”dedi.
“Bilinçlendirme çalışmaları sürüyor”
Bakan Eroğlu; “Çevre ve Orman Bakanlığı olarak; sulak alanların önemi konusunda bir takım eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları da yürütmekteyiz. Her yıl Ramsar Büro tarafından hazırlanan ve bu konuya yönelik materyaller ülkemize uyarlanarak, dağıtılmaları sağlanmaktadır. Ayrıca 2008 yılında başlatılan “Sulak Alanların İzlenmesi ve Bilinçlendirme Projesi” kapsamında 8 merkezde 40 ilden yaklaşık 300 kişiye eğitim ve-rilmiştir. Proje 2009 yılında sonuçlanmıştır. Eğitimin 2011 yılında diğer illerde de yaygınlaştırılması planlanmaktadır.1. Ulusal Sulak Alan Stratejisi 2003-2008 yılları arasında uygulanmış olup, II. Ulusal Sulak Alan stratejisi ise 2011-2015 yılları için hazırlanmakta olup, onay aşamasındadır. Bütün bu kaynakların ve değerlerin farkında olan Bakanlığımız sürdürülebilir ve akılcı kullanım ilkeleri çerçevesinde bu alanlarımızı korumak için çalışmalarını sürdürmektedir. Bu çalışmaların bir halkası olan Kuş Cennetleri Projesi de 2005 yılında hayata geçirilmiştir.Proje ile nadide sulak alanlarımızın halka kazandırılması, alanlarda koruma bilin-cinin geliştirilmesi, bilimsel çalışmalara destek olunması, istihdamın arttırılması, eko turizmin geliştirilerek ülke ekonomisine fayda sağlanması hedeflenmektedir. Proje çerçevesinde bugüne kadar 11 sulak alanımızda uygulamaya konulmuştur”dedi.
“Gereken hassasiyet gösterilmeli”
Bakanlık olarak bu konudaki çalışmaların devam ettiğini kaydeden Eroğlu; “Bakanlığımız; bir taraftan su ve toprak kaynaklarının “Sürdürülebilir Kalkınma” ilkeleri çerçevesinde, ülkemizin içinde bulunduğu şartlar ve eldeki imkânlar dâhilinde geliştirilmesi ve akılcı yönetilmesi yolunda büyük çaba göstermekte, diğer taraftan da gerek tesislerden faydalanan ve çevresinde yaşayan insanlar, gerekse bu kaynakların bünyesinde barınan diğer canlılar açısından büyük önem taşıyan sulak alanların korunup geliştirilmesine özel önem vermektedir. Netice itibarıyla; günümüzde tabii kaynakların sürdürülebilir gelişmesi, bu kaynaklara yönelik ihtiyaçların belirlenmesi ve plânlanması, rasyonel su kullanımı, gözlem, etkin kollama ve koruma için gerekli şartların sağlanarak entegre bir yaklaşımla geliştirilmesi ve yönetilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu yaklaşım doğrultusunda su ve toprak kaynaklarının çeşitli maksatlara yönelik kullanımlarında teknoloji, ekonomi ve çevre konularında bir dengenin kurulması gerekmektedir. Bakanlığımız, bu yönleriyle konunun bilincinde olup, kanunlarla kendisine verilmiş olan görev ve yetkiler çerçevesinde üzerine düşeni ülkemiz gerçeklerine en uygun biçimde yerine getirmeye çalışmaktadır. Tabii kaynakların korunması ve gelecek nesillere en iyi şartlarda aktarılması hususunda Bakanlığımızın yeterli düzeyde hassasiyet ve sorumluluk duygusuna sahip olduğunun bilinmesinde fayda vardır. Bu çerçevede, suyumuzun korunması ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılması için 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü vesilesiyle bir kez daha her kesimden sulak alanların korunması konusunda en yüksek hassasiyeti göstermelerini bekliyoruz”diye konuştu. (Kocatepe)

Bakmadan Geçme