Bakan Eroğlu, 2011 yılını değerlendirdi

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, bu yıl, şu ana kadar 480 bin hektar alanı ağaçlandırdıklarını belirterek, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Bu gerçekten dünyada sayılı ağaçlandırma projelerinden birisi”http://m.kocatepegazetesi.com/” dedi. Bakan Eroğlu, 2011 yılında bakanlığının yaptığı çalışmalara ve 2012 yılında gerçekleştirmeyi planladıkları projelere ilişkin AA muhabirlerinin sorularını yanıtladı Soru: 2011 yılının son günlerindeyiz. 2011’de sizin bakanlığınızın alanında da önemli [&hellip]

Bakan Eroğlu, 2011 yılını değerlendirdi

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, bu yıl, şu ana kadar 480 bin hektar alanı ağaçlandırdıklarını belirterek, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Bu gerçekten dünyada sayılı ağaçlandırma projelerinden birisi”http://m.kocatepegazetesi.com/” dedi. Bakan Eroğlu, 2011 yılında bakanlığının yaptığı çalışmalara ve 2012 yılında gerçekleştirmeyi planladıkları projelere ilişkin AA muhabirlerinin sorularını yanıtladı

Soru: 2011 yılının son günlerindeyiz. 2011’de sizin bakanlığınızın alanında da önemli gelişme-ler yaşandı. 2011 yılını genel olarak değerlendirir misiniz?
Bakan Eroğlu: Gerçekten, 2011 yılı bakanlığımız açısından çok verimli geçti. Gurur duyduğumuz, bir takım yatırımlar gerçekleştirdik. Bir kere zaten 2011 yılı başında biz kendimize büyük hedefler koymuştuk; ağaçlandırma, erozyon kontrolü, içme suyu temini, enerji üretimi, barajlar, göletler konusunda. Biz, “http://m.kocatepegazetesi.com/”2011 yılında 111 büyük tesisi tamamlayalım, başbakanımızın katılacağı merasimle açalım”http://m.kocatepegazetesi.com/” diye karar almıştık. Hedefe kitlendik, 11.11.2011 tarihinde, 111 tane dev tesisi, başbakanımız uğurlu elleriyle açtı. Bu tesislerin toplam maliyeti 8 milyar 365 milyon lira. Bunun, bir düğmeye basarak bir günde Ankara’dan Atatürk Kültür Merkezi’nden açılışı yapıldı. Yaklaşık eski parayla 8.5 katrilyon liralık tesisi bir kalemde açı-yoruz. Gerçekten, 111 tesisin açılışı bizim için büyük gurur. Bugün de yıl sonu itibarıyla 28 Aralık günü de DSİ’nin hazırladığı 88 tane temel atma, 91 tane açılış merasimiyle 179 tesisin temel atma ve açılış merasimini gerçekleştirdik. Böylece 202 tane tesisi açmış oluyoruz. Bu tabi dile kolay. Biz 9 yılda bin 39 tesisi açtık. Sırf bu sene 202 tesisi açtık. Geçmiş iktidarlar 3 buçuk yılda ancak 9 tesis açabilmişler. Yani 8.5 katrilyon harcamışlar, 9 tesis… İşte bu bizim gerçekten üretken olduğumuzu, çalışkan olduğumuzu, zamanla yarıştığımızı, milletten aldığımız, topladığımız vergileri, en iyi şekilde millete hizmet olarak sunduğumuzun açık seçik bir göstergesi. Dolayısıyla bu sene verimli geçti, hakikaten. 2003 yılından itibaren de bin 39 tesisi açtık. Bunlardan özellikle 165’i büyük baraj, 60 tanesi gölet toplam 225 baraj ve gölet açtık. 1 milyon hektar alanı suladık, 33 milyon vatandaşımıza ilave içme suyu temin ettik. Bunlar gerçekten bizim gurur duyacağımız yatırımlar. Taşkın koruma tesisleri vesaire… Bir de ağaçlandırma açısından da bu yıl çok verimli geçti. Hakikaten biz okul bahçelerinden, hastane avlularına, yol kenarlarından mezarlıklara kadar, açık alanlara kadar çok büyük bir seferberlik gerçekleştirdik. Aşağı yukarı, bu yıl sonunda belli olacak net rakam. Ama şu ana kadar 480 bin hektar alanı ağaçlandırmış oluyoruz. Bu gerçekten dünyada sayılı ağaçlandırma projelerinden birisi. Hedefimizi aştık, Allah’a şükür. İnşallah 2012 yılı sonunda da bildiğiniz gibi Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberliği kapsamında, 2.3 milyon hektarlık bir alanı ağaçlandırma sözü vermiştik. Bunu aşacağız, Allah’a şükür. Şu ana kadar yaklaşık 1 milyon 900 bin hektara ulaştık. Yani 2.3 milyon hektar, Belçika’nın 3 milyon hektar olduğunu düşünürseniz, Belçika’ya yakın bir alan demektir, Türkiye’nin Trakya Bölgesi’nden daha büyük bir alan demektir. Bu gerçekten bizim haklı gururumuz. Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz, süper bilgisayarlar aldı. Yeni radarlar, otomatik meteorolojik ölçüm istasyonları ile tahminleri yüzde 90’ın ötesine taşıdı. Daha önce tahminlerde isabet oranı çok düşüktü. Bunlar bakanlığımızın gurur duyacağı hususlar. Milli parklar keza, tabiat parkları, kent ormanlarıyla gerçekten Türkiye’ye biz her açıdan hizmet ediyoruz.
Bakanlıktaki yeniden yapılanma süreci
Soru: Bakanlık olarak yeni bir yapılanma sürecine girdiniz. Bu süreci kısaca özetler misiniz?
Bakan Eroğlu: Daha önce bakanlığımız��n ismi Çevre ve Orman Bakanlığı idi. Bu yıl, bakanlığımızın ismi Orman ve Su İşleri Bakanlığı oldu. Çevre kısmı tamamen Çevre ve Şehircilik Bakanlığına aktarıldı. Yani çevre kısmında, ÇED ve Planlama Genel Müdürlüğü, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, ÖÇK Başkanlığı gibi 3 tane birim, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına geçti. Ancak bizim bakanlıkta özellikle tabii ki orman deyince Orman Genel Müdürlüğü… Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüğü kaldırıldı, yerine Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü kuruldu. ORKÖY Genel Müdürlüğü kaldırıldı ve Orman Genel Müdürlüğü bünyesine alındı. Yeni bir Su Yönetimi Genel Müdürlüğü kuruldu. Böylece bakanlığımızın bünyesinde Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ve aynı zamanda Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü olmak üzere 3 tane büyük genel müdürlük var. Ayrıca bağlı kuruluşlar arasında, yatırımlar açısından Türkiye’nin en büyük yatırımcı kuruluşu Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, en köklü teşkilatlardan birisi Orman Genel Müdürlüğü ve bir de Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz var. Bunlar da ülkemize, su, ormancılık, ağaçlandırma, meteoroloji açısından hizmet veriyor. Orman Genel Müdürlüğümüz özellikle geçmişte sadece kendisine ait ormanlık alanların işletmesi, bakımı ve yangınla mücadele gibi çalışmaları yürütüyordu. Ama şimdi ORKÖY dediğimiz orman köylülerinin desteklenmesi işlerini ona verdik. Ağaçlandırma, erozyon kontrolü gibi bütün çalışmaları, ormanlarda işletme, bakım, odun dışı ürünler gibi bütün bu hizmetler Orman Genel Müdürlüğümüz bünyesinde toplandı. Yani artık, taşradaki bütün hizmetler; ağaçlandırma, erozyon kontrolü, mera ıslahı dahil olmak üzere, fidan yönetimini de araştırma geliştirme, yangınla mücadele, hatta orman zararlılarıyla mücadele gibi pek çok birimler, tamamen Orman Genel Müdürlüğünün çatısı altında toplandı. Dolayısıyla taşrada muhatap tek oldu artık. Eskiden maalesef dağınık bir yapı vardı. Ormanlara sadece Orman Genel Müdürlüğü bakıyordu, ağaçlandırmaya Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüğü, illerde, ilçe ve orman il müdürleri, hatta DSİ gibi birimler bakıyordu. Artık tek kurum, ağaçlandırmada, erozyon kont-rolünde vesaire orman yangınlarında, ormanların işletilmesinde bakımından bir tek kurum sorumlu olacak. Buna bağlı olarak da tabii ki daha önce bazı bölgelerde orman yoktu. İç Anadolu’da, fazla orman olmadığı için bölge müdürlüğü yoktu. İç Anadolu’daki vilayetlere hitap etsin diye Kayseri’de bir Orman Bölge Müdürlüğü kurduk. Ayrıca GAP bölgesinde artık ağaçlandırma faaliyetlerini artıracağız. Dolayısıyla GAP’ın merkezi Şanlıurfa’da da bir Orman Bölge Müdürlüğü kuruldu. Bunun dışında Sinop’tan İstanbul’a kadar, Erzurum’dan Malatya’ya kadar, Adana, İzmir’e kadar 15 bölgede, Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlükleri kuruldu. DSİ, tabii su işlerinden sorumlu, bütün su işlerinden… İçme suyu temini köyler hariç olmak üzere, dere ıslahları, hidroelektrik enerji üretimi, barajlar, göletler, sulama tesislerinin yapımını DSİ üstlenmiş oldu. Arazide bütün hizmetler DSİ tarafından yapılacak. Peki Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ne yapacak? O da taşra birimleri yatırım yapmayacak. Ama havzaların planlaması, uluslararası su hukuku gibi bir takım çalışmalar, özel hüküm belirleme çalışmaları, göllerin ve su kaynaklarının korunması gibi çalışmalar yapacak. (AA)

Bakmadan Geçme