AYTAM zinciri hergeçen gün genişliyor

AYTAM’ın işlevselliği ve bu önemli merkeze olan ilgi ve katkının her geçen gün arttığı belirtilen Nisan ayı toplantısında kültürel mirasın kayıt altına alınıp korunduğu mesajı verildi

Afyonkarahisar Yerel Tarih Araştırmaları Merkezi (AYTAM) Nisan ayı toplantısı 14 Nisan Cumartesi akşamı yapıldı. AYTAM gönüllüleri ve yeni keşfedenlerin ilgi gösterdiği toplantıda Adine Pilavı (Yağmurcuk Pilavı) ve AYTAM’a artan ilgi konuları konuşuldu.
Hıdırellez geleneğide konuşuldu
Toplantı başlangıcında çeşitli konularda sohbet edilip anılar aktarılırken Mayıs ayında idrak edilen Hıdırellez hakkında Mustafa Mühsürler kısa bir bilgi verdi. Hıdırellez’in Afyonkarahisar’da 6 Mayıs tarihinde kutlandığını belirten Mühsürler; “Belki gençlerin çoğu Hızırellez’in ne olduğunu tam olarak bilemeyebilir. Afyon’un bir adeti. Hıdır İlyas’tan gelme bir gelenektir. Ama tavsiyem o gece arzunuz isteğiniz neyse onun resmini yapıp açık bir alana çamaşır mandalı ile olsun veya iple bağlayın Hıdırellez Aleyhisselam gelir kamçılarsa o sene isteğiniz olur. Bilhassa ev ya da çocuk isteyenler için bu gece önemlidir. O gün sabah bilhassa evde kalmış bazı genç kızlarımız Kale’ye çıkar ezandan sonra tam gün ağarırken oranın ismi Bahtım Kalesi’dir. ‘Bahtım bahtım evlenmek vaktım.’ diye bağırırlar. O seneye oraya çıkan kızlarda muhakkak kendilerine bir eş bulurlar. Afyon o gün Karaman mahallesi ve Hanönü dediğimiz muhitte Kale yansıması ile bütün kızların sesleri duyulur. Rahmetli ninem o gün sabah ezanında bizi uyandırırdı. Akan çaylardan zemzem suyunun aktığını söyleyip muhakkak o su ile yüzümüzü yıkamamızı isterlerdi. O zaman dereler pırıl pırıldı. Meşhur Akarçay’ı pırıl pırıl akardı. O gün öyle geçerdi. O gün erken kalkıp bütün isteklerini Allah’a bildirip yalvaran yakaranların dedikleri olurdu. Nişanlılar kız ve oğlan evlerine tepsi götürüp Hızırellez ikramında bulunurlar. Genellikle o da giysi olur.” dedi.
Dünya
coğrafyasında ilgi görüyor
Yeni katılımcılarında yer aldığı toplantıda kişiler kendilerini sırayla tanıttılar. AKÜ GSF Dekan Yardımcısı Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu, şehirde ilk kez internet vasıtasıyla öğrendiği AYTAM’ın kendisinde bir heyecan uyandırdığını belirtti. Gerçek anlamda Afyon için birilerinin yola çıkıp İstanbul’da yaşamalarına rağmen Afyon gönüllüsü insanların çabalarına karşı kendinde de taşın altına el koyma düşüncesinin uyandığını anlatan Nakilcioğlu; “Hemen bağlantı kurduk ve bugünlere kadar ulaştık. AYTAM Yürütme Kurulu üyesi olarak görevimizi devam ettiriyoruz. AYTAM bir resmi tarih araştırma merkezi değil. Zaten devlet ve eğitim kurumları bu işi yapıyor. Afyon’da yaşayan kültürün, geçmiş dönemde halkın yaşamakta olduğu ya da içinde bulunduğu ortamın kayda alınması, ortaya çıkartılması ve bundan sonraki kuşaklara aktarılmasını sağlayacak bir sivil toplum hareketidir. Çoğu çalışmaları internet üzerinde yürütülüyor. Bir platform halinde yalnız Afyonlular değil, Türkiye’nin dört bir tarafından yaşamakta olan Afyon’da herhangi bir vesile ile görev yapmış, Afyon’u tanımış insanlarda bu platformun doğal üyesidir. Yurt dışında yaşayan pekçok hemşehrimiz Bu platformda görev aldıklarını en azından yazışmalarda Avusturalya başta olmak üzere birçok yerde dile getirildiğini biliyoruz.” diye konuştu.
Kültürel miras kayıt altında
AKÜ GSF Dekan Yardımcısı Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu, AYTAM’ın işlevsel bir görevi olduğunu dile getirdi. AYTAM’ın Afyon kültürü ve yaşayan kültürüne önemli katkılar sağlayacak bir merkez olduğuna işaret eden Nakilcioğlu; “Ancak bunu bir üniversite akademik bir merkez gibi değerlendirmemek lazım. Bizzat halkın yaşadığı mutfağı, oturma odası, yatak odası ile AYTAM müzesinde gezilebilecek alanları ve diğer etkinlikleri ile bu kültürün bizzat yaşandığı objelerle bunların görevlerinin neler olduğu hakkında topluma mesajlar verilmektedir. Bundan sonrada bu gönüllü faaliyetlerin sürdürüleceğine gönülden inanıyorum.” diye konuştu. AYTAM Yürütme Kurulu üyelerinden Kadir Daylık, AYTAM’ın tüm katılımcıları ile Afyon’a ilişkin bir nesneyi birlikte topladıklarını, bir nevi toplama merkezi oluşturulduğunu kaydetti. Envanter çalışmasına büyük önem verdiğinden söz eden Daylık şöyle konuştu: “Çok sayıda belge, obje, fotoğraflar bağışlandı. Bunların sağlıklı bir kayıt sistemine girmeleri gerekiyor. Yoksa başka yerlerde de tavan arasında duruyorlardı. Burada da tavan arasında durur fayda etmez diye düşünüyoruz. Ne nereden geldi, ne işe yarardı bunlar kayıt altına alınıyor. Buda burada yürüttüğümüz çalışmanın önemini anlatıyor.”
Tanıtım filmi izlendi
AKÜ’nün hazırladığı bir sunum programı Valilik ve Belediye Başkanlığı organizasyonuyla yapan tanıtım filminin izlenmesi ile toplantı sona erdi. Toplantıya; Kadir Daylık, Mustafa Mühsürler, Musa Bursalı, Serdar Gülbahar, Hüseyin Şenşaştımoğlu, Zühre Şenşaştımoğlu, Gülenay Yalçınkaya, Hidayet Yalçınkaya, Mustafa Selek, Eşref Boy, Hasan Tahsin Günek, Mehmet Behiç Görktan, Ülkü Akçura, Dilek Lökçü Yılmaz, Gülfidan Akçay, Sevgi Çanakçı, Necla Durhasan, Aysel Kayardı, Yiğit Kaysur, Doç. Dr. İsmail Hakkı Nakilcioğlu katıldılar. (Kocatepe)