'Artışlarda emekliler de düşünülmeli'

Tüm İşçi Emeklileri Dul ve Yetimleri Derneği Afyon Şube Başkanı Bekir Döner, “2022 yılında şuana kadar temel gıda yüzde 50’nin üzerinde artmıştır. Bu göz ardı edilmesin. Artışların, emekli ailesinin düşünülerek tüfe + refah payı olarak belirlenmesi gereklidir” dedi

Tüm İşçi Emeklileri Dul ve Yetimleri Derneği Afyon Şube Başkanı Bekir Döner, yönetim kurulu üyeleri Fehmi Demirkol ve

Hasan Karayel ile gazeteniz Kocatepe’yi ziyaret etti. Döner ziyarette Kocatepe Gazetesi Sahibi Sezer Küçükkurt’a emeklilerin yaşadığı sıkıntılar ile ilgili bilgiler aktardı. Şube Başkanı Ali Özserezlioğlu’nun vefatı sonrasında bu göreve atandığını ifade eden Döner; “Sonrasında geçici olarak devam edeceğimizi düşündüğümüz bu görevi devam ettirmemizi istediler. Bizde artık ziyaretlerimize başladık. Ziyaret sebebimiz tabiî ki emekliler. Türkiye şartları artık herkesçe malum. Afyonkarahisar’da iki emekli derneğimiz var. Türkiye genelinde de iki adet federasyon var. Tüm illerde bu iki federasyona bağlı şubeler var. Afyonkarahisar’da dosya bazında 120 bin, kişi bazında 127 bin emeklimiz var. Bunların 60 bini işçi, yaklaşık 40 bini BAĞKUR ve 20 bini ise memurlardan oluşan emekliler. Bunların örgütlü olan sayısı ise Ahmet Ege Başkan’ın ifadelerine göre 6-7 bin Türkiye Emekliler Derneği Afyon Şubesi’nde, bizim derneğimiz Tüm İşçi Emeklileri Dul ve Yetimleri Derneği Afyon Şubesi’nde de 3 bin desek toplam derneklere üye olan emekli sayımız 9 bin kişi. 10 bin kişi bile olsa örgütlü sayımız ilimizde çok düşük. Türkiye Emekliler Derneği’ne bağlı 800 bin emekli, 400 bin de bizim genel merkezimize bağlı emekli üyemiz var. Ama Türkiye genelindeki emekli sayımız ise 13,5 milyon kişi. Her iki derneğin toplam sayısı çok düşük kalıyor. Böyle olunca da kuvvetli bir şekilde sesimiz çıkmıyor. Ramazan Bayramı’nda herkes gibi biz de umutlandık ikramiyelerimiz artar diye ama aynı kaldı. Şimdi Kurban Bayramı geliyor. Çok ihtiyaç olan bir bayram. Emeklilerin ikramiyelerini biraz daha arttırarak kurbanlık almalarını kolaylaştıralım gibi bir söz duyamıyoruz. Bizim sesimiz çok duyulmuyor. Ama örgütlü sayımız çok olsa sesimiz daha gür bir şekilde duyulacak.

Emekliler dernekleri olarak cılız kalıyoruz.”dedi.

“ÜCRET KONUSUNDA EMEKLİLER ARASINDA UÇURUM VAR”

Emekli maaşlarına da değinen Döner; “Ücret konusunda emekliler arasında da çok yüksek bir uçurum var. 3600’den doğacak hakla beraber en düşük memur emeklisi maaşı 5 bin 900 lira olacak deniyor. Emekli maaşlarının ortalaması 3500 – 4000 lira arasında. Emeklilerimizin birçoğu evde kurban meselesi konuşmuyoruz diyor. Bırakın kurbanı birçoğu torunlarına harçlığı bile nasıl vereceğini düşünüyor. Hastane kesintilerimiz, ilaç paralarımız arttı. Röntgen farkı paraları kesiliyor. Zaten 2500 lira maaş alan emekliler var. İntibak yasası gündeme geldikten sonra 20 yıl geçmiş ama hala bir şey yok. Bugün tüten bacaların hepsinde emeklilerimizin emeği var. Şimdi ise sanki bir yükmüşüz gibi bakılıyor. Emekliler ayın sonunu getirmekte çok zorlanıyor. Emekli maaş artışlarında da çok büyük farklar var. TÜİK verilerine inanamıyoruz. Gelen zamlar ortada. Üç kuruş az zam vermek için bu rakamlar açıklanıyor. İşçi, memur, çiftçi sıkıntılı. Ama bunların içinde en çok sıkıntı içinde olan maalesef emekliler. Türk-İş’in açlık ve yoksulluk sınırı ile ilgili açıklamaları daha güvenilir ve bilimsel olarak buluyorum. Çünkü kuruşu kuruşuna rakamları nereden aldığını açıklıyorlar. Türk-İş’in açıkladığı dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 6 bin 17 Liradır.

Yoksulluk sınırı ise 19 bin lira. 2022 yılında şuana kadar temel gıdaya gelen artışlar yüzde 50’nin üzerinde artmıştır.

Bu göz ardı edilmesin. Artışların emekli ailesinin düşünülerek tüfe + refah payı olarak belirlenmesi gereklidir.

Emekliler arasında toplu sözleşme ve tüfe olarak yapılan ayrımcılıklar emeklileri üzmüştür. SGK çatısı altında farklı uygulamalar olmamalı. 5510 sayılı yasa ele alınarak adaletli bir intibak düzenlemesi aynı hizmet aynı primi ödeyen emekliler arasındaki maaş farklılığının ortadan kaldırılması, katsayı ve gösterge sisteminin tekrar hayata geçirilmesi, emekliliğin yaşa değil bilfiil hizmet ve prim gününe bakılarak emekliler arasında eşit hizmet ve eşit prime, eşit emekli aylığı bağlanması (bugünkü yüksek ve fazla prim ödeyeni cezalandıran sistemin kaldırılması) sağlık gibi önemli ve anayasal hak olan bir alanda emekliden alınan katkı paylarını kaldırılması, emekliye verilen vaatlerin de biran önce yerine getirilmesidir. Malum bizim zamanımız kısıtlı.” dedi. >> Ş. Cüneyt BURSALIOĞLU’nun Haberi