Atalar tam yerinde bir tespitle “sahtekar ile tamahkar çabuk anlaşır” demişler. Son günlerde kamu görevlisi, işadamı, siyasetçi, sözde sivil toplum kuruluşu temsilcisi ya da basın mensubu gibi kişiler arasında görülen ilişkileri şöyle bir karıştırdığınızda bu sözün doğruluğuna yeniden kanaat getiriyorsunuz. Bir yanda tamahkar varsa hemen yanı başında sahtekar bitiveriyor. Ya da tam tersi, sahtekarın yanında bir tamahkar kendiliğinden yerini buluyor. Önce anlaşmış gibi görünüyorlar, sonra ise ortalık birbirine giriyor. İşin sonunda sahtekarın sahtekarlığı, tamahkarın tamahkarlığı tescilleniveriyor. Çıkan toz-dumanı yutmaksa bizlere düşüyor.