Ankesörlü telefon aramaları mercek altında

 Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan 3’ü tutuklu toplam 23 sanığın davaları görüldü.
23 SANIKTAN 3’Ü TUTUKLU
Sanıklar; Serkan Özdemir, Cansu Gül ve Âdem Diker’in yargılamaları tutuklu gerçekleştirildi. Bayram Üçpınar, İdris Kaya, Adnan Kurtdemir, İbrahim Cansız, Yasemin Aydoğan, Enes Ahmet Özen, Züleyha Öztürk, Turan Kılıç, Sevgi Kılıç, Bayram Binbir, Yılmaz Tatlı, Ümit Ulus, Aslı Erdal, Serdar Sanar, Büseyne Kahraman, Yusuf Sarıkaya, Ahmet Çakmaktepe, Muhittin Özsu, Basri Manış, Ali Yavuz ise tutuksuz yargılandı.
1 CEZA, 3 TAHLİYE
Tutuklu sanıklardan Cansu Gül, imza yükümlülüğü, yurt dışı çıkış yasağı olmak üzere iki ayrı adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden Yasemin Aydoğan’a 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası verildi. Tutuklu sanıklar; Serkan Özdemir ve Âdem Diker de adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Dosyaları karar incelemesinde olan ve esasa dair savunma hazırlığı için süre verilen sanıkların duruşmaları Ekim, Kasım ve Aralık ayları içerisinde görülecek.
“TALİMATTAN DEĞİL AYAK ALIŞKANLIĞINDAN “
Emniyet’te Şube Müdürlüğü görevinden ihraç edilen sanık Bayram Üçpınar, etkin pişmanlık hükümleri kapsamında değerlendirilebilecek beyanları doğrultusunda TEM Şube Müdürlüğü’nde ifade verecek. Emekli öğretmen olduğu öğrenilen, bir dönem Gazlıgöl Akören beldesinde CHP’den Belediye Başkanlığı yaptığını daha iyi hizmet edebilmek adına AK Parti’ye geçtiğini anlatan İdris Kaya, üniversite öğrencisi olduğu dönemde örgütün “cemaat” olarak kabul edildiği 1983 yılında “öğrenci evinde” kaldığını, daha sonra ilişkisini kestiğini kaydetti. Oğlunun trafik kazası nedeniyle yargılandığı dava sonucu tazminat bedeli için topladığı paraları Bank Asya’ya yatırdığını ve örgüt elebaşı talimatına uymadığı yönünde savunma yapan Kaya, “2011 yılında CHP’den Gazlıgöl Akören Belediye Başkanlığı yaptım. Daha iyi hizmet edebilmek için AK Parti’ye geçtim. Başkanlık görevim bitince asli işim olan öğretmenliğe geri döndüm. Bank Asya’ya ayak alışkanlığı nedeniyle para yatırdım. Kesinlikle talimat kapsamında para yatırmadım” dedi.
HÜKÜMLÜ TANIK İFADESİNİ REDDETTİ
Halen daha kamu görevinde olduğu öğrenilen sanık Adnan Kurtdemir, örgütle bağı olmadığını, yurt dışı çıkışının hac ibadeti için gerçekleştiğini FETÖ şüphelisi G.Y’yi tanımadığını, mahkemece hakkında mahkûmiyet kararı verilen M.Ç’nin sohbet hocalığı yaptığı toplantılara 2014 yılından önce katıldığını kaydetti. Kurtdemir bu toplantılarda; İ.B, M.Ç, A.T, M.Ö, A.K, R.O, İ.İ, H.E, T.Ş, B.A, Ö.B, M.A, Y.Ö’nin bulunduğunu kaydetti. Duruşmada dinlenilen hükümlü tanık İ.B, ifadelerini reddetti. Sanık Kurdemir’in dosyası Kasım ayındaki duruşmaya kadar karar incelemesine alındı.
ÖRGÜTÜN İLÇE İMAMININ İFADESİ OKUNDU
Örgütün Emirdağ ilçesinde infaz koruma memurları yapılanmasında mesleğe yeni başlayan memurlara ev bulma ve onlardan sorumlu olduğu iddialarıyla yargılanan eski Öğretim Görevlisi İbrahim Cansız, hakkındaki suçlamaları reddetti. Cansız’ın hakkında; Örgütsel sohbet toplantılarına katılım, Emirdağ ilçesinin örgütün Emniyet sorumlusu Ş.Y ve örgütün İlçe İmamı U.M ile irtibatlı olduğu iddiaları da var. Örgütün sözde İlçe İmamı U.M’nin talimatla alınan ifadesi duruşmada okundu. U.M, “Emirdağ’da açık cezaevine çok sayıda gardiyan gelecekti. Biz İbrahim Cansız’ı gardiyanların sorumlusu olarak önerdik. Bu evlerde kim kaç kişi kalıyordu hepsinden İbrahim Cansız sorumluydu” ifadelerini kullandı.
“DEVLET GÖREVLENDİRMESİ GİBİ TEBLİĞ”
Mahkemece hakkında mahkûmiyet kararı verilen Ş.Y ile iş arkadaşı olduklarını iş ortamında o dönem arkadaşlarıyla samimi olduğunu aktaran Sanık Cansız, “Aslen İzmirliyim. Emirdağ ilçesine yabancıyım. İki kez S.O’nun sohbet hocalığını yaptığı toplantıya gitmiştim. Ailem emlak ve inşaat işi ile uğraşır. Bu nedenle benden daire bulmam istenildi. Ama daire bulamadım. Sözü edilen daireleri U.M’nin elemanları buldu. Ş.Y’ye kula kul olmayacağım, onlara biat etmeyeceğimi söyleyince bana, ‘Şefkat tokadını yersin. Bundan sonra ayağın yere düz basamaz’ sözleriyle tedhitvari tavırlar sergiledi. Zaten 17-25 Aralık 2013 sürecinden sonra samimi iş arkadaşlarımızla da bu yüzden aramıza hasımlık girdi. Ben kimseye daire bulmadım. Bu örgüt nedeniyle mağdur olduğumu düşünüyorum. Bana ‘Gardiyan Abisi’ olduğum tebliğ edildi. Kabul etmeyince ters düştük” dedi. Mahkeme Başkanı sanığa, “Sanki devlet görevlendirmesi gibi tebliğden söz ediyorsunuz” vurgusu yaptı. Cumhuriyet Savcısı sanık Cansız’a kamu görevinden ihraç mı ediliniz sorusunu sordu. Soruyu ikiz bebeklerini doğumda kaybetmesi nedeniyle ailevi sağlık problemi gerekçesiyle kendi isteğiyle görevinden istifa ettiği cevabın veren Cansız, ailesiyle birlikte emlak-inşaat işiyle uğraştığını ifade etti.
“BYLOCKUN YASAK OLDUĞU BİLDİRİLMEDİ”
Örgütte “Üniteci” diye adlandırılan görevi yaptığı, bu kapsamda “Diyanetteki Bayan Hocalardan Sorumlu” olduğu öğrenilen ve Ege Bölgesi Diyanet Üniteleri Sorumlusu “Ömer Faruk” adlı şahıstan “gündem” başlığıyla talimat aldığı açıklanan sanık Yasemin Aydoğan’a 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası verildi. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan sanık hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Telefon hattına FETÖ’nün şifreli, gizli uygulaması bylocku “Abla bu whatsapp gibi bir program, buradan daha rahat görüşeceğiz” gerekçesiyle Neriman T adlı şahsın yüklediğini aktaran Aydoğan şu ifadeleri kullandı: “Bize kesinlikle yasak olduğu bildirilmedi. Neriman T, ‘Abla bu whatsapp gibi bir program, buradan daha rahat görüşeceğiz. Telefona çağrı bıraktığımızda buradan daha rahat görüşeceğiz’ diyerek bylocku telefonuma yükledi. Eşimin maaşı yatan Bank Asya’ya kart çıkarttırmak için para yatırdım. Yurt dışı gezisi olarak Umre’de Diyanetten atanan hoca hanımla birlikte katıldık” dedi.
“KADINLARIN İMAMI ERKEK İMAMA BAĞLI”
Mahkeme Başkanı Bayan Aydoğan’a, “O hoca hanım da örgütten mi?” diye sordu. Soruyu “Kesinlikle hayır” diye cevaplandıran Aydoğan, örgütte “üniteci” kavramının bir birimden sorumlu kişi anlamına geldiğini, “Üniteci Bayanlardan” kadınlardan sorumlu sözde İl İmamı “Feyza Hoca” adlı şahsın kadınların sorumlusu bildirdi bu şahsın erkek il imamlarından S.B’ye bağlı olduğunu söyledi. Yasemin Aydoğan’a Mahkeme Başkanı, “Uydukentte bulunan düğün salonundaki imza etkinliği nedir?” diye sordu. Büyük bir kermes organizasyonuna örgütün medya ayağında bulunan Zaman Gazetesi yazarlarını katıldığı cevabını veren Aydoğan, “Yazarlar kitaplarını imzalamıştı” dedi. Aydoğan’ın,  “Ege Bölgesi Diyanet Üniteleri Sorumlusu” olarak ifade edilen  “Ömer Faruk” adlı şahıstan talimat aldığına atıfta bulunan Mahkeme Başkanı, “Örgüt yapılanması devlet kurumlarındaki yapılanmayı geçmiş. 17-25 Aralık 2013 sürecinden sonra örgüt devlete karşı, devlette örgütle mücadelede savaş ilan etti. Allah her kuluna akıl, irade ve vicdan vermiş. Yetmemiş Peygamber ve Kuran-ı Kerim göndermiş. Hiç mi sorgulamadınız?” dedi. Aydoğan karar öncesi sorulan son sözünde “Gerçekten çok pişmanım ve çok utanıyorum” diye konuştu.
“BANK ASYA TALİMATI SÜREKLİYDİ”
Silahlı Terör Örgütüne üyelikle suçlanıp hâkim karşısında olmaktan büyük üzüntü duyduğunu belirten kamu görevinden ihraç sanık Enes Ahmet Özen, hattına bylocku emekli F.K’nın yüklediğini, makinistlik yaptığı için sohbet adı verilen örgütsel toplantılara düzenli katılmadığını, sohbet hocasının da F.K adlı şahıs olduğunu anlattı. Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığını ileri süren sanık Özen’e Mahkeme Başkanı, “Örgüt elebaşının talimatından 1,5 sene sonra da para yatırıldığını yargılamasını yaptığımız dosyalarda gördük. Örgüt elebaşının talimatı sürekliydi” hatırlatmasında bulundu. Özen, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi doğrultusunda TEM Şube Müdürlüğüne sevk edildi.
ÖRGÜT “SAY” DİYE KODLAMIŞ
Sanık Züleyha Öztürk’e aynı celsede yargılanan ihraç polis memuru turan Kılıç ve ev hanımı eşi Sevgi Kılıç’a savunma süresi verildi. Kılıç çiftinin telefon hatlarında örgütsel şifreli, gizli haberleşme programı bylock tespiti söz konusu. Bayan Kılıç, bylock kullanıcısı olmadığını iddia ederken Cumhuriyet Savcısı Sevgi Kılıç’a, “Eşiniz iki ayrı emaili var. Yapılan incelemede sizin ayrıca bir bylock programı kullandığınız görülüyor. Bu duruma bir açıklamanız var mı?” diye sordu. Sevgi Kılıç iddia edilen bylock programını kullanmadığını tekrarladı. Öte yandan Turan Kılıç’ın hakkında; Bilirkişi raporunda örgütsel program eagle tespiti, örgütsel kodlamada “FETÖ mensubu her şeyi ile teslim yöneticilik vasfı olmayan polis memuru” anlamına gelen “SAY” olduğu, mahrem yapılanmada Büyük Bölge İzmir, Küçük Bölge Antalya bağlı çalıştığı, Zümre Başkanının “Bilal” Öğretmenin “Saim” olduğu iddiaları da sözkonusu. Turan Kılıç, bylock programını sohbet hocası olduğunu, B.K’nın yüklediğini, eagle ile ilgili bir şey hatırlamadığını kaydetti. Kılıç çiftinin duruşmasında tutuksuz tanıklar A.Y ile mahkemece hakkında hüküm verilen H.D tanık olarak dinlenildi.
“PİŞMANLIK DUYDUM KENDİMİ İHBAR ETTİM”
Adli kontrol şartıyla tahliye edilen Dershane Öğretmeni Cansu Gül, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi doğrultusunda TEM Şube Müdürlüğü’nde detaylı ifade verecek. Şahsı ile ilgili bir bylock mesaj içeriğinde geçen örgütsel katalog evlilik tasarrufundan haberdar olmadığını söyleyen Gül, “Japonya’da iken bylocku ben yükledim. Ama bir kere bile kullanmadım. Mayıs 2016’da örgütle bağım kesildi. Pişmanlık duyduğum için kendimi ihbar ettim” dedi. Sanığın babası adına kayıtlı telefon hattında da FETÖ uygulamalarından eagleye rastlandığı öğrenildi. Örgüt iltisak ve irtibatı gerekçesiyle zabıtalık görevinden ihraç edilen Bayram Binbir, bylock yükleyicisi olmadığını, içeriği de mahkemede öğrendiğini ileri sürdü. İlahiyatçı R.P’nin sohbet hocalığı yaptığı toplantılara seyrek olarak dini amaçlı katıldığını aktaran Binbir’in duruşmasında tutuksuz tanıklar M.Ç ile A.Ş dinlenildi.
ADRES SORULAN KİŞİDEN SINAVDA YARDIM TEKLİFİ
Örgüt iltisakı nedeniyle Jandarma Astsubaylığından ihraç edilen Yılmaz Tatlı’nın duruşmada verdiği ifade de hain yapı ile çok ilgisi olmadığını Ankara’da okul sınavına gireceği adresi sorduğu “Cevdet” adlı şahsın kendisine sınavda yardımcı olabileceğini söylediğini dile getirdi. Mahkeme Başkanı, sanığa ilk kez karşılaştığı bir kişinin gireceği sınavda yardımcı olacağı anlatımının hayatın olağan akışına aykırı olduğuna dikkat çekti. Ankara’da iken “Hikmet” kod adlı A.A’nın Cevdet adlı şahısla eve geldiklerini belirten Tatlı, “Afyon’a tayinim çıkınca tahminimce evi olduğunu düşündüğüm yerde A.A ile buluştuk. Beni ‘Talip’ kod adlı T.Ç zimmetledi. Talip okumam için risale getirirdi. Cep telefonunu vermedi ankesörlü telefonla arayınca şüphelendim. Bir videoyu izlerken 3’ncü ya da 5’nci dakikada örgüt elebaşı siyasete girince tepki verdim. İnsanlar örgütten kaçarken ön görülü olamadığımdan bilmeden içine düştüm” diye konuştu. Mahkeme Başkanı sanığa, “Hiçbir kasap kesmeyeceği koyunun başını okşamaz” dedi.
ÖĞRENCİ SANIKTA ÜÇ AYRI HAT
Örgüt iltisak ve irtibatından öğretmenlik görevinden ihraç edilen Ümit Ulus’a savunma süresi verildi. Öğrenci Aslı Erdal’ın duruşması da ertelendi. Erdal’ın öğrenci olmasına rağmen üç ayrı telefon hattında örgütsel program bylock kullanımı ve defalarca sisteme giriş tespitleri var. Mahkeme Başkanı sanığa, telefon numaralarının Morbeyin uygulamasında yer almadığını belirtti. Mahkeme heyeti üyesi bir hakim sanığa, “Niye bir öğrenci üç ayrı telefon hattı kullanma ihtiyacı duyar?” sorusunu sordu. Hakkındaki suçlamaları reddeden Erdal, bu soruya net bir cevap vermedi. Öte yandan sanığın ikametindeki polis aramasında örgütsel yayınlar ve 12 adet Zaman Gazetesinin ele geçirildiği öğrenildi. Erdal, gazeteleri annesinin köy ortamında ihtiyaç dâhilinde kullanmak için çevreden elde ettiğini dile getirdi.
“HAYATIMDA BÖYLE KAVRAM DUYMADIM”
Emniyet Şube Müdürlüğü görevinden ihraç edilen Yusuf Sarıkaya’ya duruşmaları takip zorunluluğu getirildi. Örgütün “A5” olarak kodladığı tespiti aktarılan sanık hayatında ilk kez böyle bir kavram duyduğunu art niyetli kişilerce PolNet’ten alınan bilgileriyle örgütsel kodlama yapıldığını söyledi.
ASKERİ YAPILANMA MERCEK ALTINDA
Jandarmanın İstihbarat biriminde görev yapan Serkan Özdemir ile subaylıktan ihraç Âdem Diker, adli kontrol tedbirleriyle tahliye edildi. Sanık Özdemir’in kamuoyunda “Ankesörlü Soruşturma” olarak bilinen soruşturma kapsamında örgütün sözde mahrem imamlarından telkin, tavsiye ve talimat aldığı iddiası var. 191 gündür tutuklu bulunan halen daha görevinden ihraç edilmeyen sanığın ailesinin de lojmanda ikamet ettiği öğrenildi. Soruşturma beyanlarını baskı ve cebir altında verdiği gerekçesiyle reddeden subaylıktan ihraç Adem Diker’in hakkında Garnizon İmamı olduğu iddiası bulunan üniversiteden ihraça Metin kod adlı M.H ile irtibatlı olduğu, örgüt sözde mahrem imamlarından telkin, tavsiye ve talimat aldığı, ankesörlü telefonla arandığı iddiaları var. Diker’in gelecek celse tanık dinletme talebi kabul edildi. >> Burcu AYDIN’ın Haberi