Anılar ve Eski Afyon AYTAM’da yaşatılıyor

AYTAM Kurucusu Av. Kadir Daylık öncülüğünde Afyonkarahisar’daki yerel tarih toplantısında Afyonkarahisar sevdalıları biraraya geldi. Geçmişten geleceğe yerel yaşam kültürünün paylaşıldığı etkinlikte Afyonlular ile kent dışından gelenler özlem giderdiler.

Afyonkarahisar Yerel Tarih Araştırmaları Merkezi (AYTAM) Kurucusu Av. Kadir Daylık, 20 Nisan 2024 Cumartesi günü öğleden sonra yerel bir tarih toplantısı ve etkinliği olarak düzenledikleri buluşmada hemşehrileriyle birarada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

“AFYON ANILARIM HİÇBİR ZAMAN AKLIMDAN ÇIKMADI”

Av. Kadir Daylık, 1998 yılında ailece onardıkları kent merkezinde Mollabahşi Mahallesi, Kale Caddesi Numara 15’de bulunan, sivil mimari örneği ve kültür varlığı olarak tescilli 3 katlı bahçeli ahşap evi, tarihi ve yerel yapısına uygun olarak döşeyerek bu amaç için tahsis ettiklerini yineledi. Daylık, Afyonkarahisar’ın yerel tarihiyle ilgili, şehrin kültürel geçmişiyle ilgili meraklı, bilgili ve bunların kaybolup gitmesini önleme yolunda çabası olan dostlarıyla biraraya gelmenin kendisi için çok anlamlı olduğunu ifade etti. AYTAM’ın faaliyet gösterdiği Afyonkarahisar Konağını 1998 yılında satın aldığını belirten Daylık, “Afyon’da dört yıllık bir yaşantım vardır. Ondan öncesinde babamın mesleği sebebiyle Afyon dışındaydık. Ama anne ve babamın Afyon’lu olmaları nedeniyle biz tatillerde Afyon’a anneannemlere, babaannemlere gelirdik. O dönemin Afyon anıları hiçbir zaman aklımdan çıkmadı. Sürekli olarak bir yerde yaşamadığımız için yani Afyon’a dönem dönem geldiğimde değişiklikleri ve farklılıkları çok daha iyi hissettim. Aksi takdirde yaşadığınız yeri kanıksayarak değişimlere uyuyorsunuz. Bu belki beni için bir avantaj oldu. Afyon’un hızla değiştiğini fark ettim. Ama bir de özlem oluşturdu. 1998 yılında AYTAM olarak kullandığımız bu konağı aldığım yıllarda anneannemin de, babaannemi n de evi kalmamış yıkılmış ve satılmıştı. Afyon da çok değişmişti. Belki o özlemini bir şekilde gerçekleştiririm diye nasip oldu böyle bir yerin sahibi oldum. Ama paylaşmadığınız sürece ya da ona bir işlev kazandırmadığınız sürece bu tür yapılara sahip olmanın hiçbir anlamı olmuyor.” dedi.

 “GEÇMİŞİN YAŞANMIŞLIKLARINI AYTAM’DA SERGİLEMEYE ÇALIŞTIK”

“Ortaya bir fikir attık. Bir kentin hafızasını tutmak, yani geçmişini bilmek, unutmamak belki o kentin ileriye yönelik kazanımları için de çok önemli olacak.” diyen Daylık, “Afyonkarahisar Yerel Tarih Araştırmaları Merkezi diye bir yerel tarih grubu oluşturduk. Çok kıymetli dostlar buna destek verdi. Ve biz bu yapı altında periyodik toplantılarla şehrimizin, geçmişini, tarihini konuşmaya başladık. Hatta orada o kadar güzel sözler ortaya çıktı ki biz birbirimizi belki de dedelerimizin, ninelerimizin arkadaş olduğu aynı sokaklarda dolaştığı bir şehrin evlatlarıyız. Hepimizin birbirimizle böyle bir yakınlığımız var. Bu sayede birbirimizle yakınlaşan bir yapı oluştu. Onun ötesinde sadece Afyon’da değil, başka bütün kentlerde olduğu gibi eski yerleşim yerleri Afyon’da da terk edildi. Eski Afyon AYTAM yapısının bulunduğu alanlardır. Betonarme binalarla yapılan yeni şehirlere halkımız göçtü. Ama oraya giderken de belki birinci nesil, ikinci nesil evlerinde bulunan eski eşyaları, anıları olan o eşyaları yanlarında götürseler de o evlerde koyacak yer olmadığı için ya bodruma koydular ya çatı arasına koydular. İkinci kuşak gelince onlar için o eşyalar çok bir anlam ifade etmedi. Biz burada yani AYTAM’da ellerinde böyle eşyalar bulunanlara o eşyaları getirmelerini rica ettik. Burada yerli yerinde o eşyaları sergilemek istedik. Yani gerçek işlevi neyse zamanında o şekilde sergileyelim istedik. Eğer biz bunu çocuklarımıza böyle aktarabilirsek başarılı oluruz diye düşündük. Mesela kömürlü bir ütüyü büfenin içerisine koyup içerisine çiçek koyar isek yeni doğan bir çocuk kömürlü ütünün bir çiçek vazosu olduğunu zannedecek. Ama onu yerli yerinde sergilerseniz o zaman onun geçmişini ve geleceğe nasıl ulaştığını görebileceksiniz. İşte biz AYTAM’da kendi yapabildiğimiz kadarıyla bunu yapmaya çalıştık.” diye konuştu.

AYTAM’da sivil bir inisiyatif olarak hiçbir resmi kanaldan destek almadıklarına dikkat çeken Kadir Daylık, “Hiçbir resmi kanaldan destek almadan çok daha fazla büyüme, gelişme, kendimizi duyurma hırsı gütmeden yapabildiğimiz kadar ne yapabiliyorsak onları burada yani AYTAM yapısında yapmaya çalıştık.” ifadelerini kullandı.