'Alo Fatih dönemi, gemi azıya almış'

Gazeteci-yazar Hulki Cevizoğlu, Afyonkarahisar’da düzenlenen Kitap Fuarı’nda imza günü etkinliğine katıldı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cevizoğlu, basında sansürün alışılmışın dışında bir yöne doğru gittiğini söyledi

Gazeteci-yazar, Ceviz Kabuğu programının yapımcısı Hulki Cevizoğlu, Afyonkarahisar Kitap Fuarı’nda imza günü etkinliğine katıldı. Cevizoğlu, vatandaşlarla buluşmasından önce, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin internete düşen ve tartışmalara neden olan ses kayıtlarını hatırlattığı “Alo Fatih döneminden geçiyoruz. Ne düşünüyorsunuz?” sorusuna cevap veren Cevizoğlu, “Sansürün çeşitleri var. Bir kendi kendinize yaptığınız sansür var. İktidarla, güç odaklarıyla iyi geçinmek için kendi kendinize sansür uyguluyorsunuz. Bir de birisinin size telefon ederek ‘Alo’ diyerek size baskı yapması var. Alo Fatih Olayı’nın farkı şu: Bir siyasi güç, yani Başbakan, bir yerlere insanları atamış. Görevli atıyor. Eskiden öyle değildi. Şimdi özel görevli insanlara, ‘Ben seni niye getirdim, sen niye görevini yapmıyorsun’ deniliyor. Gemi azıya almış vaziyette gidiyor Alo Fatih dönemi” dedi.
GENÇ GAZETECİLERE
GÖREV DÜŞÜYOR
“Alo Fatih” olarak adlandırılan kişilerin hemen hemen her basın kuruluşunda bulunduğunu aktaran Cevizoğlu, “Fatihler her yerde var, hem isim hem de uygulama olarak var. İyileri de var içlerinde. Engellenmesi mümkün. Siz bu yaşlarda bu soruları cesaretle sorduğunuza göre, ilerleyen yaşlarınızda da duayen olduğunuz zaman da sansüre boyun eğmezseniz, bu düzelecek demektir. Toplumun bilinçli olması buna karşı çıkması gerekiyor. Toplum bilinçlendiği sürece, gelişme olacaktır. Sizin gibi genç gazetecilere de görev düşüyor” diye konuştu.
60 SENE ÖNCE DE SANSÜR VARDI
Sansürün yeni bir kavram olmadığını, önceki dönemlerde de karşılaşılan bir sorun olduğunu hatırlatan Cevizoğlu, şöyle devam etti:
“İzmir Kitap Fuarı’nda Marko Paşa’nın kitabını okudum. 1950-1960 yılları arasında yayınlanmış mizah dergisi. Sonra da kitaplaşmış. Marko Paşa, o dönemlerde de Alo Fatih’lerin olduğunu gösteriyor. Sürekli sansürlenen bir mizah dergisi olmasına rağmen, ayakta kalmaya çalışmış, devam etmiş. En sonunda matbaadayken sansürlenen bir yayın haline gelince sansürden kurtulabilmek için özel Hıyar sayısı çıkarmış. Onu toplatmamışlar. Ben de oradan yapacağım alıntılarla Perşembe günü bir gazetede yazı yazacağım. Biraz Alo Fatih dönemi, geçmişte nereye kadar gidiyor diye yazacağım. İnsanoğlu var olduğundan beri, ismi değişik olsa da o dönemler hep yaşanmış.”

AYDIN OLUP DA AFYON’U
YAZMAMAK MÜMKÜN MÜ?
Gazeteci-yazar Hulki Cevizoğlu, Afyonkarahisar’ın önemli bir şehir olduğunu söyledi. Cevizoğlu, “Afyonkarahisar’a daha önce de gelmiştik. Burası bizim sayılır. Afyon ile ilgili benim pek çok kitabımda yazı var, bir çok makalemde var. Bir aydın gazeteci olup da Afyonkarahisar ile ilgili yazı yazmamak mümkün değil. Rauf Denktaş’la da gelmiştik, Kocatepe’ye çıkmıştık” dedi.
BELEDİYELERİN DESTEKLEMESİ GEREK
Kültür ve sanatın ilerlemesine belediyelerin öncülük etmesi gerektiğini söyleyen Cevizoğlu, “Eskişehir bu konuda örnek. Buradaki belediye başkanlarının da hangi partiden olursa olsun teşvik etmesi gerekiyor. Sanat ve bilim teşvikle gelişiyor” ifadelerini kullandı.

MURAT ARISOY