Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

AK PARTİ’DEKİ DURUM – Kocatepe Gazetesi

Sezer Küçükkurt 15 Nisan 2017 Cumartesi 12:45:44
 

Halkoylaması öncesinde ilimiz siyasetinin ve ilimizdeki parti teşkilatlarının durumuna göz atmayı sürdürüyoruz.
Bugün sıra Adalet ve Kalkınma Partisi Afyonkarahisar teşkilatının dışarıdan görünümünde:
AK Parti’de yaşanan iç çekişmelerin dışa yansıması tam olarak partinin eski İl Başkanı Mehmet Zeybek’in genel merkez tarafından görevden alınmasıyla başladı. Kısa bir süre içinde il başkanlığına talip olan adayların genel merkezde tabiri caizse sınava tabi tutulmasının ardından İl Başkanlığı görevine İbrahim Yurdunseven’in atanmasıyla başlayan fikir ayrılıkları Türkiye’de yaşanan inişli çıkılı siyasi gündemin etkisiyle de yön almaya başladı. Teşkilatların bir kısmı atanan yönetimle uyumlu bir şekilde çalışırken, bir kısmı ise atama ile görevlendirmeyi kabullenemedi. Bu uyumsuzluk teşkilatlar arasında kalmayarak zaman zaman basına ve kamuoyuna da yansıdı. Atanan il yönetiminde de kısa süre içerisinde fikir ayrılıkları başlayınca, mevcut milletvekillerinin arasında yönetim ikiye, hatta üçe ayrıldı. Dışarıdan bakıldığında parti içi hiyerarşik düzenin korunduğu, birlik ve beraberlik mesajlarının muhafaza edildiği görünse de fikir ayrılıkları günden güne büyüdü. 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinin ardından milletvekili seçilen Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ali Özkaya ve Hatice Dudu Özkal ekseninde yerlerini alan teşkilat mensupları parti içerisinde birden fazla ayrı gurup ve güç dengesi oluşturmaya başladı. Afyonkarahisar’da AK Parti içindeki en güçlü ekip Bakan Eroğlu, Burhanettin Çoban ve Salih Sel ekibi olarak gözlemlenirken, mevcut milletvekili Ali Özkaya’nın milletvekilliği sıfatından daha çok Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatı sıfatıyla anılması bu güç dengesine farklı bir açı getirdi. Mevcut milletvekillerinden Hatice Özkal ise teşkilatlardaki hakimiyetine, özellikle kadın ve gençlik kollarındaki hakimiyetine rağmen kendi başına hareket etmek yerine Eroğlu, Çoban ve Sel safında yer aldı.
Bunların yanı sıra her siyasi partinin içinde yaşanan; gelecek dönem kim milletvekili olacak, kim Belediye Başkanı olacak, kim İl Genel Meclisi Başkanı olacak, kim il Başkanı olacak hesapları parti içi çekişmelerin dışa yansımasında büyük neden oldu. Siyasi kulislerde, Mevcut İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven’in Belediye Başkanlığı ya da Milletvekilliği, İl Başkan Yardımcısı Hüseyin Tutumlu’nun ise Yurdunuseven’in durumuna göre vekillik ya da Belediye Başkanlığı düşündüğü ortaya atıldı. İl, ilçe yönetimindeki birçok ismin ise İGM ya da Belediye Meclisi’nde görev talebi olduğu dillendirildi. Daha önce Afyonkarahisar’da siyasi partiler tarafından yapılmayan ve AK Parti İl Başkan Yardımcısı Tutumlu tarafından başlatıldığı bilinen haftalık basın toplantıları bile bu çabaların gerekçesi olarak gösterildi.
AK Parti’nin haftalık basın toplantılarını uzun bir süre İl Başkan Yardımcısı Tutumlu’nun düzenlemesi parti içinde olduğu kadar basında ve kamuoyunda İl Başkanı Yurdunuseven’in geri planda kaldığı, kamuoyu önüne çıkmadığı ve Tutumlu’nun gizli il Başkanı gibi partiyi yönettiği iddialarını beraberinde getirdi. Bu söylentilerin ardından Yurdunseven toplantıları bizzat kendi düzenlemeye başladı. AK Parti kulislerinden ve ilimizin siyaset çevrelerinden dışa savrulan bir başka konu ise Afyonkarahisar Barosu Başkanı Turgay Şahin’in parti çevrelerindeki etkinliği… Avukatlık mesleğinde Yurdunuseven’in, Şahin’le süren ortaklığının parti çalışmalarında da etkin olduğu dile getirilir oldu. Şahin ile Özkaya’nın yakınlığı da bir başka denklem olarak görülüyor.
Öte yandan AK Parti Merkez İlçe Başkanı Bülent Eser’in de eski vekil Halil Ürün’ün ekibinden olduğu ve mevcut vekil Ali özkaya dolayısıyla İl yönetimi ile de gerginlikler yaşadığı, kulis fısıltıları arasında yerini aldı. 7 Haziran seçimlerinin ardından Bakan Eroğlu’nun İzmir’den vekil olması ve Afyonkarahisar’da Halil Ürün ile Ali Özkaya’nın partinin ağabeyliği için birbirleriyle mücadele etmesi kentin siyasi tarihindeki yerini aldı. Bu olaylar silsilesine Milletvekilleri Ali Özkaya ve Hatice Özkal’ın birbirlerine karşı olan “yoklamaları” da eklenince parti içi guruplaşmalarda dengeler zaman zaman yer değiştirmeye başladı. Eski vekil ve teşkilatlardaki etkisi hala inkar edilmeyen Halil Ürün’ün, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndaki resmi göreviyle birlikte, ağırlığını “Bakan cephesi”ne koyması, dengelerdeki fiili durumu etkiledi. Son olarak Afyonkarahisar’ın Büyükşehir Belediyesi olması durumunda İl Genel Meclisi üyeleri ve Başkanı ile Belediye Meclisi ve Belediye Başkanının durumlarının ne olacağı tartışmaları AK Parti içindeki hesaplara yeni hesaplar eklenmesine yol açtı.
***
Sonuç itibariyle AK Parti Afyonkarahisar Teşkilatı üzerinde “siyasetin ağabeyi” Bakan Eroğlu’nun etkisi yadsınamaz. Bakan Eroğlu’nun bu etkinliğini, teşkilatlardaki hakimiyete dönüştürmede Halil Ürün ve Hatice Özkal’ın isimleriyle birlikte değerlendirmek gerekir. Ali Özkaya ekibi ile İl Yönetimi ekibinin durumu ise daha çok diğer grubun pozisyonuna göre netleşecek gibi…
Parti içerisindeki dengeler bu durumda iken, yarın yapılacak olan halk oylamasında AK Parti teşkilatlarının tümden “evet” için çalıştıklarını ve bu çalışmaların sandığa tamamıyla yansıyacağını görüşümüzü belirtmeliyiz.
AK Parti içindeki siyaseti asıl, halkoylaması sonrasında izlemek gerekiyor. Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler…

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER