Ailede Merhamet Anlatıldı
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Kadın ve Aile Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 2021 Afyonkarahisar Aile Yılı etkinlikleri kapsamında 'Ailede Merhamet' konulu seminer düzenlendi   Çevrim içi olarak AKÜ Youtube hesabından yayınlanan seminerin moderatörlüğünü AKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Büşra Kılıç Ahmedi yaparken, İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. [&hellip]
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Kadın ve Aile Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 2021 Afyonkarahisar Aile Yılı etkinlikleri
kapsamında “Ailede Merhamet” konulu seminer düzenlendi
Çevrim içi olarak AKÜ Youtube hesabından yayınlanan seminerin moderatörlüğünü AKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Büşra Kılıç Ahmedi yaparken, İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mebrure Doğan konuşmacı olarak yer aldı.
Arapça bir kelime olan merhametin rahman ve rahim kelimeleri ile aynı kökten geldiğini kaydeden İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mebrure Doğan, merhametin acıyı ortadan kaldırarak onun yerine sevinci ve hayrı koymaya yönelik bir iyilik duygusu olduğunu belirtti. Doğan, “Merhamet, Türkçe sözlükte ise bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü olarak tarif edilmiştir. Psikolojik bakış açısıyla merhameti tanımlayacak olursak üç boyutu olduğunu görüyoruz. Merhameti bir tutum olarak değerlendirebiliriz. Merhametin duygusal, bilişsel ve motivasyonel boyutları var. Merhamete, kalbin gücü de diyebiliriz. Çünkü kalbin eylemi olarak nitelendiriyoruz. Merhameti kalpte bulunan ve diğer insanların sıkıntılarını giderecek iyi eylemleri yaptıran bir güç olarak tarif ediyoruz. Merhametten uzak kalbi olan insanın, insanlıktan da uzak olacağını söyleyebiliriz” diye konuştu.
“SEVGİNİN OLMADIĞI
YERDE MERHAMET YOK”
Merhamet ile bağlantılı olan kavramları da açıklayan Doğan, merhametin erdem, iyilikseverlik, hayırseverlik, şefkat, adalet ve acımak gibi birçok kavramla ilişkili olduğunu belirtti.
Doğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Merhametin aslında sevginin bir sonucu ve türü olduğunu söyleyebiliriz. Sevginin olmadığı yerde merhamet ortaya çıkmıyor. Sevgi, merhamet açısından çok önemli bir kavram. Şefkat için de merhametin gün yüzüne çıkmış hali diyebiliriz. Merhamet, bir başkasının iyiliğine sevinmemize, kötülüğünden üzüntü duymamıza yol açan tutumdur. Şefkatin olduğu yerde bir koruma ortaya çıkıyor. Sempati ve empati kavramları, merhamet ile ilişkili en temel unsurlardandır. Sempati ve empati, merhameti besleyen unsurlardır. Merhamet, her şeyden önce karşıdakinin hissettiği acıları anlamayı gerektiriyor. Bu noktada da sempati ve empati ile ilişkisi vardır. Adalet, merhametle karşı karşıya getirilen bir kavram ama şunu bilmek gerekiyor; bir erdem diğer erdemin yokluğu ile ortaya çıkmaz ya da bir erdem diğeri için herhangi bir olumsuzluk oluşturmaz. Adalet de bir erdemdir, merhamet de bir erdemdir. Adalet aynı zamanda merhametli olmayı gerektirirken, merhamet içinde de adalet vardır. Diğer bir kavram olan yardımseverlik ve iyilikseverlik ise merhametin bir çıktısı olarak değerlendiriliyor. Çünkü merhamet dediğimiz sadece bir duygudan ibaret değildir, onun davranışsal bir boyutu da vardır. Davranışa dönüşmesi gerekir. Onu da iyilik olarak görürüz. İyilik ve hayırseverlik olarak ortaya çıkar. Bir diğeri ise merhametin en üst versiyonu diyebileceğimiz affetme ki affetme merhametin en gelişmiş halidir. Affetmek bir erdemdir ama özellikle kendisine karşı bir kötülükte bulunan, ciddi zarar veren ve acı çektirmiş olan birine karşı affedici olmak, merhametsiz olması mümkün olmayan bir durumdur. Yani merhamet olmadan birini affedebilmemiz mümkün değildir. Acıma ile merhamet karıştırılıyor. Oysa her varlığın merhamete ihtiyacı vardır.”