Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Yusuf İLGAR
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

AFYONKARAHİSAR’DA EĞİTİMİN TARİHİ-4

(Yazının Devamı)
10 Zilkâde 1332/29 Eylül 1914 tarihli Islâh-ı Medâris nizamnâmesi ile, İstanbul’da bulunan bütün medreseler “Dârü’l-Hilâfeti’l-Medresesi” adı altında birleştirilmiş ve tâli kısm-ı evvel, tâli kısm-ı sâni ve âlî kısım olarak üç seviyede ve her biri dört yıllık, taşra medreseleri ise beş yıllık olarak düzenlenmiştir25 .
Osmanlı döneminde, Selçuklu döneminden kalan bir medrese ile birlikte medreselerin kapanmasına kadar Afyonkarahisar’da kırk beş medresede eğitim faaliyetleri sürdürülmüştür. Bu medreselerden kırk bir tanesi kaza merkezinde, dört tanesi de merkeze bağlı köylerde bulunmaktadır.
Karahisar-ı Sahib medreseleri birer ilim yuvası olarak eğitim tarihinde yerini almış, buradaki pek çok medresede çeşitli eserler yazıldığı gibi pek çok eserin de istinsahı yapılmıştır26.
Osmanlı’daki ilmiye sınıfının örgün eğitim kurumu olan medreselerde yahut medrese dışında okunan Tefsir, Hadis, Fıkıh, Akaid gibi naklî ilimler;27 Kelam, Belagat, Mantık, Arap dili gibi aklî ilimler ; Aritmatik, Cebir, Geometri, Astronomi, Müzik gibi riyazî ilimler; tıp, Fizik, Kimya, Botanik, Zooloji, Mineroloji, Jeoloji, Ziraat, Coğrafya gibi tabiî ilimler eğitimi verilmiş, bunlarla ilgili olarak pek çok eser yazılmış, pek çok medresede de bunların istinsahları yapılmıştır28.
Osmanlı eğitim sistemi içerisinde yer alan medreseler, TBMM.’nin 16 Mart 1924 tarihli kanu ile kapatılarak tarihe karışmıştır29.
c. Ana Mektepleri
1331/1915 yılına gelinceye kadar Türk olmayan unsurların ana mekteplerinin bulunmasına karşılık, resmî ve hususi Türk ana mektepleri henüz açılmamıştır. Ancak 2 Mart 1331 (1915)te çıkartılan bir nizamname ile bu okulların açılış sebepleri ve amaçları tespit edilmiştir. Nizamnameye göre bu mektepler “dörtten altı yaşına kadar kız ve erkek çocuklar bir arada olarak kendilerine sıhhî ve ahlâkî oyunlar gösterilmek, mektep içinde yürüyüşler ve muntazam beden mümareseleri yaptırılmak; dinî ve millî hikayeler ve musahabeler söylenmek, resim levhaları tetkik ve mütalea ettirilmek ve el işleri öğretilmek üzere” açılmıştır. Bu mektepler iptidaî sınıfları bulunan bir kız mektebine ek olarak açıldığı gibi müstakil olarak da açılmaktadır30. Afyon’da 1917 yılında iki Ana Mektebi eğitim vermektedir.
ç. İbtidai mektepler
İlk ibtidai Talimatnamesi 1876 yılında yürürlüğe girerek eğitim alanında yenilik getirilmeğe çalışılmış, yapılan program daha sonrakilerin temelini teşkil etmiştir. “…bir çok Salnamelerde ilkokullar için kullanılan Usul-i Cedide Mekâtib-i, usul-ü Atika Mekâtibi gibi tabirlerin görülmesi, devletçe yeni açılan veya düzenlenen ilkokulların artık İbtidaî Mektebi ve eski durumlarını az çok muhafaza eden ve ekserisi vakfa ait bulunan okulların da Sıbyan Mektebi diye sınıflandırılarak iki gurupta mütalaâ olunduklarını göstermektedir.” 1891 yılında düzenlenen programa göre şehirlerdeki İbtidai Mektepler üç sınıfa indirilmiş, köy okulları ise eskiden olduğu gibi dört yıllık bir öğrenim süresine göre ayarlanmıştır31.
Eğitim süresi üç yıl süren okullarda Alfabe, Tecvit, ilmihal, Kur’ân, kıraat, tâdât (rakamları saymak) ve Hesap, hüsnühat, kavâit, Coğrafya ve tarih dersleri okutulurdu32. Afyonkarahisar Gedik Ahmet Paşa İbtidaisi 1301/1883-4 yılında açılmıştır.
d. Rüştiyeler
Rüştiyeler 19. yüzyıl ortalarında açılmış, şimdiki ilköğretimin ikinci kademesine karşılık olan okullardır. Temmuz 1908 inkılâbından önce tahsil dereceleri ibtidaî, rüşdî, idadi ve âlî olmak üzere dört dereceliydi. Rüşdiyeler ilk olarak 1838 yılında Mekteb-i Maarif-i Adliye adıyla açılmışlardır. Bu okulların açılış amacı, daha önce çıraklık yoluyla yetişen memurların eğitim seviyesini yükselterek kaliteli memurlar yetiştirmektir. Bu hususla ilgili olarak belirtilen tarihte Meclis-i Umur-u Nafia’nın kararı şöyledir:33
(Yazının Devamı Var)

 

KAYNAK
25 İhsanoğlu, agm, s. 242.
26 Matbaanın henüz Osmanlı’da kullanılmaya başlanmadığı dönemde; eserler gerek yazarlar gerekse müstensihler tarafından elle yazılarak çoğaltılırdı. Yazar yahut müstensih esere çeşitli notlar düşerek o nüshanın kim tarafından, nerede ve ne zaman yazıldığını belirtirdi. Bu kayıtlara ferağ kaydı, istinsah kaydı, ketebe kaydı gibi isimler verilmiştir. (Ali Yardım, “Gedik Ahmet Paşa Medresesi’nin Afyon Kültüründeki Yeri”, IV. Afyonkarahisar Araştırmaları Sempozyumu Bildirileri, 29-Afyonkarahisar 30 Eylül 1995, Afyon ty., s. 226.) Karahisar-ı Sahib’de yazılan eserlerin listesi Osmanlı Dönemi’nde Yazılan Eserler bölümünde verilmiştir.
27 Bu derslerle ilgili kaynak kitaplar şurada tanıtılmıştır: Mustafa Bilge, İlk Osmanlı Medreseleri, İstanbul 1984, s. 40-63.
28 Bu kitaplar hakkında geniş bilgi için bk. Cevat İzgi, Osmanlı Medreselerinde İlim, I-II, İstanbul 1997.
29 Eyice, agm, s. 77.
30 Osman Ergin, Türkiye Maarif Tarihi, IV, İstanbul 1942, s. 1172.
31 Koçer, TMEDG, s. 128.
32 Atuf, age., II. s. 12.
33 Koçer, TMEDG, s. 40-42.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER