'Afyon'dan gelecek teklife, isteğe, bir projeye sonuna kadar kapılarımız açık'
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, AK Parti de yaptığı konuşmada, Afyonkarahisar halkının
yerel seçimlerde gerekeni yapacaklarından emin olduğunu söyledi. Özhaseki, 'Hiç söylememize gerek yok bu seçimlerde sizler hakkını yerine getirirsiniz. İnşallah burada yine yüzümüz ak olur. Nacizane bende bir Afyon sevdalısı kardeşiniz olarak Afyon'dan gelecek teklife, isteğe, bir projeye sonuna kadar kapılarımız açıktır diye ilan ediyorum' dedi
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay ve parti yönetimini partide ziyaret etti. Ziyarette; AK Parti İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay’ın yanı sıra; AK Parti Milletvekilleri Av. Ali Özkaya, Av. İbrahim Yurdunuseven, Dr. Hasan Arslan, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, İl Genel Meclisi Başkanı Av. Burhanettin Çoban, Merkez İlçe Başkanı SMMM Ziya Coşkun Karadeniz, Kadın Kolları Başkanı Av. Ferda Ertürk, Gençlik Kolları Başkanı Ethem Karahan, yönetim kurulu üyeleri, ilçe ve belde teşkilatları hazır bulundular.
“AFYONKARAHİSAR OLARAK
BİZE HEP DESTEK OLUYORSUNUZ”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “Gençlik burada, bakanının yanında.” sloganıyla karşılandı. AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’nin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Ceylan, “Afyonkarahisar olarak bize hep destek oluyorsunuz. Allah razı olsun. Allah size ve Sayın Cumhurbaşkanımıza sağlıklı uzun ömürler versin.” dedi.
“İKİ ZIT DUYGUDAN HANGİSİNİ TUTARSAK O KAZANACAK”
Hayatın bir mücadele olduğunu belirterek sözlerine başlayan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “Hayat bir mücadele. Bu mücadele hem iç âlemimizde hem de dış dünya da var. Cenab-ı Hak böyle yaratmış, hayat zıtlıklar üzerine kaim. Yani insanoğlunun içinde iyilik ve kötülük duygusu birarada yaşıyor. Allah bir taraftan nefsi vermiş karşısına da kalbi koymuştur. Nefis olanca hızıyla kötülük istiyor. Ben demek istiyor. Çok konuşmak, çok kazanmak, öne atlamak istiyor. İstiyorda istiyor. Yaşım 60’ı geçti içimden hala bu duygular geliyor garip bir şey. Ama kalpte bir dakika sakin ol, ölümlüsün, sen bir fanisin, örnek alacağın tek şahsiyet Hz. Peygamber’dir. İyi ol, iyi söyle, iyilerle beraber hareket et, iyilik et diyor. Bu iki zıt duygu insanoğlunun içinde devamlı çarpışmaya devam ediyor. Hangisi kazanacak derseniz biz hangisini tutarsak o kazanacak.” diye konuştu.
“AK PARTİ AİLESİ OLARAK BAŞIMIZ DİK ALNIMIZ AÇIK”
1990’lı yılların başında İstanbul’da ticaret yaparken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la bir restaurantta karşılaştıklarını belirten Özhaseki, “Sayın Cumhurbaşkanımızla ilk kez Refah Partisi İl Başkanı olduğu dönemde bir restaurantta tanıştık. Kendisi ile uzun süre sohbet ettik. Derdini, davasını, neler yapmak istediğini anlattı. Sonrasında başka masalara gitti. İşte mücadele budur. Bu mücadele sonucu Cenab-ı Hak önce ona İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını sonra Başbakanlığı sonrada elbette Cumhurbaşkanlığı makamını nasip etti. O gayret, o çaba, o alınteri ve davasına inanmışlığın vermiş olduğu hazla gayretini Allah ödüllendirdi. Böylece o güzel makamlara geldi. Bizler AK Parti ailesi olarak hepimiz başımızı dik tutabiliriz. Bizim alnımız açıktır. Hiç kimse endişe etmesin. Birincisi hükümet etme noktasında yüz yıllık cumhuriyet tarihi boyunca gelmiş geçmiş onlarca hükümetin yaptığı her ne varsa, ne yapmışlarda Allah hepsinden razı olsun. Hiçbirisine kötü bir şey söylemeyiz. Ölenlere Allah rahmet eylesin. Onların yaptıklarının birkaç mislini her bir alanda biz birkaç senede yaptık.” şeklinde konuştu.
“BİZİM HİZMETLE DOLU BİR ÖMRÜMÜZ VAR”
Covid-19 pandemi sürecinde eşiyle virüse yakalanarak hastanede tedavi altına alındıklarını belirten Özhaseki, şöyle konuştu: “Aklıma geldi, hastanenin kuruluşunda emeğim çoktu ve bakan olduğum için bize özel bir tolerans mı var diye düşündüm. Hastane odaları küçük mü bana torpil mi yapıldı diye düşündüm. Hastanenin tamamında Covid 19 vakası olması nedeniyle kimsenin birbirine virüs bulaştırma riski yoktu. Başka hastaları ziyaret ettim, tüm hastaların en az benim kadar lüks odalarda tedavi edildiklerini gördüm. Elhamdülillah, şükrediyoruz. Ulaştırma alanında yapılan köprüler, alt geçitler, Avrupa’yı Asya’ya bağlayan köprüler v.d. hangilerini söyleyeyim. Elhamdüillah bizim her bir alanda başarımız var. Bizim hizmetle dolu bir ömrümüz oldu.”
“GÖMDÜĞÜMÜZ VESAYET REJİMİ İNŞALLAH ORTAYA ÇIKAMAYACAK”
Yakın geçmişte Türkiye bir vesayet rejimi olduğunu dile getiren Özhaseki, şunları söyledi: “Bizler seçeriz, sizler seçerseniz Ankara’ya gönderirsiniz. Ama yılanlar, çiyanlar onları bekler. Bir müddet sonra siyasiler emir vermeye başlarlar. Onlar sözlerini tutmazlarsa taltif ederler, istihsa ederler. İtibarsızlaştırırlar, sonra faili meçhuller başlar, adamları ölmeye başlar. Sonrada kurtarıcı olarak ortaya çıkıp ‘Ey millet sizi kurtarmaya geldik.’ diyerek ihtilal yaparlar. Bir ihtilalle 20 sene ülke geriye gider. Her yer soyup soğana çevrilir, gencecik yavrular darağacına gönderilirdi. Bunu eski Başbakanlar ve Cumhurbaşkanları bilmiyorlar mıydı? Hepsi biliyordu ama hiç kimse cesaret edemiyordu. Süleyman Demirel’e dediklerinde, ‘Karşımda asılmış bir Başbakan resmi duruyor. Ben ne yapabilirim ki?’ demiş. O da kendi açısından haklıydı. Aynı denemeyi bizim üzerimizde de yaptılar. Allah’a hamd olsun, Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, sizlerden gelen destekle, yol arkadaşlarımızla birlikte onları toprağa gömdük. Bir daha da inşallah vesayet rejimi ortaya çıkamayacak.”
“BİZİM DÖNEMİMİZDE ÖZGÜRLÜKLER SONUNA KADAR GENİŞLETİLDİ”
“Özgürlükler meselesi bile başlı başına içimizi acıtan bir hadisedir.” diyen Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kayseri Belediye Başkanı iken eşim bir akşam saatinde telefon ederek acil eve gelmemi istedi. Çok işimin olduğunu gelemeyeceğimi söylediğimde durumun acil olduğunu ve mutlaka gelmem gerektiğini söyledi. Eve gittim yaklaşık 40 tane kız çocuğu ayakkabısı ev girişi önünde idi. İçeri girdim misafir odasında Erciyes Üniversitesi öğrencisi çocuklarla doluydu. Hepside tesettürlü kız çocuklarıydı. Başörtüsü yasağı nedeniyle okula alınmadıklarını belirttiler. Malatyalı Tıp Fakültesi 3’ncü sınıfta okuyan bir öğrenci grubun sözcülüğünü yapıyordu. ‘Sayın Başkanım benim babam kapıcı. Ben Tıp 3’te okuyorum. Bizi okula almıyorlar. Bize ne tavsiye edersiniz? Başımızı açıp içeriye girelim mi? Yoksa mücadeleye devam edelim mi?’ diye sordu. Adeta dilim tutuldu cevap veremedim. Ömrüm çocukluktan itibaren mücadele ile geçti. Bunu çok rahat söyleyebilirim. Çalışkan bir öğrenci olmama rağmen Hacattepe Üniversitesi’nden atılmış bir adamım. Kendim, eşim, çocuklarım için mücadeleye devam ederim ve edin derim. Ama şartları farklı olan insanlara, topluma, dışarıya bunu nasıl söylerim? 17 yaşında girdiğim üniversiteden 4 yıl sonra aldığım cezalar nedeniyle atıldım. Korkum yok ömrüm mücadele ile geçti. Ama dışarıya mücadeleye devam diyebilmek öyle zor ki ancak siz bilirsiniz çocuklar diyebildim. Neye karar veriyorlarsa başımızın üzerinde yerleri olduğunu söyledim. Evimi bildiklerini belirtip şahsımın ve eşimin telefon numaralarını verdim. Nerede dara düşecek olurlarsa yardımcı olacağımızı söyledim. Bugünleri gördük. Normalde bir vatandaş Kürt, Alevi olduğunu söyleyemiyordu. Türküsünü söyleyemiyordu. Konuşmasını yapamıyordu. Elhamdülillah bizim dönemimizde özgürlükler sonuna kadar genişletildi.”
“CUMHURBAŞKANIMIZ DİK DURAN LİDER, ‘DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR’ SÖZÜNÜN KIYMETİDE BUGÜN DAHA İYİ ANLAŞILIYOR”
Yurt dışına gittiğinde ezilen Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başbakanları, Cumhurbaşkanları görüldüğünde içlerin acıdığının vurgulayan Özhaseki, “Bu durumda olan arkadaşlara bizler oyda vermemiştik. Olsun benim milletimi temsil eden adam dik durmalıydı. Şimdi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yurt dışına gidiyor, orada onlarla görüşürken Türk insanına yakışır bir lider olarak nasıl olması gerekiyorsa nasıl dik durulacaksa dimdik duruyor. Onlarada gereken herşeyi yüzlerine söylüyor. BM Toplantısında 200’e yakın devletin temsilcileri oradaydı. Sayın Cumhurbaşkanımız hepsinin gözlerine bakarak ‘Daha adil bir dünya mümkündür.’ diyerek konuşmasına başladı. Sonra da mazlumların halini dile getirdi. Sonrada ‘Dünya beşten büyüktür’ söylemine devam etti. Bugün o sözlerin kıymeti daha iyi anlaşılıyor. Zamanında ‘One minute’ dediği zaman Türkiye’de bazılarının kuyrukları titredi. ‘Bu adam ne yapıyor? Eyvan başımız belaya girecek.’ diyorlardı. Şimdi herkes ne kadar büyük bir zulüm olduğunu görüyor. İnsanlıktan nasibini almamış katiller küçücük yavruları öldürüyorlar. Azıcık insafı olan Müslümanlığı ve insanlığı bırakın vicdanında azıcık bir titremesi olan herkesin Filistin’de ki gördüğü manzaralara ağlaması lazımdır. Anneler öldürülüyor, hastaneler bombalanıyor. Ateşkes bile diyemiyorlar. Bunlar ABD ve AB ülkeleridir. Bunlar zaten bizim iyiliğimizi istemiyorlar. Senelerdir PKK terör örgütünü kim desteliyor? Senelerdir Türkiye’nin bölünmesini kim istiyor? Elhamdüillah bunlara karşıda bir taraftan mücadele etmeye devam ediyoruz.” dedi.
“AFYON SEVDALISI OLARAK BURADAN GELECEK TEKLİF VE PROJELERE AÇIĞIM”
Özhaseki, sözlerini şöyle tamamladı: “Tüm bu yaptıklarımız ve mücadelemiz kolay zamanlarda olmadı. Bunu herkes bilsin. İlk başladığımızda Cumhuriyet mitingleri yaptılar. Danıştay saldırıları oldu, parti kapatma davaları açtılar bunları hatırlayın. Bir tane Başsavcı Efendi Türkiye’de yüzde 50’den fazla oy almış bir partiye kapatma davası açıyor. İnternet andıçlarıyla bulduğu dört tane gazete küpürleriyle bunu yapıyor. Sonrasında yaşanan 17-25 Aralık 2014 olayları adeta bir rezilliktir. Haliyle arkasından yaşanan Gezi Parkı olayları, 4 tane ağacı bahane edip gösteri yapanlar, aradan iki ay geçtikten sonra Yalova’nın CHP’li Belediye Başkanı 200 yaşındaki çınarları kesti. Bir tekinden ses çıkmadı. Hani sizin ağaç sevginiz? Hani çevreciliğiniz? Siz her türlü vahşeti izlerken ses yok. Ama Kadir Bey 11 tane ağacın yerini değiştiriyor diye yeryerinden oynattılar. Sonrasında da 15 Temmuz 2016 Cuma akşamı hain darbe kalkışmasının yaşandığı bir gece. Bu zorluklar içerisinde elhamdüllillah tüm bu kötülükleri atlattığımız gibi bir taraftanda Türkiye’yi büyütmeye devam ediyoruz. Bir taraftan yatırımları takip ediyoruz. Bir taraftan savunma sanayinde 75 milyar dolarlık çok büyük bir bütçe var. Onu takip ediyoruz. Dün bize paramızla silah vermeyenler şimdi bizden İHA ve SİHA almak için kuyruğa giriyorlar. Tankımızı, tüfeğimizi, her türlü aracımızı üretiyoruz. Envayi çeşit İHA’larımız, SİHA’larımız olmak üzere savaşacağımız aletleri de kendimiz yapıyoruz. Bunu dışarılarda gözümüz olduğu için değil sadece bağımsız yaşayalım diye yapıyoruz. Düşmanlarımıza korku vermek için yapıyoruz. Yüzde 80’e yaklaşmış bir yerlilik oranı var. Allah’a hamd olsun 254 milyar dolar yakaladığımız bir ihracatımız var. Milli aracımızı şimdi kendimiz yapıyoruz. Bunlar bunca zorluğun içerisinde oluyor. Hepimizin birlik içerisinde hareket edip bu gayretle bu destekle sonuna kadar gitmemiz gerekiyor. Allah sizlerden razı olsun her seçimde Afyon’daki kardeşlerimiz olarak elinizden gelen ne varsa yapıyorsunuz. Belediyeleri burada hep bizim kardeşlerimize veriyorsunuz. Tek tük istihzalar olabilir. Çok önemli değil. Bunun dışında AK Parti’yi genel seçimlerde hep birinci parti yapmaya devam ediyorsunuz. Sizler gayret edip dua ettikçe bize de çok çalışmak düşüyor. Biz bu çalışmaları yapacağız. Şunu bilin; Sayın Cumhurbaşkanımızın saniye vakti yok. Ömrü hizmetle geçiyor. Şu anda İsrail zulmüne karşı tüm dünya devletlerini ayağa kaldırıp, onlar üzerinde bir baskı kurabilmek için dünya kamuoyunu uyarabilmek için uğraşan tek lider bizim Cumhurbaşkanımızdır. Allah ona uzun ömürler versin diye dua ediyoruz. Bizler sizi inşallah mahcup etmeyip gerekeni yapacağız. Zaten hiç söylememize gerek yok bu seçimlerde sizler hakkını yerine getirirsiniz. İnşallah burada yine yüzümüz ak olur. Nacizane bende bir Afyon sevdalısı kardeşiniz olarak gerek genel merkezde iken gerekse şimdi bulunduğum bakanlık makamında Afyon’dan gelecek herhangi bir teklife, isteğe, bir projeye sonuna kadar kapılarımız açıktır diye ilan ediyorum.”