Afyon'da Gezi protestolarına torba dava

Gezi Parkı eylemleri süresince Afyonkarahisar’da eylem, protesto, yürüyüş ve gösteri yapan farklı siyasi gruplar hakkında daha önce beraat kararı çıkan soruşturmayla ilgili yeniden dava açıldı. Farklı gün ve tarihlerdeki protesto ve gösterilerin tek bir dosyada toplandığı davada sanıklar, ‘gösteri ve yürüyüş kanununa’ muhalefet ile ‘trafiği tehlikeye düşürmekten’ yargılanacak

Afyonkarahisar’da Gezi Parkı olayları sonrası yaşanan olayları protesto etmek isteyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Teşkilatı, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye Gençlik Birliği ve bu gruplardan bağımsız öğrenciler farklı tarihlerde ve farklı yerlerde protesto, gösteri ve yürüyüş yaptı. Gezi olaylarının sona ermesinden birkaç ay sonra Afyonkarahisar Emniyeti’ne çağırılarak ifadesi alınan sanıklarla ilgili, “suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle ek kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildi. Savcının takipsizlik kararına rağmen emniyetin tuttuğu tutanaklarda sanıkların, 2911 Sayılı Yasanın 22’inci maddesindeki “Genel Yollar ile parklarda… toplantı yapılamaz, gösteri yürüyüşleri düzenlemez” düzenlemesine aykırı hareket ettiğinin anlaşılmasını sağladığını belirten Cumhuriyet Savcısı Ahmet Çamoğlu, kamu davası açılması talebinde bulundu. Afyonkarahisar 1’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nin kabul ettiği davayla 54 sanık hakkında 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunun 22’inci maddesi uyarınca dava açıldı.
MİLLETVEKİLİ TOPTAŞ DA ŞÜPHELİ
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş’ın da şüpheli olarak tanımlandığı dava dosyasında Toptaş’ın dosyasının, dava dosyadan ayrılarak Cumhuriyet Başsavcısı Adem Yazar tarafından takip edilmesi sebebiyle Toptaş’ın adının dava dosyasında yer almadığı belirtildi. CHP’lilerin davanın sanıklarından olması sebebinin dava dosyasına göre 01 Haziran 2013 günü parti önünde toplanarak, slogan atmaları olduğunu söyleyen İl Başkanı Yalçın Görgöz, “Biz gezi olaylarının Türkiye’de bir dönüm noktası olduğuna inandık. Hiç kimsenin beklemediği bir zamanda gençler herhangi bir parti ve düşünceye bağlı kalmadan doğal bir tepki oluşturdu. Bu bütün dünyaya bir örnek oluşturdu. Davalar açılır, kapanır ama bu onurlu duruşumuz, o haklı mücadele sürecektir. Herşeye rağmen biz hukuka, adalete güveniyoruz.” dedi.
TRAFİĞE KAPALI YOLDA TRAFİĞİ
TEHLİKEYE DÜŞÜRMEKLE SUÇLANIYORUZ
Davanın kendisiyle birlikte 13 sanığının KESK üyesi olduğunu anlatan KESK İl Temsilcisi Hüdaverdi Kılınç, 5 Haziran 2013 tarihinde KESK’in il temsilciliğinin bulunduğu Dumlupınar Mahallesi İkinci Cadde üzerinde oturma eylemi yaptıklarını hatırlattı. Savcının dava dosyasında suç unsuru pankart olarak, “Faşizme teslim olmayacağız. Gezi Parkı şehitlerimiz kalbimizde. Bu ülkede emekçiler var. İş güvencesini tartışmayacağız” ifadelerine yer verdiğini vurgulayan Kılınç, “Afyon’da Gezi’deki insanlara destek olmak için trafiğe kapalı olan bir yolda pasif direniş göstererek, oturma eylemi yaptık. Tabii ki bu sırada bazı sloganlar da attık. Nasıl oluyorsa başka bir savcının takipsizlik kararı verdiği, herhangi bir suç unsuru görmediği dosya; bir başka savcı tarafından tekrar açılıyor. Pek çok olayla birleştirilerek artık nerededeyse torba davaya dönüştürülüyor. Trafiği kapalı yolda yaptığımız eylem sırasında trafiği tehlikeye düşürmekle suçlanıyoruz. Demokratik ülkelerde bu tür olaylarda dava açılmadığını hatırlatmak isteriz” şeklinde konuştu.
Afyonkarahisar’daki 4 farklı yerde, 8 farklı tarihte gerçekleşen gösterilere katılan 54 sanığın yargılanacağı dava 15 Ekim’de Afyonkarahisar 1’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde g��rülecek.