'Afyon'da başlattıkları hikâye Afyon'da tarihe gömülecek'
DP Lideri Afyonkarahisar Milletvekili Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcı adayı Gültekin Uysal, iktidarı ağır sözlerle eleştirdi. Uysal, '14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber Allah’ın izniyle Türk Milletinin üzerindeki bu kara örtüyü kaldıracağız. Afyon’umuz bunun için önemli bir nokta. Birileri diyor ya hikâye Afyon’da başladı. Allah’ın izniyle bu hikâye Afyon’da tarihe gömülecektir.' dedi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar [&hellip]
DP Lideri Afyonkarahisar Milletvekili Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcı adayı Gültekin Uysal, iktidarı ağır sözlerle eleştirdi. Uysal, “14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber Allah’ın izniyle Türk Milletinin üzerindeki bu kara örtüyü kaldıracağız. Afyon’umuz bunun için önemli bir nokta. Birileri diyor ya hikâye Afyon’da başladı. Allah’ın izniyle bu hikâye Afyon’da tarihe gömülecektir.” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar İl Başkanlığı tarafından Yeşilyol Caddesi üzerinde bulunan Seçim Koordinasyon Merkezi’nde parti bayramlaşma programa gerçekleştirildi. CHP’in ev sahipliğindeki bayramlaşma programına; CHP Milletvekili adayları; Burcu Köksal, Fatih Aydın, Abidin Yağcı, Ali Arıkan, İbrahim Kadıoğlu, Anıl Halis Akar, DP Genel Başkanı Afyonkarahisar Milletvekili ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Gültekin Uysal, Millet İttifakının İl Başkanları ve Millet İttifakını oluşturan partilerin temsilcileri vatandaşlar katıldılar.
“UYSAL CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI OLACAK”
CHP bayramlaşma programının ilk konuşmasını altıncı sıra milletvekili adayı Yüksek Mimar Anıl Halis Akar yaptı. AK Parti iktidarını eleştiren Akar, “21 yıldır ülkenin geldiği durum ortada. Sabaha kadar dertleri anlatmakla vakit kaybetmek istemiyorum. Güzel şeyler konuşalım istiyorum. Bahar geldi demek istiyorum. 14 Mayıs’ta yeni bir tarih yazılacak diyorum. 14 Mayıs’ta Millet İttifakı iktidar olacak. Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Gültekin Uysal olacak. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu da 13’ncü Cumhurbaşkanı olarak, ülkeye, refah, huzur, saadet gelecek. İnşallah bahar gelecek. Şimdiden tekrar iyi bayram diliyorum.” dedi. CHP dördüncü sıra milletvekili adayı Ali Arıkan, 14 Mayıs seçimleri için var güçleriyle çalışmaya devam ettiklerini belirtti. Arıkan, “Seçimler için çalışmaya devam edeceğiz. Millet için geliyoruz. Birleşerek kazanacağız.” ifadelerine yer verdi.
“BİRLEŞEREK BİRLİKTE KAZANCAĞIZ”
SP Genel Başkanı CHP ikinci sıra milletvekili adayı Fatih Aydın, katılımcıların bayramını kutladı. Aydın, “Bayramda yaşamış olduğumuz birliktelik, beraberlik, kardeşlik, uzlaşma duygularımızın, yılın bütün günlerini, ülkemizin bütün alanlarına yayılması için, izleyicilerimize bütün vazifelerini yerine getireceğiz. Gerçekten çok hassas dönemlerden geçiyoruz. İktidar partisinin siyasi rant uğruna camilerimizi, kitabımızı, seccademizi, bayrağımızı, vatanımızı, devletimizi kullanmaktan çekinmiyorlar. Bu değerlerimizi kullanarak milletimiz arasında nifak tohumları ekmekten çekinmiyorlar. Bizim inandığımız bir gerçek ülkemizin yeni bir sese, yeni bir nefese, yeni bir heyecana, yeni biriktirmeye, yeni bir iktidara ihtiyacı var. İnşallah bizler de Cumhuriyet Halk Partililer olarak, Saadet Partililer olarak, DEVA Partililer olarak Demokrat Partililer olarak, Gelecek Partililer olarak bu iktidarı mutlaka sağlayacağız. Birlikte kazanacağız, birleşe, birleşe kazanacağız. Ve inşallah bu tek adam rejiminin karşısında ortak halkların uzlaştığı, istişare ile birlikte yönetimle ülkemizin maddi ve manevi kalkınmasına hep birlikte hizmet edeceğiz diyorum. Tekraren bayramınızı tebrik ediyorum.” diye konuştu.
“26 NİSAN’DA KILIÇDAROĞLU AFYON HALKIYLA BULUŞACAK”
CHP Milletvekili birinci sıra milletvekili adayı Av. Burcu Köksal, CHP’nin Türkiye’nin birleştirici gücü olduğunu söyledi. Birleşerek kazanacakları sloganının tek başına herşeyi anlattığını dile getiren Köksal, “Birleşe, birleşe kazanacağız. Biz bu seçimi Saadet Partili kadın arkadaşlarımızla Demokrat Partili ağabeylerimizle, DEVA Partili dostlarımızla, Gelecek Partili kardeşlerimizle, milletle, Millet İttifakı’yla beraber birleşe, birleşe, çalışa, çalışa kazanacağız. Ve ben inanıyorum ki muhalefet milletvekili olarak kutladığım son bayram bu bayram. Önümüzdeki bayram, benimle beraber iki vekil arkadaşım da dâhil olmak üzere en az üç iktidar milletvekili olarak ve Afyonkarahisar’dan bir Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Afyonkarahisar’a müjdeler vererek kutlayacağız, kazanacağız. Her yerde söylüyorum bu seçimi yorulmak nedir bilmeden, hastalanmak nedir bilmeden, bıkmadan, usanmadan, gidilmedik yer, sıkılmadık el bırakmadan çalışan çalışa kazanacağız. Kazanmak zorundayız. Ülkedeki haksızlıklara, hukuksuzluklara, adaletsizliklere dur demek için, soyguna, talana, yolsuzluklara dur demek için herkesin alın terinin karşılığını alabildiği bir Türkiye için. Bu ülkeye hak, hukuk, adalet ve liyakat getirmek için kazanmak zorundayız. Hak, hukuk, adalet, bu ülkeye hak, hukuk, adalet gelecek. 13’ncü cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Çankaya Köşkü’ne çıktığında Millet İttifakı parlamentoda iktidarı kazandığında bu ülkeye hak, hukuk, adalet ve liyakat gelecek. Buradan şunu da bir kez daha söylemek istiyorum. 26 Nisan 2023 Çarşamba günü saat 12.00’de Genel Başkanımız 13’ncü Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu kurtuluşun ve kuruluşun toprakları Afyonkarahisar’da olacak. Herkesi saat 12.00’de Anıtpark’ta bu büyük buluşmaya bekliyoruz. Hep birlikte birleşe, birleşe biz bu iktidarı kazanacağız diyorum. Afyonkarahisar hakkını alacak diyorum. Seçimden seçime gelen iktidar milletvekilleri bizim iktidarımızda iktidar, milletvekilliği nasıl yapılır görecek diyorum. Birlikte kazanacağız. Birlikte başaracağız. Yolumuz açık olsun. Yolumuz aydınlık olsun. Yolumuz her daim Gazi Mustafa Kemal. Atatürk’ün yolu olsun.” şeklinde konuştu
“MİLLETİN IZDIRAPLARI YOL GÖSTERİCİMİZDİR”
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Afyonkarahisar Milletvekili Gültekin Uysal, CHP’nin düzenlediği bayramlaşma programında Millet İttifakı partilerinin katılımcılarına hitap etti. Uysal şöyle konuştu: “Bütün acılarımıza rağmen umudu büyütmek adına bayramların umut olduğu bilinciyle Ramazan Bayramı’nızı tebrik ediyorum. Ramazan Bayramınız mübarek olsun. 20 yıllık bir dönemin içerisinde bir dönemi kapatmak adına milletin adına, milletin vicdan hizasında durarak millete gidiyoruz diyerek yetkiyi de gücü de millette arayarak bugün seçim sandığına doğru yaklaşıyoruz. Her seçim elbette kendi şartları içerisinde manası vardır. Ama tarihi şartlar içerisinde olduğumuzu buradaki heyecandan da anlayabiliyoruz. Israrla ifade ettiğim bir kez daha sizlerin huzurunda da altını çizmek isterim. Milletin ızdırapları yol göstericimizdir. Gençlerimizin, kadınlarımızın toplumsal tüm kesimlerin beklentileri bizim kılavuzumuzdur. Bu büyük ülkeyi dünden bugüne aldığımız bu büyük cumhuriyeti ant olsun ki yarınlara ne bir çakıl taşını eksiksiz ne de bir vatandaşını umutsuz ulaştıracağız. Bu büyük ülkenin manasını kavramayanlar sanki bu büyük cumhuriyet 3 Kasım 2002’de kuruldu diye varsayanlar, bu büyük geçmişi yok varsayanlara inat, biz büyük tarihe, bu büyük tarihe sırtımızı dayıyoruz. İşte Kocatepe buradadır. Yüz binlerce şühedanın bize emanet ettiği bu vatan toprağının kanlarıyla, canlarıyla, hamuruna karışan o şühedaya borcumuz var. Birileri gibi kendi ikmallerinin teminatı olsun diyerek kendi çocuklarının geleceklerini teminat altına alsınlar diyerek değil, 85 milyonunun geleceğini ve imparatorluk bakiyesi olarak Kafkaslar’dan Orta Doğu’ya, Orta Asya’ya, Balkanlar’a ardımızda bıraktığımız o büyük topraklarında ızdırabının sesini yükseltmek adına yapıyoruz.”
“ONLAR SEFA SÜRERKEN MİLLET CEFA ÇEKİYOR”
“Milletimizin zihnini bulandırmak adına sistematik bir şekilde dezenformasyon bültenleriyle, yayınlarla, kara propagandalarla muhakemesini bulandırmak adına yapılan propagandaya karşı hakkı, hakikati kalbinden tutarak ayağa kaldıracağız.” diyen Uysal, “Milletimizin gerçeklerini, milletin bulduğunuz her kürsüsünde, haykıracağız. Bugün geldiğimiz noktada büyük acılar yaşadık. İstiyoruz ki bu topraklar acıların toprağı değil. Bu topraklar dışarıdan bize biçilen rollerin değil, milletimizin kendi aklıyla beraber kendi mukadderatını, kendi geleceğiyle ilgili, kendi kaderini kendisinin verebildiği bir demokrasi işlesin işliyoruz. Demokrasiyi, hukuku, lehlerine işliyorsa kabul edenlerin lehlerine işlemiyorsa, kabul etmeyenlerin anlayışını bu 21 yılda gördük. Ülkede 21 yıllık iktidarlarının neticesinde onlara sorsanız, sürekli mazeretleri var. Sürekli dış güçlerden başlayarak sanki bu memlekette olumsuz giden her şeyin sorumlusu muhalefettir. Yetkiyi milletimiz bu iktidara vermiş. Yetki istemiş yetki vermiş. Güç işlemiş güç vermiş. Güç yetmemiş mutlak gücü istemişler. O da yetmemiş. Milletimizin demokrasi talebini, zenginlik talebini, eşitlik talebini, onurlu bir yaşam talebini yanlış anlayanlar kendilerini merkeze alarak sınırsız yetki, sıfır denetim mantığı içerisinde adına Cumhurbaşkanlığı Hkümet Sistemi denilen keyfi rejimi kurmak için katakulli ile de olsa sandıklardan çıkmayan bir iradeyi manipüle ederek maalesef şubesi haline getirdikleri yargının kontrolünde gerçekleşmesi gereken seçimlerden atı alan Üsküdar’ı geçti diyerek resmileştirdiler. 2018 yılından itibaren resmen referandumdan itibaren fiilen uygulanan bu keyfi rejimin bedellerini 85 milyon olarak bir avuç Sayın Erdoğan ve ailesinin şürekâsının dışında onlar için sefa sürdükleri dönem milletimiz için bir cefa dönemine dönüşmüştür. İşte bu millet bundan sonra birilerinin aslan payını aldığı 85 milyonun gerisinin de sırttan payına razı olduğu bir Türkiye asla ve kat’a olmayacaktır.” dedi.
“MİLLETİN İRADESİYLE YARINLARIMIZI BAHARA ULAŞTIRACAĞIZ”
Gülketin Uysal şunları kaydetti: “Bugün müsaade edildiği kadar demokrasiye, müsaade edildiği kadar hukuka, müsaade edildiği kadar zenginliğe değil, 85 milyonun hak ettiği nimetini de, külfetinide eşit ve ortak paydada paylaştığı bir Türkiye hayalimiz var. Herkesin hukukundan emin olduğu bir Türkiye hayalimiz var. Herkesin yarınlarına güvenle bakabileceği bir Türkiye hayalimiz var. Anaların evlatlarının mezar taşlarına değil evlatlarına sarılabildiği bir Türkiye hayalimiz var. Bunu da Allah’ın izniyle gerçekleştireceğiz. Tarihe bakınca vesikaları onlarcası var. Tarihinden ders almak lazımdır. Büyük Atatürk, 16 Mayıs 1919’da Bandırma vapuruyla İstanbul’dan Samsun’a giderken İngilizler Kız Kulesi açıklarında Bandırma vapurunu durdururlar. Silah ve mühimmat taşıdığı endişesi şüphesiyle arama yapmak isterler. Mustafa Kemal Paşa müsaade eder ve içinde tuttuğu o endişeyle beraber neticede hiçbir şey bulamazlar. Bandırma vapuru yavaş, yavaş Karadeniz’e doğru açıldığında bugün bizim için de kılavuz olacak tarihe nakşettiği bir hüküm ve söz var orada. Bütün arkadaşlarına, kurmaylarına aynen şöyle demiştir. ‘Onlar zannediyorlar ki biz Anadolu’ya mühimmat ve silah taşıyoruz. Oysa bilmiyorlar ki biz Anadolu’ya mühimmat ve silahtan daha değerli bir şey taşıyoruz. Biz Anadolu’ya cesaret ve irade taşıyoruz.’ demiştir. Hepimizin mücadelesi, hepinizin mücadelesidir. Bugün kendi varlıklarını kaçınılmaz bir kadere dönüştürmek isteyenlere karşı bu cesaret ve iradeyi susturulmak istenen milyonlara karşı susturulmak istenen vicdanlara karşı susturmak istenen Türk milletine karşı yürütülen bu olumsuz propagandaya karşı milletimizi cesaretlendirmek milletimizin enerjisini ortaya çıkarmak, milletimizin iradesinin, şevk ve şüphe bırakmadan sandığa girmesi ve oradan çıkmasını sağlamaktır. Bunu da Allah’ın izniyle hep beraber taşıyacağız. Hep beraber yarınlarımızı bu milletin iradesiyle bahara ulaştırarak aydınlatacağız.”
“BU HİKÂYE AFYON’DA TARİHE GÖMÜLECEK”
Millet İttifakı içerisinde bulunan ve 16 Nisan referandumundan itibaren kademe, kademe örülmüş demokratik bir mücadele zeminini en zirveye çıkarttıklarını dile getiren Uysal şöyle konuştu: “16 Nisan Referandumu 2018 seçimleri, 2119 yerel seçimleri ve en nihayetinde 14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber Allah’ın izniyle Türk Milletinin üzerindeki bu kara örtüyü kaldıracağız. Afyon’umuz bunun için önemli bir nokta. Birileri diyor ya hikâye Afyon’da başladı. Allah’ın izniyle bu hikâye Afyon’da tarihe gömülecektir. 14 Mayıs 1950’den bugüne yeni bir 14 Mayıs’ta milletin kendi kaderine hükmettiği gün olarak bu tarihi anda elbette önemli bir mücadelenin içerisindeyiz. Türkiye’de değişen şartlar, bir tarafta genel seçim rekabeti, beraberinde cumhurbaşkanlığı seçimi rekabeti geçmişte parlamentodan hükümetler çıkardı. Şimdi yürütme organı için ayrı bir seçim yapıyoruz. Parlamento temsiliyeti için ayrı bir seçim yapıyoruz. İkisi birbirinden kıymetli ve ikisi birbirinden ayrılmaz. Türkiye’de derinden bir değişim vaadimiz var. Bunu gerçekleştirebilmek için hem Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak hem de TBMM’de nitelikli bir temsiliyeti, çoğunluğu elde etmek mecburiyetindeyiz. Milletimizin yetkisini alanların Büyük Millet Meclisi’nde her gün kamu yararı aleyhine, ortak yarar aleyhine, dar bir zümrenin lehine, kanunlar ve düzenlemeler yaparak milletten aldıkları yetkileri üçlü, beşli çetelere, kapalı kapılar ardında şahsi zafiyetleri dolayısıyla o dış güçlere pazarladılar. Bu coğrafyada depremin merkez üssüne doğru yanlış adımlarla ilerledik. Suriye’nin kuzeyinde bir PKK devletini Sayın Erdoğan’ın yanlışları neticesinde AKP iktidarının yanlışları neticesinde 10 yıllar boyunca Türkiye’yi tehdit edecek bir gelişmeye, bu iktidar sebep oldu. Bunları bilmek durumundayız. PKK’yla iş birliği yapma imtiyazı Sayın Erdoğan’da. Şimdi muhalefeti suçluyor. Adama sormazlar mı? Bunca bu işi yaparken doğu, güneydoğu’da milli egemenliğini bu devletin ve cumhuriyetin milli güvenlik güçlerinin alanlarını sıkıştırırken aklınız neredeydi? Şimdi Gaffar Okan’ın katilleriyle beraber ittifak yapacaksınız. Bunun sorumlusu muhalefet mi olacak? Bu yalanlara hiçbir hemşehrimin prim vermemesi gerekir. Bizim seciyemiz ortada. Bu vatan toprağından beslenmiş Afyonkarahisar’ın, Türkiye’nin her bir noktasında suyunu içmiş insanlarımızın bu ülkenin aleyhine en küçük bir adıma müsaade etmeyeceğini hemşehrilerimizin bilmesi gerekir.”
“KALAN ZAMANI AFYON’DA DEĞERLENDİRECEĞİZ”
Uysal sözlerini şöyle sürdürdü: “Her birimizin söylediğimiz sözler ortada. Hiçbir şekilde terörle mücadelenin ne müsamaha ne tereddüt kaldırmayacağını biliyoruz. Seciyemiz ortada. O açıdan herkes kendi seciyesine baksın. Bunları tanıyoruz zaten. Adaletleri çok oldu gömüleli. FETÖ’yle beraber bu devleti ele geçireceğiz diyerek çıktıkları yolda unutmak istediğimiz kara günleri, kara ayları, kara yılları, darbeleri yeniden 15 Temmuz’da bu ülkeye yaşatır hale geldiler. Bütün bunlar gerçeğimiz. Allah’ın izniyle bizim iddiamız sadece bir iktidar değişimi değildir. Beraberinde yeniden bu büyük cumhuriyeti, kuvvetler ayrılığı temelinde işleyen bir demokrasiyle işleyen bir hukuk düzeniyle perçinleyeceğiz. İşleyen bir serbest piyasa düzeniyle perçinleyeceğiz. Korkusuzca yaşama hürriyetimizi, bu topraklarda kimsenin müsaadesine bırakmadan Allah’ın izniyle perçinleyeceğiz. O açıdan zamanımız az kaldı. İnşallah ortak cumhurbaşkanı adayımız CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu süreçte aldığı inisiyatiflerin kıymetini bilerek kendi adıma da kurumsal olarak da partimiz adına da açık yüreklilikle fikirlerimizi beyan ederek geldik. Siyasette neyin olacağını, neyin olmayacağının bilinci içerisinde hareket ederek geldik. Kapalı kapılar ardında başka düşüncelerin sahibi hiçbir zaman olmadık. Milletin önünde ne söylüyorsak kapalı kapılar ardında da kendi adıma, partim adına aynı şeyleri söyledim. Bugün de aynı şeyleri söylüyorum. Bu seçimlerde inşallah çok kıymetli vekilimiz de ifade etti. Çarşamba günü inşallah Afyonkarahisar’ımızda milletimizle kucaklaşacağız. Buradan ortaya konacak heyecanı, iradeyi, fikirleri temsil ettiğimiz değerleri başta Afyonkarahisar’ımızın en ücra noktasına hep beraber taşıyacağız. Milletimiz zaten olalı biteni görüyor. Ama bu manipülasyona müsaade etmemek adına kalan zamanı inşallah Afyonkarahisar’da da değerlendireceğiz. Zamanın el verdiği ölçüde inşallah belirli planlamaları yaparak ben de Afyonkarahisar’da bu çalışmalara inşallah iştirak edeceğim. Tüm partililerimiz, teşkilatlarımızla beraber ve bugün burada irade koyan ortak paydası, demokrasi, hukuk olan ve cumhuriyetin Milli Güvenlik Şemsiyesi olarak, demokrasiyi gören, hukuku gören, laikliği gören bir anlayışı içerisinde Allah’ın izniyle bunu başaracağız. Bayram günündeki coşkumuz bunun nişanesi olsun duamı, temennimi paylaşıyorum. Bir büyük acı yaşadık deprem bölgesinde. Millet İttifakı’nın genel başkanları, cumhurbaşkanı adayımız önderliğinde her birimiz, iki büyükşehir belediye başkanımızla beraber deprem bölgesinin her bir vilayetinden Türkiye’ye seslendik. Bu acıyı, bu ızdırabı, milletimize tekrar anlatmaya çalıştık. En küçük sorumluluk duymayanlara, en küçük mahcubiyet hissi duymayanlara, en küçük utanç duymayan iktidar sahiplerine kendi görevlerini yapmayışlarının ortaya çıkardığı bir felaketin gerçeklerini haykırmaya çalıştık. O açıdan bugünleri de geriye bırakacak, demokrasinin, ekmeğimiz, aşımız olduğu bilinciyle sadece ekmeğimiz, aşımız değil. Aynı zamanda oturduğumuz binaların güvenliği olduğu bilinciyle üç beş tane, elli, yüz tane mimar, mühendis, müteahhiti tutuklayarak kendi sorumluluklarına başkalarına atamayacaklar. FETÖ meselesinde olduğu gibi bu işin de bir siyasi ayağı var. Onu da Allah’ın izniyle 14 Mayıs’tan sonra ortaya çıkartacağız. Gereğini yapacağız. Hesabını soracağız. Bunca milletin kaynaklarını heba edenlerden, bunca zamandır bir kıravatlı soygunla beraber adeta bir organize suç şebekesine dönüşmüş, yukarıdan aşağı, aşağıdan yukarı örgütlenmiş olarak karşımızda bir siyasi parti yok. Bir organize suç şebekesi var. Sistematik bir soygunla, yolsuzlukla bu ülkenin milli güvenliğini bile tehdit eder hale geldiler.”
“MİLLETİN ORTAYA KOYACAĞI İRADE ÇOK KIYMETLİ”
Gültekin Uysal, ülkenin milli güvenliğini sadece terör örgütlerinin tehdit etmediğini ülke kaynaklarını sömüren kendi gelecekleri için ülkeyi yakmaktan çekinmeyen, dini değerleri, milli duyguları suistimal etmekten çekinmeyen söyleyecek sözü kalmamış siyasi bir teşekkülün olduğunu belirtti. Uysal sözlerini şöyle tamamladı: “Hepimiz sınanıyoruz. Tüm vatandaşlarımız sınanıyor. Yaptığımız tercihlerle hepimiz bir iradeyi ortaya koyuyoruz. O açıdan bu iradenin kıymetli olduğunu biliyorum. Ve bu işin sorumlularından bunun hesabını soracağımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bu bayram gününde burada bulunan tüm hemşehrilerim başta olmak üzere, burada olamayan, gönülleri, gözleri buradan çıkacak iradede olan tüm hemşerilerim başta olmak üzere tüm Türkiye statındaki tüm vatandaşlarımızın Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyorum. Güzel günleriniz, yarınlarımıza kavuşmayı ümit ediyorum. Başta milletvekilimiz, milletvekili adaylarımız çok kıymetli adaylarımız var. Saadet Partisi’nin çok kıymetli genel başkan yardımcısı var. Beraberinde genç kardeşlerimiz var. Burada adaylık iradesi koymuş arkadaşlarımız var. İnşallah Burcu hanımın önderliğinde Afyonkarahisar’da da azami neticeye gidebilmek adına armutun sapı, üzümün çöpü demeden milletimizin beklentisini hep beraber gerçekleştiririz ümidini sizlerle paylaşıyorum.”