AFYON TAKVİMİ İLE TANITIM – Kocatepe Gazetesi

Afyonkarahisar’ın nasıl ve nerede tanıtılacağı ile ilgili kafa yoruluyor malum. Dilimiz döndüğünce, aklımız yettiğince bu alanda fikir üretmeye çalışacağız. Ben, bir Afyonkarahisarlı olarak 2009’da memleketimde çalışmaya başladığım zaman birçok güzelliği gördüm, yaşadım.
(Özellikle Sandıklılı olarak değil, Afyonkarahisarlı olarak yazıyorum. Önce Afyonkarahisarlılık kavramını oluşturup yaygınlaştırmalıyız. Afyonkarahisar marka olursa, tüm ilçeler bundan yararlanır.)
2009’dan 2017’ye geçen süreçte fark ettim ki Afyonkarahisar’ı şehir dışı ve yurtdışında tanıtmak kadar, içeride de tanıtmak çok önemli. Bu yazıyı yazarken istişare ettiğim Afyon Kocatepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Türker Göksel, bir Kültür ve Turizm Çalıştayı’nda “Çavuşbaş’ın onayını almadan Afyonkarahisar’ın tanıtılmasını sağlayamayız” demişti. Türker Hoca’nın bu tespiti çok doğru.
Kendi kendimizi tanıyıp adım atmaya, ilerlemeye karar verirsek yolumuz daha çok aydınlanır. Bu bağlamda Afyonkarahisar’ın her ay bir başka değeri, başta Anıtpark olmak üzere ilçelerdeki meydanlarda da tanıtılır, ikram edilir; bu değerlerin durumları hakkında bilgi verilir. Böylece Afyonkarahisar’ı, önce Afyonkarahisarlı tanır.
Kendini ve kentini tanıyan, dışarıdan gelen misafirlere değerlerimizi daha iyi anlatmaz mı?
Yazının yazılma aşamasında Türker Hoca’nın yanı sıra Gazeteniz Kocatepe’nin sahibi Sezer Küçükkurt ve Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Abdioğulları ile de istişare ettim.
İstişareler sonucunda, Afyonkarahisar’ın yılın her ayında tanıtılabileceği görüşü ağırlık kazandı. Böylelikle Afyonkarahisar’ın 12 ay tanıtımı ile ilgili bir takvim ortaya çıktı:
-MART- Afyonlular Etkinlikleri: AK Parti’nin 2014’te yayınladığı Kent Ekonomileri Forumu isimli kitapta yer alan 03.03 Afyonlular Günü önerisinden yola çıkarak tasarlanacak etkinlikler kapsamında hem 3 Mart’ta, hem de tüm Mart ayı boyunca Kale’ye çıkma etkinlikleri, Akarçay’da tekne gezileri, Sultan Divani Mevlevihanesi’nde Afyonkarahisar sohbetleri, Afyonkarahisar Yerel Tarih Araştırma Merkezi’nde tarih konferansları, Alimoğlu Kültür Sanat Araştırma Merkezi Derneği’nde Afyon Türküleri dinletileri gerçekleştirilebilir. Afyonlular Etkinlikleri çerçevesinde, Afyonkarahisar ve ilçelerinde yumurta, bükme, ağzıaçık, katmer gibi ürünlerimiz dağıtılabilir. Afyonlular Günü’nü barındırdığı için “Afyon Takvimi”nin başlangıcı Mart olarak kabul edilebilir.
-NİSAN- Termal Farkındalığı: Afyonkarahisar’ın itici gücünün termal oteller olması gerektiği düşünülür. Benim aldığım bilgiye göre Nisan ayı, termal otellerin yoğunluklarının en düşük olduğu ay. Termalin Afyonkarahisar’a katkısı varsa, Afyonkarahisar’ın da termal işletmelere katkısı olmalı. Dolayısıyla termal otellerin yoğunluğunun en düşük olduğu zamanda, tüm şehirde termal suların faydaları, termal otellerin konforları anlatılabilir. Bu çerçevede Afyonkarahisar’daki ve yakın vilayetlerdeki muhtarlar, termal otellerde misafir edilebilir.
-MAYIS- Frig’i Keşfedin: Frig Vadisi, Afyonkarahisar ve bölgenin gizli kalmış en değerli manevi madeni. Rus bilim adamlarının bile kıymetini anlata anlata bitiremediği Frig Vadisi’ni Afyonkarahisar’da görenlerin sayısı az. Mayıs ayının her hafta sonunda Frig Vadisi’ne özel turlar düzenlenebilir. Afyon Kocatepe Üniversitesi öğrencileri için de Mayıs ayının her günü
Frig Vadisi’ne otobüs kaldırılabilir. Bu turlarda cüz’i miktarda ücret de alınabilir. 50 bin üniversite öğrencisinden 10 bini Frig Vadisi ile ilgili fotoğraf paylaşsa sosyal medya hesaplarında, Türkiye genelinde gösterişli bir tanıtıma imza atarız.
-HAZİRAN- Akdağ’ı Görmeden Olmaz: Afyonkarahisar’da keşfedilmeyi bekleyen başka bir hazine ise Akdağ. Akdağ’daki yılkı atlarından tutun doğal güzelliklere kadar pek çok unsuru Afyonkarahisarlılar’a tanıtmak gerek ki herkes eşine, dostuna Akdağ’ı anlatsın. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın da Akdağ ile ilgili önemli projeleri yürütülürken havanın ne bunaltıcı sıcak, ne dondurucu soğuk olduğu Haziran ayında Akdağ’a günübirlik ve 3-4 günlük seyahatler düzenlenebilir.
-TEMMUZ- Kiraz ve Vişne Etkinlikleri: Afyonkarahisar’ın kısa süre sonra en çok aranan ürünü kiraz olacak. Özellikle Çin Halk Cumhuriyeti’ne kiraz ihracatını düşündüğümüz boyutlarda gerçekleştirebilirsek, kiraz belki mermer kadar önem kazanacak. Çinli’nin binlerce kilometre öteden beğenip satın alacağı kirazı, yanında vişne ile görmek, hepimizin vazifesi olmalı. Afyon merkez dahil olmak üzere 18 ilçede Temmuz ayında kirazın tadına baktırılabilir, vişne hoşafları yapılıp içilebilir.
-AĞUSTOS- Zaferimiz Kutlu Olsun: Ağustos, Türk Tarihi’nde önemli bir yere sahip. Türk Tarihi’nin kadim kenti Afyonkarahisar da bu kutlu ayın önde gelen şehirleri arasında. Milli Mücadele’nin son çivisi Kocatepe’de çakıldı. Ağustos ayında, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Şuhut Belediyesi gibi devlet kurumlarının müşterek yaptıkları kutlamaların kapsamı genişletilebilir. Bu etkinliklere Afyonkarahisar’ın tüm ilçelerindeki lise öğrencilerinin katılımı sağlanabilir. Bununla birlikte Ağustos’un tüm günlerinde “Zafer” vurgusu yapılması, buna göre Türk Tarihi’nin anlatılacağı sempozyumlar, konuşmalar, konferanslar düzenlenmesi yararlı olacaktır.
-EYLÜL- Leblebinin Tadına Bakın: Afyonkarahisar’ın tadına doyum olmayan ürünlerinden birisidir leblebi. Her ne kadar farklı illerde rakipleri olsa da Sandıklı Leblebisi’nin damakta bıraktığı lezzet, akılda kalır. Bir de Sandıklı Leblebisi’nin ilk ortaya çıkış menkıbesini anlatırsanız, inanın sadece Sandıklı Leblebisi tercih edilir. Eylül ayında, merkez dahil 18 ilçede ‘Çayla iyi gider’, ‘Hazım için birebir’ gibi sloganlarla leblebi dağıtabiliriz.
-EKİM- Kadim Kültüre Dokunun: Kilim, Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya taşıdığı bir kültür. Kilim ve halı dokumacılığı yapanlar, mesleklerini bir yaşam biçimi olarak görüyorlar. Bayat Kilimi’nin meşhur olduğunu biliyordum, ancak Dazkırı’da da kilim ve halı dokumacılığının epeyi ileride olduğunu Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Günleri’nde öğrendim. Ekim ayında Bayat ve Dazkırı’dan getirdiğimiz kilim ve halıları sergileyebilirsek, bu alanda önemli bir ticari hareketliliğin de önünü açmış oluruz.
-KASIM- Sucuk Afyon’dan Sorulur: Kasım, malum olduğu üzere havanın soğuduğu, hatta kimi bölgelerde kar yağışının başladığı ay. Afyonkarahisar, meşhur soğuğunu nasıl avantaja çevirebilir? “Sıcak” bir ürünle: O sıcak ürün, hem kokusu, hem tadı ile sucuk olmalı. Tüm ilçelerimizde aynı anda sucuk dağıtsak, hatta sucuğun başında da o ilçenin yöneticileri olsa, Afyonkarahisarlılar için unutulmaz bir hatıra yaşanmaz mı? Bu unutulmaz hatıra, yaygın basın kuruluşlarının da ilgisini çekmez mi?
-ARALIK- Şeker Gibiyiz: Aralık, Afyonkarahisar’da yine soğuk geçen bir ay. Dolayısıyla şeker ve şeker mamullerini tüketmek, insanın içini acıtır. Peki Afyon, şeker mamulleri noktasında nerede? Şeker Fabrikası’nın şekeri, lokumlarımız, ekmek kadayıflarımız, davet sofralarının ve misafirliklerin vazgeçilmezleri konumunda. Bu topluluğa bir de kaymağı eklediğimizde, çoğu kişinin “hayır” diyemeyeceği bir birliktelik doğar. Merkez dahil 18 ilçemizde lokum ve Şeker Fabrikası şekerini dağıtmamız zor olmasa gerek. Kaymaklı ekmek kadayıfı için ise her ilçede bir sayı belirlenir. O sayıya yetecek kadar üretim yapılır.
-OCAK- Sağlık İçin Haşhaş: Allah, Afyonkarahisar’a öyle nimetler vermiş ki say say bitiremiyoruz. Bu nimetlerin arasında kuşkusuz, haşhaş da bulunuyor. Haşhaş, çörek ve böreklerde kullanımının yanı sıra ilaç sanayine de yarayan bir bitki. Bu bitkiyi kötü amaçla ekmeyen tek millet de Türk Milleti. Alkoloid Fabrikası, Türkiye’de ilk ve tek. Dolayısıyla haşhaşı gıda ve ilaçlardaki gereksinimi boyutuyla kapsamlı bir şekilde anlatmamız mümkün Ocak ayında.
-ŞUBAT- Mermer Merkezi: Mermer, Afyonkarahisar’daki ihracatı omzuna yüklenen bir sektör. Ancak mermerciler, ülke genelindeki fuarlardan ötürü yorgunluk yaşıyor. Kendi şehirlerinde kendilerini tanıtmak, mermercilerimizi yormayacaktır. Şubat ayında tüm ilçelerdeki Halk Eğitim Merkezleri’nde stantlar kurulabilir, bu stantlarda hediyelik mermerler sergilenebilir ve satılabilir.

AFYON TAKVİMİ NE ZAMAN UYGULANIR?

Afyon Takvimi önerimiz, hemen, 2018’de uygulanabilir.
İsterseniz, sorularla açalım:
-Bunun için bütçe gerekir mi?
Elbette gerekir.
-Ne kadar bütçe gerekir?
İstanbul’daki Turizm ve Tanıtım Günleri’nden daha az, muhtemelen.
-Afyon Takvimi’ni uygulamak, yorucu olabilir mi, bıkkınlık oluşturabilir mi?
Bu, elbette bir risk. Ancak risk almadan başarı gelmez.
-Afyon Takvimi, sürekli mi uygulanacak?
Afyon Takvimi’nin sürekli uygulanması, tekrara neden olabilir. Benim görüşüm, 2 yıl kesintisiz uygulanması. 3’üncü yıldan itibaren Türkiye’deki tüm demokratik kitle örgütlerine, muhtarlıklara, kaymakamlıklara, belediyelere ve valiliklere, aynı zamanda tüm Bakanlıklar’a ‘Hangi aydaki etkinliğimize katılmak isterseniz’ diye bilgi notu gönderilebilir. Yine aşama aşama, muhtarlar, berberler, gazeteciler, akademisyenler, şoförler, Afyonkarahisar’da bu takvim doğrultusunda misafir edilebilir.
-Afyon Takvimi’ni kabul etsek bile, Belediye’nin, Üniversite’nin bu etkinliklerle çakışan bir dizi programı var. Onlar ne olacak?
O programlar, aynı şekilde yürütülür. O programlarda Afyon Takvimi’nin içinde bulunulan ay ile ilgili etkinliklere de atıf yapılabilir.
-Afyon Takvimi, kimin sorumluluğunda yürütülebilir?
Afyonkarahisar Valiliği ile İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Afyon Takvimi’nin uygulanması ve takibi noktasında temel kurumlar olur. Ancak kurulması planlanan Afyonkarahisar Turizm ve Tanıtım Vakfı, Afyon Takvimi tescil eder ve uygularsa her sektörün önü açılır.