• Haberler
  • Gündem
  • 'Afyon Sporun, Tarihin, Kültürün Ve Gastronominin Beşiğidir'

'Afyon Sporun, Tarihin, Kültürün Ve Gastronominin Beşiğidir'

Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, şehrin sporun, tarihin, kültürün ve gastronominin beşiği olduğunu söyledi

Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, şehrin tarihin derinliklerine uzanan mirasıyla, medeniyetlere ev sahipliği yapmış coğrafyası, eşsiz manzaralara sahip doğası ve sahip olduğu doğal kaynaklarla aynı anda birçok farklı alanda önde gelen turizm kentleri arasında yerini almaya hazır olduğunu söyledi.

TravelExpo Ankara 6. Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı kapsamında düzenlenen Valiler Oturumu’na katılan Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, şehrin tarihi ve kültürel değerleri, turizm potansiyeli, ekonomisi ve gastronomi lezzetlerini içeren bir konuşma gerçekleştirdi. Vali Yiğitbaşı, fuarda açılan Afyonkarahisar standını da ziyaret etti. Yiğitbaşı, şehrin ünlü lezzetlerini katılımcılara ikram etti. Fuarda Kadın Kooperatiflerinin ürettiği ürünlerde yoğun talep gördü.

Haber

“TÜRKİYE’NİN BİRÇOK ŞEHRİ FARKLI DALLARDA BİRER TURİZM MERKEZİ”

Türkiye’nin birçok şehrinin farklı dallarda birer turizm merkezi olduğunu belirten Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, “Tarih-coğrafya ekseninde bulunduğu eşsiz pozisyon, ülkemizi bir turizm destinasyonu haline getirmiştir. Bu sayede turizm, bugün birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’nin de bir bacasız sanayisi haline gelmiş ve her yıl tüm dünyadan önemli bir maddi ve insani kaynak ülkemize aktarılmaktadır. Ülkemizin birçok şehri, birbirinden farklı dallarda birer turizm merkezidir. Deniz turizmi, kültür turizmi, sağlık ve termal turizmi, kış turizmi, yayla turizmi, inanç turizmi, kongre ve fuar turizmi başta olmak üzere ülkemiz çok çeşitli alanlarda dünyanın dört bir yanından insanı ülkemizde turist sıfatıyla ağırlamaktadır. Öyle ki ülkemiz her yıl turizm potansiyelini artırırken 2023 yılının ilk dokuz ayında toplam 45 milyondan fazla ziyaretçi ülkemizi ziyaret etmiştir. Bu ilk dokuz ayda toplam turizm gelirimiz ise 42 milyon dolara ulaşmıştır.” dedi.

“AFYON OLARAK ZENGİN BİR DOĞAL VE BEŞERİ KÜLTÜRE SAHİBİZ”

Afyonkarahisar’ın zengin bir doğal ve beşerî kültüre sahip olduğunu kaydeden Yiğitbaşı, “Afyonkarahisar, bu bağlamda Frigler’den Antik Roma’ya, Bizans’tan Selçuklu’ya ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan tarihi birikimi, Marmara’dan Akdeniz’e İç Anadolu’dan Ege’ye uzanan coğrafi güzellikleri ile ülkemizin önemli bir turizm destinasyonudur. Elbette turizm, her bir şehrimize tarihin coğrafyayla ilişki kurarak armağan ettiği bir değer. Bu noktada Afyonkarahisar sahip olduğu yer altı kaynakları, doğal güzellikleri ve bu coğrafya üzerinde yaşamış birçok medeniyetin emanet bıraktığı tarihi miras ile zengin bir doğal ve beşerî kültüre sahiptir. Bunun yanında, birçok şehirler ve bölgeler arasında geçiş güzergâhı ve kavşak noktasında olması nedeniyle, çevresindeki 17 ile ortalama 3 saatlik mesafede konumlanmaktadır. Ülkemizde demiryollarının kesişerek dörtlü kavşak yaptığı tek il Afyonkarahisar’dır.” diye konuştu.

“25 BİNE YAKIN TERMAL YATAK KAPASİTESİNE SAHİBİZ”

Afyonkarahisar’ın en önemli turizm kaynaklarından birisinin jeotermal sular ve buna bağlı olarak da sağlık turizmi olduğunu söyleyen Vali Yiğitbaşı, “Afyonkarahisar’da Bakanlar Kurulu kararıyla ilan edilmiş 2 adet Turizm Merkezi vardır. Bunlar Ömer-Gecek Termal Turizm Merkezi ve Sandıklı Hüdai Termal Turizm Merkezi’dir. Buna ilaveten çok sayıda termal devren mülk ve otellerin bulunduğu Gazlıgöl ve Heybeli Termal Su Havzaları da yine şehrimizin önemli termal merkezleridir. Şu anda ilimizde Kültür ve Turizm Bakanlığı Turizm İstatistiklerine (Kasım-2023) göre basit konaklama ve turizm işletmesi belgeli tesis sayısı 122, yatak kapasitesi ise 12.786’dır. Bu sayıya il genelinde yaygın olarak kullanılan devren mülkler dahil edildiğinde yatak kapasitesi 25 bine ulaşmaktadır. Bu tesislerden 10 tanesi 5 yıldızlıdır. Bunun yanında Afyonkarahisar, 8 Şubat 2019 tarihinde Avrupa Tarihi Termal Şehirler Birliği (EHTTA)’ne üye olmuştur.” şeklinde konuştu.

“JEOTERMAL KAYNAĞIN BÜTÜNSEL OLARAK KULLANILDIĞI TEK İLİZ”

Jeotermal kaynakların farklı alanlarda da kullanıldığına dikkat çeken Vali Yiğitbaşı, sözlerine şöyle devam etti: “Afyonkarahisar jeotermal kaynağın bütünsel olarak kullanıldığı tek ilimizdir. Şu anda şehrimizde jeotermal kaynaklar, yaklaşık 45 bin konutun ısıtılması, seracılık, termal ve sağlık turizmi ve enerji üretimi başta olmak üzere birçok alanda kullanılmaktadır. Bu anlamda, Afyonkarahisar bu kaynağı birçok farklı alanda bütünsel olarak kullandığı için jeotermal kaynağım katma değeri ve sürdürülebilir kullanımı artmaktadır. Bunun yanında, jeotermal kaynakların turizm amaçlı kullanımının gelişmesinde ve yaygınlaşmasındaki en önemli faktör bu suların şifalı sular olarak kabul edilip sağlık amacıyla kullanılmasıdır. Termal kaynaklar, konaklama tesislerine entegre kür merkezleri, termal kürleri, çamur banyoları, balneoterapileri, fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamaları ile insan sağlığını olumlu yönde etkileyen bir terapi imkânı sunmaktadır. Uygulanan bu tedaviler fiziksel ve ruhsal açıdan yüksek oranda iyileştirici, arındırıcı ve iyileştirici özellikler taşımaktadır.”

Haber

“COĞRAFİ İŞARET TESCİLİ ÜRÜN SAYISINI 100’E ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”

Afyonkarahisar’ın UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağına Gastronomi dalında 30 Ekim 2019 tarihinde dâhil olduğunu hatırlatan Vali Yiğitbaşı, Ülkemizin Gaziantep ve Hatay’dan sonraki 3. Gastronomi Şehri unvanına sahip Afyonkarahisar’ın Mevlevi kültüründen Ege ve İç Anadolu Mutfağına hamur işinden etli yemeklere uzanan 600 çeşitlik yöresel yemek kültürüyle ziyaretçilerini beklediğini belirtti. Afyonkarahisar’da bugüne kadar 41 adet yöresel ürünün Türk Patent ve Marka Kurumu’na yapılan başvurular neticesinde coğrafi işaret tesciliyle işaretlendiğini söyleyen Vali Yiğitbaşı, başvuru sürecinde olan ve yeni yapılacak başvurularla tescilli ürün sayısını yüze çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

“GASTRO AFYON TURİZM VE LEZZET FESTİVALİ ZİYARETÇİ SAYISI 300 BİNİ AŞTI”

Gastronomi çalışmalarının en önemli ayağını Uluslararası Gastro Afyon Turizm ve Lezzet Festivalinin oluşturduğunu ifade eden Vali Yiğitbaşı, şunları kaydeti: “İlki 2018 yılında ulusal düzeyde gerçekleştirilen Gastro Afyon Turizm ve Lezzet Festivali, yıllar içerisinde kapsamı genişletilerek, 2021 yılından itibaren uluslararası boyuta taşındı.  Bu yıl beşincisi düzenlenen festivalde ziyaretçi sayısı 300 bini aştı. Bunun yanı sıra, Afyon mutfağında geleneksel lezzetlerin devamlılığını sağlamak, mutfak kültürünü tanıtan bir alan oluşturmak amacıyla Afyonkarahisar Belediyesi iş birliğiyle tarihi konaklarımızdan birinde kalıcı bir Gastronomi Müzesi oluşturuldu. Geleneksel yemek sunumu, geleneksel aletler ile geleneksel ve modern pişirme teknikleri yer alan müzede, kentin gastronomi değerleri korunarak gelecek nesillere aktarılmakta ve öğretilmektedir.”

“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK MÜZİK MÜZESİ AFYON’DA”

Afyonkarahisar’ın tarihi yerleri hakkında da bilgiler veren Vali Yiğitbaşı, şunları kaydetti: “Şehrimizin en önemli müzelerinden biri olan Alimoğlu Müzik Müzesi, Türkiye’nin en büyük müzik müzesidir. Müzede, yüz yılı aşkın geçmişe sahip farklı müzik türlerinden çok sayıda müzik enstrümanının yanında radyo, gramofon, pikap gibi antika değeri olan eserler ve geleneksel kültürümüze büyük katkısı olmuş sanatçılarımızın kişisel eşyaları sergilenmektedir. Tüm dünyadaki farklı coğrafyalardan el yapımı ve nadir müzik enstrümanlarının koleksiyona katılmasıyla oluşturulan müzede beş kıtadan 450 çalgı aleti ve müzik objesi yer almaktadır.”

“DÜNYANIN 6. TÜRKİYE’NİN İLK YUMURTA MÜZESİ AFYON’DA”

Kumartaşlı Yumurta Sanatları Tanıtım Merkezi hakkında da bilgiler veren Vali Yiğitbaşı, şunları söyledi: “Dünyanın altıncı Türkiye’nin ise ilk yumurta müzesidir. Müzede hem farklı türlerden hayvanların yumurtaları hem de sanat eseri haline getirilmiş yumurtalar sergilenmektedir. En önemli yumurta üretim merkezlerinden olan Afyonkarahisar’daki Yumurta Müzesi Türkiye’nin 22 şehrindeki 37 üreticiden 240 farklı ırktan yumurtaları ve 9 şehirden 10 yumurta eserleri ustasının yumurta sanatıyla ilgili eserlerini sergilemektedir. Yaklaşık 100 sanat eserine dönüşmüş yumurta ve köpek balığından karetta karetteya kadar vahşi yaşamdan birçok hayvanın yumurtasının bulunduğu merkezde 240 farklı yumurtlayan türden gerçek yumurta numuneleri ziyaretçilerini beklemektedir.”

Haber

“ANADOLU’NUN İLK MEVLEVİHANELERİNDEN BİRİNE SAHİBİZ”

Afyonkarahisar’da Mevlevilik kültürü hakkında da konuşan Vali Yiğitbaşı, şu ifadelere yer verdi: “Sultan Divani Mevlevihanesi, Anadolu’nun ilk Mevlevihanelerinden biridir ve kuruluşu 13. yüzyıla kadar dayanır. Mevlâna Celâlettin Rumi’den sonra adeta ikinci pir olarak kabul edilen Divani Mehmet Çelebi’nin mezarı burada olduğundan Mevlevilerce Konya Mevlevi Dergâhından sonra en önemli Mevlevihane kabul edilen yer bugün Afyonkarahisar’daki Mevlevi Camii veya Türbe Camii olarak bilinmektedir.”

“AFYONKARAHİSAR MÜZESİ ÜLKENİN İLK 5 MÜZESİNDEN BİRİ”

Açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımlarıyla yapılan Afyonkarahisar Müzesi hakkında da bilgiler veren Vali Yiğitbaşı, “Türkiye’nin ilk 5 müzesinden biri ve bölgenin en büyük müzesi unvanını taşıyan Afyonkarahisar Müzesi, paleolitik dönemden itibaren Eski Tunç Çağı, Hitit, Frig, Pers, Lidya, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait 13 bin 671 arkeolojik, 31 bin 346 sikke, 4 bin 529 etnografik, 26 adet arşiv vesikası olmak üzere toplamda 49 bin 572 adet eserden oluşan koleksiyonu bünyesinde barındırmaktadır.” dedi.

“AFYONKARAHİSAR’IN ZİYARETÇİ SAYISI FAZLA”

Vali Yiğitbaşı Afyonkarahisar’ı anlattığı konuşmasına şöyle devam etti: “Afyonkarahisar, her anlamıyla sahip olduğu kültürel miraslarına sahip çıkma, onları periyodik olarak yapılan rehabilitasyon çalışmalarıyla ayakta tutmaya çalışma çabalarını sürdürmektedir. Bu bağlamda, geçtiğimiz aylarda Anadolu Selçukluları Devri’nde, 1272-1277 yılları arasında Sahipata Nusretiddün Hasan tarafından yaptırılan Ulu Cami, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dâhil edildi. Sahip olduğu ahşap mimarisi, Selçuklu’ya özgü sütunları ve tarihe meydan okuyan estetiğiyle Ulu Cami, şehrimizin en çok ziyaret edilen merkezlerinden birisidir.”

“AFYON ALTERNATİF TURİZMİN YENİ ADRESİ”

Konuşmasında Frig Vadisi’ne geniş yer veren Vali Yiğitbaşı şunları söyledi: “Türkiye’nin en güzel 10 vadisi arasında kabul edilen ve UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer alan Frig Vadisi, ziyaretçilerine doğal güzellikleri, Frig kaya anıtları, Romalılardan kalma şapelleri, Bizans kaya kiliseleri ile tarihin derinliklerine uzanan bir yolculuk sunmaktadır. Bölgenin özgün dokusundan dolayı UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından da tanınan, antik dönemde Friglerin yaşadığı ve günümüzde Ankara, Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya illeri arasında kalan bölgenin, 146 kilometrelik kısmı Afyonkarahisar il sınırları içerisindedir. Frig Vadileri gerek bozulmamış doğası gerekse sahip olduğu eşsiz Frig eserleriyle son yıllarda alternatif turizmin yeni adresi olmaktadır. Frig Vadisi sınırları içinde konumlanan ve son yıllarda yaptığımız restorasyon çalışmalarıyla turizme kazandırılan Ayazini Köyü ise, yerli ve yabancı turistlerin uğrak yerini haline gelmiş bir kültür ve doğa turizmi merkezidir. Ziyaretçilerine ATV turu, bisiklet turu, atlı safari gibi imkânlar sunan Ayazini Köyü, ya da tarihte geçen adıyla Ayazini Metropolisi, tarihin en eski halkı olan Frigler döneminden itibaren Doğu Roma, Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu gibi uygarlıkların yerleşim yeri olması ve köy sınırları içerisinde bulunan kaya yerleşim yerleri, kiliseler ve şapellerle pek çok medeniyetten izler barındırması nedeniyle oldukça önemli bir turizm merkezidir. Bazı kayalık yamaçların üst noktalarına yapılan evler zaman içinde antik dönem mezarlarıyla kaynaşarak ortaya çıkardığı, farklı kültürlere ait izlerin bir arada görülebileceği antik ve modern doku Ayazini Metropolisi’nin özgün yanını oluşturmaktadır. Genel olarak Frig Vadisi’ne ve özel olarak Ayazini Köyü’ne ağırlıklı olarak İspanya, Makedonya, Romanya, İtalya, Ukrayna, Fransa, Rusya’dan yabancı turistler gelmektedir.”

“AFYON CAZİBE MERKEZİ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR”

Frigya Kadın Ürünleri Pazarı projesi hakkında da bilgi veren Vali Yiğitbaşı, projenin her şeyden önce Afyonkarahisar’ın üretken ve inanmış kadınlarının eseri olduğunu altını çizdi.  Vali Yiğitbaşı, “İhsaniye ilçemizden kadınlarımız, ellerinde geleneksel olarak evde ürettikleri birbirinden değerli el emeği ürünleri olduğunu ancak bunları artık Afyonkarahisar’ın gelişen turizmi ile buluşturmayı istediklerini söylediklerinde, şehrimizin ilk kadın Valisi olarak bu hayali tüm kadınlarımız adına gerçekleştirmeyi canı gönülden istediğimi ifade etmek isterim. Hızlıca kararlaştırılan ve projelendirilen Demirli Kadın Ürünleri Pazarı, çok geçmeden kadınlarımız için yeni bir başlangıç olarak bölgedeki tüm kadınlarımızın hayatlarına girdi. Frigya Kadın Ürünleri Pazarımız Demirli, Üçlerkayası ve Bayramaliler köylerinde yaşayan kadınlarımızın ekonomik hayata katılımlarını arttırmak, el emeği göz nuru ürünlerine katma değer oluşturmak ve Afyonkarahisar’ın turizmine kadınlarımızın eliyle yön vermek amacıyla 6 ay gibi kısa bir sürede tamamlanarak kadınlarımızın hizmetine sunuldu. Pazar, her bir taşı bu yöreden ustaların eliyle yerleştirilen geleneksel taş mimarisi, 200’e yaklaşan yöresel ürün çeşitliliği ve her yaştan ziyaretçiye sunduğu imkânlarla bir turizm cazibe merkezi olma yönünde emin adımlarla ilerlemektedir.” diye konuştu.

“FRİGYA KADINLAR PAZARI HER GEÇEN GÜN DAHA ÇOK İLGİ GÖRÜYOR”

Pazarın her geçen gün daha çok ilgi gördüğüne değinen Vali Yiğitbaşı, “Toplamda 2 bin 267 metrekare alana kurulan, 14 adet dükkân, 1 adet ortak kullanım alanı, mescit ve kütüphanesi bulunan Frigya Kadın Ürünleri Pazarı yalnızca çevre köylerde yaşayan kadınlarımıza satış imkânı sunmakla kalmıyor, farklı ilçelerinden gelen diğer kadınlarımıza da ürettikleri ürünleri sağlıklı bir ortamda sergileme ve satış imkânı oluşturuyor. Gün geçtikçe daha fazla yerli ürün ve malzemeleri bizzat o köyde yetişmiş organik ürün tezgahlarda yerini alıyor. Bu anlamda, bu Pazarda temel amaçlarımızdan birisi, bir Gastronomi Şehri olan Afyonkarahisar’a özgü ürünleri ziyaretçilerle buluşturmak ve ürün çeşitliliğini artırmaktır. Frigya Kadın Ürünleri Pazarı, kültür turizmi ve gastronomi gibi şehrimizin önemli turizm kaynaklarıyla entegre olacak şekilde planladık. Frig Vadisi’nin, şehrimizin sınırları içerisinde kalan ve en çok ziyaretçi çeken kalıntıları ile şehrimizin gastronomik ürünlerini bir araya getirdik. Bu bölgeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistler, hem en önemli tarihi kalıntıları görme hem de kadınlarımızın eliyle hazırlanan geleneksel lezzetlerimizi tatma imkânı bulacaklar. Buna ilaveten, işletmeci kadınlarımız Frigya Kadın Ürünleri Pazarının kuruluş amacına sahip çıkmak, bilgi, deneyim ve çalışmalarını tek çatı altında toplamak ve Pazar’ın sürdürülebilir bir işletmeye sahip olmasını sağlamak amacıyla dernekleşme yoluna gitmiştir. Afyonkarahisar Frigya Kadın Ürünlerini Destekleme ve Tanıtım Derneği adı altında kurulan ve 9 kurucu üyesi bulunan derneğin temel amacı çok yönlü bir süreç olan marka yönetimi, pazarlama, iletişim ve reklam çalışmalarını geliştirmek, sürdürülebilir fonlar yaratmak ve etkili projeler üretmektir. Özellikle, Frigya Kadın Ürünleri Pazar’ının bir marka haline gelmesinin, birden fazla ilçemizde ve turizm bölgemizde benzer Pazar alanlarının inşa edilmesi ve organik ürünlerin kendi markasıyla tescillenerek daha fazla satış noktasında vatandaşlarımıza ulaşmasını kolaylaştıracağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

“DÜNYA MOTOKROS ŞAMPİYONASI ŞEHRİMİZİN DÜNYAYA AÇILAN KAPISI”

2023 yılı itibariyle Afyonkarahisar’da 5 yılda 6 kez düzenlenen Dünya Motokros Şampiyonası hakkında da bilgiler veren Yiğitbaşı, şampiyonanın şehrin dünyaya açılan kapısını temsil ettiğini söyledi. Vali Yiğitbaşı, “Dünyanın en önemli müsabakaları arasında sayılan Dünya Motokros Şampiyonası’nda, Afyonkarahisar dünyanın dört bir yanından sporcu ve izleyicilere gelişmiş turizm altyapısıyla ev sahipliği yapmaktadır. Dünya Büyükler Motokros Şampiyonası (MXGP), Dünya Kadınlar Motokros Şampiyonası (MXWOMEN), Dünya Gençler Motokros Şampiyonası (MX2) ve Avrupa Motokros Şampiyonası (EMX250) gibi önemli müsabakalar her yıl Afyonkarahisar’da düzenlenmektedir. Afyonkarahisar önceki 5 ev sahipliğinden ‘En İyi Altyapı’, ‘En İyi Padok’ ve dünyada ‘En İyi Tanıtım Yapan Ülke’ unvanlarını da kazanmış bulunuyor. Bu anlamda buradaki yarış pistimiz hem yarışçılar hem de izleyiciler için dünyanın en iyi pistleri arasında yer alıyor. Burası dünyada en iyi altyapıya sahip bir kompleks. Metro interneti, wcleri, duşları, trafosu, uluslararası kamp karavan alanı, 7/24 güvenliği ile kullananlara sağladığı mutfak ve çamaşırhane alt yapısı ile afet ve acil durumlar sonrası paniği önlemek, sağlık müdahaleleri ve halkın tehlikeden uzaklaşabilmesi adına Afyonkarahisar çok önemli bir tesise sahip. Tesisimizin sağladığı imkânlar herkes tarafından takdir edilirken aldığımız ‘En İyi Tanıtım Ödülü’ de dünya genelinde bilinirliliğimize büyük katkı sağladı. Dünya Motokros Şampiyonası medyada görünürlüğü çok yüksek bir şampiyona. Şampiyonanın Türkiye etabı 6 kıtada, 180 ülkede 3,5 milyar kişiye canlı ulaştırılmaktadır. Yarıştan sonraki haftada da en az 4’er kez özetler yayınlanmaktadır.” şeklinde konuştu.

“AMACIMIZ ŞEHRİMİZİN TURİZM POTANSİYELİNİ ARTIRMAK”

Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı konuşmasını şöyle tamamladı: “Afyonkarahisar tarihin derinliklerine uzanan mirası, medeniyetlere ev sahipliği yapmış coğrafyası, eşsiz manzaralara sahip doğası ve sahip olduğu doğal kaynaklarla aynı anda birçok farklı alanda önde gelen turizm kentleri arasında yerini almaya hazır durumdadır. Tarih, coğrafya ve doğanın verdiği turizm imkânlarının yanı sıra, mutfağı, gelenekleri ve festivalleri ile yüzyıllara dayanan bir kültür inşa etmiş ve bu kültürü, turizm ile buluşturma noktasında önemli mesafeler kat etmiştir. Amacımız, mevcut kaynakları sürdürülebilirlik merkezli bir politika izleyerek, şehrimizin turizm potansiyelini artırmak ve ziyaretçilerine sunulan imkânları genişletmektir. Bunun için şehrimizin ulaşım, konaklama ve yeme içme imkânlarını geliştirmek ve kapasitesini artırmak öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Afyonkarahisar’ın ve diğer tüm şehirlerin turizmini geliştirmeye katkı sunmak ve gerekli iş birliklerini geliştirmek amacıyla düzenlenen Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarının organize edilmesinde emeği geçen herkese ve tüm katılımcılara teşekkür ederim.”

Bakmadan Geçme