Afyon Lokum Atölyesi sahibi kim

Amerika’dan Rusya’ya, Çin’den Türk Cumhuriyetlerine pek çok ülkeye ihracat yapan Ogaş Şekerleme, günlük 15 tonluk üretimle Afyon’un dünyaya açılan yüzü oldu.

Ogaş Şekerleme’nin kuruluşunun “13 öküz ve bir at arabasını satarak” başladıkları ticaret serüveninde bugün pek çok ülkeye Afyonkarahisar lokumu ihraç eden Ogaş’ın Genel Müdürü ve Afyon Lokum Atölyesi markasının sahibi Celal Koca Afyonkarahisar lokumunu ve lokumun dünya yollarındaki macerasını Kocatepe Gazetesi’ne anlattı. Amerika, Endonezya, Türkmenistan, Rusya, Almanya, Fransa, Hollanda ve Dubai gibi ülkelerdeki fuarlara katılan Celal Koca, Afyon lokumunun lezzet ve kalitesinden bir kez daha emin olurken, organizasyon ve alt yapı bakımından oldukça eksikleri olduğunu görür. İlk Avrupa turu sonrasında sektördeki büyük alt yapı ve organizasyon eksiklerini tespit etmeye başladığını belirten Celal Koca, “O zaman bir kez daha gördüm ki, dünyada Türk lokumunun, Türk lokumları arasında da Afyon lokumunun özel bir yeri var. Dünyanın her yanında yerel üreticiler var ancak Afyon lokumunun lezzeti, kalitesi, özelliği bu lokumların hiç birisinde yok. Yalnız bizim lokumumuzu pazara sunuşumuzda sorunlar vardı” diye konuştu.
ÜRÜNÜ KORUYAN
AMBALAJ GELİŞTİRDİLER
Kocatepe Gazetesi’nde yer alan haberde şu bilgilere yer verildi:

Bu tespitin ardından araştırma ve istatistik süreci başlattıklarına işaret eden Koca 120 çeşit ve 70 ayrı ambalajda hazırladıkları ürünlerini dünyanın her neresinde tüketilirse tüketilsin ilk imalatındaki kalitesini koruması için neler yapılabileceğini araştırmaya başladıklarını anlatıyor. Toptan bayiinin, mağazacının ya da son tüketicinin lokum tüketiminde yaşamaması gereken sorunların hiç birini yaşamaması için 6 ay boyunca deneme-yanılma yoluyla araştırmalar yaptıklarına değinen Celal Koca, “6 ayın sonunda seperatör adlı ambalajlama makinesini geliştirdik ve hizmete aldık” diyerek gelinen sürecin sonucunu özetliyor. Seperatörle ambalajlama sayesinde lokum kutusunun yere de düşse, ezilse de, çamura da batsa içindeki ürüne hiçbir şey olmamasını sağladığını, böylelikle imalatta sağlanan kalite ve hijyenin son tüketiciye ulaştırıldığını vurgulayan Koca, ihracattaki kilit noktalarının kalite ve hijyenin son noktaya ulaşması olduğunu söyledi.

İSTİHDAM YÜZDE 50 ARTACAK
Yeni ambalajları ile pek çok ülkeye ihracat yaptıklarını anlatan Celal Koca bugün Ogaş ürünlerinin Almanya, Belçika, Hollanda, Fransa, İsrail, İngiltere, Dubai, Bahreyn, Abu Dabi, İsveç, Estonya, Litvanya, Avusturya, İsviçre, Kosova, Arnavutluk, Kanada, ABD’nin New York, Detroit, California eyaletlerine ulaştığını belirtiyor. Arz talebin artmasıyla birlikte 1500 metrekare kapalı alanda yapılan üretimin 3 bin 500 metrekarelik bir alanda yapıldığına değinen Celal Koca, 45 kişilik çalışan sayısını 90-100’e çıkardıklarını belirtti. 2013 yılında çalışan sayısının 150’yi aşacağını ifade eden Koca sözlerini şöyle sürdürdü, “Dünyanın lokuma bakış açısını değiştirdik. Avrupa’dan ‘teşekkür ederiz, bize yeniden lokumu sevdirdiniz’ diye mesajlar alıyoruz” Yurt dışına da çok sayıda ürün gönderiyoruz. Avrupa’daki krizinden sonra Avrupa’dan bir parça çekildik. Şu anda Amerika’da varız. Rusya ve bölge ülkelerinde ve Türki Cumhuriyetleri’nde varız. Singapur’da da varız, Malezya’da da varız, hatta Çin’e kadar uzandık diyebiliriz. İlimizi ve sektörümüzü iyi bir şekilde temsil ettiğimize inanıyoruz.”

ÖNCE İNSAN SAĞLIĞI
Üretimde hijyene de büyük önem verdiklerini vurgulayan Koca, lokum ve pişmaniye ürettiklerini söyledi. Hijyen, kalite ve damak tadıyla alakalı çalışmaların devam ettiğini kaydeden Celal Koca, “üretimde pişmaniye bölümünde yaklaşık günde 3 ton kapasitemiz vardır. Lokum bölümünde de günde 12 ton kapasitemiz vardır. Bütün ekibimizle beraber biz ‘insana’ hizmet ettiğimizin bilinci içerisindeyiz. İnsan yaratılanlar içinde en yücesidir. OGAŞ olarak ürettiğimiz lokum olsun, pişmaniye olsun, yeni ürünlerimiz olsun kendi içinde çok çeşitlidir. Gerek ülkemizde olsun, gerekse yurtdışında ülkemizi temsil ettiğimiz ülkelerde olsun her şeyin insanla başlayıp insanla bittiğinden ve insana hizmet ettiğimizden yola çıkıyoruz. İnsanlar, her şeyin en güzeline layıktır. Hijyeniyle, kalitesiyle, paketlemesiyle, sunumuyla alakalı durumlarda da elimizden geldiği kadar en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Ürün kalitesine çok önem veriyoruz, nişasta bazlı şeker hiç kullanmıyoruz. İnsan sağlığına zarar verecek şeker katkılı ürün de kullanmıyoruz. Yüzde yüz doğal pancar şekerimizden yola çıkarak ürün çeşitlerimizle devam ediyoruz. İnsan sağlığı öncelikli diyoruz; çünkü insan varsa biz varız. Her şey burada başlıyor, burada bitiyor. Afyon için büyük bir nimet, hepimiz için büyük bir nimet o yüzden bu sektörü hepimizin sahiplenmesi gerekir.”
YÜZDE 100 DOĞAL ÜRÜNLER
Ürünlerinde kullandıklarını renklendiricilerin gıda boyası olmadığını kaydeden Celal Koca, boya olarak kullandıkları renklendiricinin yüzde yüz doğal olduğunu söyledi. Her zaman ürünlerini geliştirme hedeflediklerini vurgulayan Koca, “Şekerlemelerimizin içindeki gıda boyaları yüzde yüz doğaldır, renklendiricisi de yüzde yüz doğaldır. Ülkemizin incirini bizim lokumumuzla beraber birleştirdik ve farklı tatlar elde etmeye başladık. Farklı tatlara gelmişken şu anda bir hurma lokumu çalışmamız var. Biz durmuyoruz. Bizim hesaplarımız yalnızca ülkemizle alakalı değil. Elbette ki ülkemizdeki tüm vatandaşlarımıza ayrı ayrı teşekkür ederiz onlar tükettikleri ürünün en iyisine layık. Başarımızda en büyük pay OGAŞ müşterilerine aittir. Biz onlar varsa varız, onlar yoksa bizler de yokuz. Bu başarının sırrı, yaptığınız işi sevmekle başlar. Yani yaptığınız işe aşık olmanız gerekir. Amacımız hem yurtiçinde hem de yurtdışında Afyonkarahisar’ı ve Afyon lokumunu en iyi şekilde temsil etmek. Çünkü Afyon Lokumunun en büyük değer ve markalarımızdan olduğunu biliyoruz” şeklinde konuştu.

EVİMİZE GÖTÜRMEYECEĞİMİZİ SATMAYIZ
Lokum üretimi tamamen geleneksel usullerle, Afyonkarahisar’ın yüzyıllardır süre gelen ustalık gelenekleri ve doğal şekerle sürdürüldüğünü üstüne basarak izah eden Celal Koca kesinlikte fruktoz, glikoz gibi yapay etkenler kullanmadıklarını belirtti. Koca sözlerini şöyle tamamladı, “Başarımızın sırrını burada görüyoruz. Tüm personelimiz ve biz evimize götüremeyeceğimiz gıda maddesini ambalajımızın içine koymayız. Doğallık, hijyen, kalite ve ambalaj bizim başarımızın 4 temel ayağıdır” (Kocatepe)