'Afyon kirazı maliyetini KURTARMIYOR'

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal’ın kiraz üreticileriyle görüşerek hazırladığı raporu TBMM'deki CHP Grup toplantısında dile getirdi   Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkara-hisar Milletvekili Av. Burcu Köksal geçtiğimiz hafta Afyonkarahisar, Sultandağı, Çay, Konya-Akşehir ve Isparta-Uluborlu’da kiraz üreticilerinin sorunlarını dinledi. Kiraz üreticileri ile bir araya gelerek yaşanan sıkıntılara dair [&hellip]

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal’ın kiraz üreticileriyle görüşerek hazırladığı raporu TBMM’deki CHP Grup toplantısında dile getirdi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkara-hisar Milletvekili Av. Burcu Köksal geçtiğimiz hafta Afyonkarahisar, Sultandağı, Çay, Konya-Akşehir ve Isparta-Uluborlu’da kiraz üreticilerinin sorunlarını dinledi. Kiraz üreticileri ile bir araya gelerek yaşanan sıkıntılara dair geniş kapsamlı bir rapor hazırlayan Milletvekili Köksal, raporu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sundu. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da TBMM’deki Grup Toplantısı konuşmasının önemli bir bölümünü Köksal’ın raporuna ayırdı. Afyonkarahisarlı üreticilerin sıkıntıları TBMM kürsüsünde yankılanmış oldu.
“ÇİFTÇİ, VATANDAŞ, SANAYİCİ ÖNÜNÜ GÖREMİYOR!”
Milletvekili Köksal’ın kiraz üreticileriyle görüşerek hazırladığı raporu CHP Grup toplantısında dile getiren Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, “Vatandaşın gündemi farklı, vatandaş perişan vaziyette. Çiftçi öyle, esnaf öyle, sanayici öyle, kimse doğru dürüst önünü göremiyor. Tarım politikası yok Türkiye’de. Kim, neyi ekecek? Ektiğini ne zaman satacak, kim alacak bunları ve kaçtan alacak? Çay, fındık, hepsi böyle. Araya giriyordu aracılar, fiyatları düşürüyorlar, istedikleri gibi alıyorlar. Mağdur olan köylü, üretici… Bakınız Afyonkarahisar’ın Sultandağı kirazı meşhurdur. Konya’nın Akşehir kirazı meşhurdur. Dünya çapında bilinen kirazlar bunlardır. Isparta Uluborlu’nun kirazı meşhurdur. Burada üretilen kirazların büyük bir kısmı, hatta yüzde 99’u yurtdışına gönderilir. Avrupalı da bekler: “Akşehir’in kirazı mı? Afyon’un kirazı mı geldi?” diye. “Isparta’nın kirazı mı geldi?” diye bekler. Çünkü o kirazların ne kadar değerli olduğunu bilir. Peki kiraz üreticisinin maliyeti nedir? Bu kirazları aldı, topladı, güzel yetiştirdi; mazotu, gübresi, ilacı, suyu, enerjisi, bütün bunları harcadı. Değerli arkadaşlarım, maliyeti 4 lira; 4 liraya maliyeti var bunun. Birinci sınıf kiraz olursa, birinci kalite o, 5-6 liradan gidiyor. Ama ağırlık ikinci kalite. İkinci kalitenin fiyatı da 2-2,5 lira arasında. Dolayısıyla 5-6 liradan olanla, 2-2,5 lirayı topladığınızda, ortalama 3 3,5 liraya kirazcı satıyor. Maliyet, 4 lira ve zarar ediyor.” dedi.
“KİRAZ ÜRETİCİSİ NİYE KAZANMIYOR?”
“Kiraz üreticileri niye kazanmıyor?” diyen Genel Başkan Kılıçdaroğlu, “Şimdi ben bütün çiftçi kardeşlerime seslenmek isterim. Kiraz üreticilerine de, fındık üreticilerine de, çay üreticilerine de, buğday üreticilerine de, pamuk üreticilerine de seslenmek isterim. Bu iktidar var ya, 18 yıldır yöneten bu iktidar var ya, senin hakkın olan 175 milyar lirayı sana vermedi. Kiraz bu kadar değerli, yurtdışına ihraç ediyorsun; üreticiye niye kazanmıyor, neden aracılar kazanıyor? Çünkü kiraz dayanıksız. Araba gibi değil, buzdolabı gibi değil, çamaşır makinesi gibi değil; 3 gün beklesin, 5 gün, 1 yıl, 2 yıl beklesin, değil. Kiraz bu; mevsimi geldi, sattın sattın, satmadıysan mahvoldun. Bunu en iyi kim biliyor, üretici biliyor. Fiyatı ona göre ayarlıyor. Zararı kim çekiyor? Çiftçi çekiyor. Dolayısıyla hepimizin bu konuda daha duyarlı olması lazım.” ifadelerini kullandı.
“TARIM TÜRKİYE İÇİN STRATEJİK SEKTÖR…”
Tarımın Türkiye için stratejik sektör olduğunun önemle altını çizen Kılıçdaroğlu, “Bütün milletvekili arkadaşlarım gayet iyi biliyorlar. Onlar da defalarca bölgelere gittiler. Afet dolayısıyla da gittiler, çay dolayısıyla da, fındık dolayısıyla da gittiler. Kiraz üreticileri için de arkadaşlarımız gidiyorlar. Bütün bunlar, tarıma ne kadar değer verdiğimizi, çiftçiye ne kadar değer verdiğimizi ve çiftçinin korunması gerektiğini; tarımın Türkiye Cumhuriyeti Devleti için stratejik sektör olduğunu, bir toplumu beslemenin yolunun tarımdan geçtiğini, vatandaşın karnını doyurmanın yolunun tarımdan geçtiğini artık bütün dünya bildi, bizim de bilmemiz lazım. Bu çerçevede bakmamız gerekiyor. vatandaş perişan vaziyette. Çiftçi öyle, esnaf öyle, sanayici öyle, kimse doğru dürüst önünü göremiyor. Tarım politikası yok Türkiye’de. Kim, neyi ekecek? Ektiğini ne zaman satacak, kim alacak bunları ve kaçtan alacak? Çay, fındık, hepsi böyle. Araya giriyordu aracılar, fiyatları düşürüyorlar, istedikleri gibi alıyorlar. Mağdur olan köylü, üretici…” şeklinde konuştu.

Bakmadan Geçme