'Afyon jeotermal seracılığın merkezi olabilir'
Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği (SERA-BİR) Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Hancıoğlu, zengin jeotermal kaynaklara sahip Afyonkarahisar'ın orta vadede seracılığın ve taze sebze üretiminin merkezi haline gelebileceğini kaydetti   Hancıoğlu Dünya Gazetesi'ne yaptığı açıklamada, Afyonkarahisar merkezde 6, Sandıklı'daki 22 adet jeotermal tesiste, 12 ay salkım domates üretimi yapıldığını kaydetti. Hancıoğlu, 'Bir dekardan yılda 50-60 ton ürün [&hellip]
Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği (SERA-BİR) Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Hancıoğlu, zengin jeotermal kaynaklara sahip Afyonkarahisar’ın orta vadede seracılığın ve taze sebze üretiminin merkezi haline gelebileceğini kaydetti
Hancıoğlu Dünya Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, Afyonkarahisar merkezde 6, Sandıklı’daki 22 adet jeotermal tesiste, 12 ay salkım domates üretimi yapıldığını kaydetti. Hancıoğlu, “Bir dekardan yılda 50-60 ton ürün alıyoruz. Bu Antalya’daki üretimin iki katına karşılık geliyor. Afyonkarahisar jeotermal kaynakları, iklimi ve lojistik avantajları ile gelecekte jeotermal seracılığın merkezi konuma gelebilir. Afyonkarahisar, 12 ay taze ve sağlıklı sebze üretilmesine olanak verecek şartlara sahip.” dedi.
“AFYONKARAHİSAR’DA
JEOTERMALLE BÜYÜYEN YENİ
BİR SEKTÖR GELİŞİYOR”
Türkiye’de yaklaşık 4,5 milyon metrekare jeotermal seranın, 1 milyon 300 bin metrekaresinin Afyonkarahisar Sandıklı’da olduğunu ve kurulan teknolojik seralarla sadece bölgenin değil, Türkiye’nin modern seracılık merkezlerinden biri konumuna geldiğini vurgulayan Hancıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gıda yakın gelecekte dünyanın en kritik konusu hatta güvenlik sorunu olacak. Tarım ve gıda sektörü dünyada yükselen trend. Gıda daha da değerli bir ürün haline geldi. Bu alana yatırım yapanlar kazanacak. Açık alan üretim yerine örtü altı üretim artacak. Küresel ısınma ve ilkim değişikliği bizi buraya doğru götürüyor. Afyonkarahisar’da jeotermalle büyüyen yeni bir sektör gelişiyor.”
“İHRACATTAKİ RİSKLERİ ÜSTLENEMİYORUZ”
İyi tarım uygulamaları yapan jeotermal seraların yüksek yatırım maliyetleri gerektirdiğini ve bu nedenle hem girişimcilerin hem de yatırımcıların devlet teşvikleri ile desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Hancıoğlu, jeotermalin avantajına rağmen diğer maliyetlerdeki artışın piyasada öngörülebilirliği etkilediğini, maliyetlerdeki artışı, satış fiyatına yansıtamadıklarını kaydetti. Ciro ve kârlılıkta hedefi belirlemekte zorlandıklarını aktaran Hancıoğlu, “Günün koşullarına göre belirlenen fiyatlar nedeniyle ihracattaki riskleri üstlenemiyoruz. Taze sebze ihracatı riskli bir alan. Yurtdışında güvenilir bir partner bulmadan çalışmak riskleri daha da artırıyor. Ancak hem yurt içinden hem de yurt dışından ciddi bir talep var.” ifadelerini kullandı.
“Pazar sıkıntımız yok”
“HORMONSUZ İLAÇSIZ
ÜRETİM YAPIYORUZ,
PAZAR SIKINTIMIZ YOK”
Bircan Tarım Yönetim Kurulu Başkanı da olan Haydar Hancıoğlu, 2010 yılında 5 milyon Euro’luk yatırımla 40 dekar alanda üretime başlayan tesislerini üç yıl sonra yeni bir yatırımla 90 dekara çıkardıklarını ve yılda yaklaşık 4 bin 500 ton hormonsuz ilaçsız, salkım domates ürettiklerini ifade etti. Hancıoğlu, “2000’li yıllarda jeotermalin teknoloji ile birleşmesi ve iyi tarım uygulamaları ile başlayan seracılık bugün Afyonkarahisar’da başka bir noktaya geldi. Özellikle Sandıklı İlçesi bu konuda epey bir yol kat etti. Jeotermal, en yüksek girdi maliyeti olan ısıtmada büyük tasarruf sağlıyor. Bu nedenle jeotermalle yapılan seracılık hem Afyonkarahisar için hem de ürün fiyatları açısından ciddi bir avantaj sağlıyor. Ayrıca pazar sıkıntımız yok. Bircan Tarım olarak üretimimizin yüzde 90’ını zincir marketler alıyor. Kalanını iç piyasada Cantes ve Agrotes markası ile satıyoruz.” şeklinde konuştu.