Afyon'daki Bu Binayı Biliyor Musunuz?
1977 yılına kadar köylerden ve kentlerden birçok kişiye ev sahipliği yapan, şadırvanlı avlusunda idamların gerçekleştiği bir cezaevi... Şehrin merkezinde yer alan, tarihi mimarisiyle dikkati çeken bu yapı, koruma altına alınmadan yıkılan birçok değerli bina gibi geçmişte unutulmaya yüz tuttu. Taşpınar Dergisi'nden edindiğimiz bilgi ve fotoğrafları, tarihin tozlu raflarında kalmış bu cezaevini, sizler için derledik.
Afyonkarahisar Cezaevi’nin Tarihine Cevat Şakir’in Tanıklığı
Afyonkarahisar Cezaevi’ne dair kaynaklarda yer alan ilk önemli bilgi, ünlü edebiyatçı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın, bilinen adıyla Halikarnas Balıkçısı’nın hayat hikâyesinde karşımıza çıkıyor. Afyonkarahisar kökenli olan Kabaağaçlı, 1914 yılında aile çiftliğinde yaşanan bir kıskançlık krizi sonucunda babası Mehmet Şakir Paşa’yı vurarak öldürdü. Bu olayın ardından 8 yıl hapse mahkûm edilen Kabaağaçlı, cezasının büyük bir kısmını Afyonkarahisar Cezaevi’nde geçirdi.
Cevat Şakir’i edebiyat dünyasında üne kavuşturan en önemli olay, 1924 yılında Resimli Ay dergisine yazdığı “Hapishanede idama mahkum olanlar bile bile asılmaya nasıl giderler” başlıklı makale oldu. Makalede, 1. Dünya Savaşı yıllarında Afyonkarahisar Cezaevi’nde tanık olduğu bir idam olayını detaylı bir şekilde anlatan Kabaağaçlı, yazısı nedeniyle İstiklal Mahkemesi’nde yargılandı ve Bodrum’a sürgün edildi.