Afyon AKÜ'yle 'Sağlıklı' – Kocatepe Gazetesi
Dünya üniversitesi hedefiyle yola çıkan Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ'nün 3 yıl içinde Türkiye'nin en çok konuşulan üniversite ve hastanelerinden biri olacağını söyledi. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi açılmadan Doping Kontrol Merkezi ve Kanser Hastanesi'nin müjdesini veren Rektör Prof. Dr. Solak'ın, Kocatepe Gazetesi'nin sorularını yanıtladığı röportajının ikinci gününde AKÜ'nün sağlık [&hellip]
Dünya üniversitesi hedefiyle yola çıkan Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ’nün 3 yıl içinde Türkiye’nin en çok konuşulan üniversite ve hastanelerinden biri olacağını söyledi.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi açılmadan Doping Kontrol Merkezi ve Kanser Hastanesi’nin müjdesini veren Rektör Prof. Dr. Solak’ın, Kocatepe Gazetesi’nin sorularını yanıtladığı röportajının ikinci gününde AKÜ’nün sağlık hedeflerini ve yeni yatırımları anlattı
AKÜ VE AFYONKARAHİSAR’IN
KAYBEDECEK VAKTİ YOK
(Kocatepe) Türkiye’nin tek termal tedavi imkanlarını da sunan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi AKÜ’de olacak. Hastane’de son durum nedir?
(Prof. Dr. Solak) Ben hem Ahmet Necdet Sezer Araştırma ve Uygulama Hastanemiz’e hem de Fizik Tedavi Rehabilitasyon’a her gün gitmeye çalışıyorum. Gidemediğim zaman aklım çalışmalarda kalıyor. Hem ben hem de çalışma arkadaşlarımla tekrar tekrar gözden geçirmeye çalışıyoruz. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon büyük ölçüde bitti. Genel itibariyle çevre düzenlemeleri kaldı. Hastanenin hem yetişmesi hem de eksiksiz ve en iyi şekilde yapılması için herkesi seferber ettim. Biz Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanemiz’i 15 Ekim’e yetiştirmek istiyoruz ama müteahhit biraz ağırdan alıyor. Hastane en geç 29 Ekim’de açılacak. Açılışını da uygun bir zamanda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapacak. Ancak az hem burada hem diğer çalışma olan yerlerde müteahhitlerden sıkıntılıyız. Yavaş çalışmak benim mizacıma ters. İnanır mısınız bana ‘hocam ne acelen var’ diyen müteahhitler var. Oysa kaybedecek bir dakikamız bile yok. Ne Afyonkarahisar’ın ne de AKÜ’nün kaybedecek zamanı yok. Üniversitemiz gelişecek, büyüyecek, bu büyüme Afyonkarahisar’ı da tetikleyecek. Birlikte büyüyüp, gelişip kalkınacaklar. Bu nedenlerle çok ve hızlı ve hataya yer bırakmayacak dikkatle çalışmalıyız. Şu an 3 Milyon TL paramız var ama müteahhitler benim beklentimden yavaş gidiyor. Halbuki hızlı çalışsalar, hak edişlerini alsalar her şey daha kolay olacak. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’nde müteahhit yüzünden 15 gün gecikmeli gidiyoruz. Gecikme olsa da Türkiye’de benzeri olmayan bir hastane yapıyoruz. Bu hastane sağlık alanında önemli bir atılım sağlayacak.
ASIL HEDEFİMİZ HASTAYI RAHAT ETTİRMEK
(Kocatepe) Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’nin ne gibi farkları ve özellikleri olacak?
(Prof. Dr. Solak) Ben Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’ni çok önemsiyorum. Bu hastane Türkiye’deki bu konudaki büyük bir eksikliği giderecek. Ayrıca bir cesaret örneği gösterip hastanenin içine yürüyen merdiven koydurdum. Bunu Türkiye’de yapan yok. Hastalar ya merdiven inip çıkıyor ya da asansör kullanıyor. Eğer yoğun bir hastaneyseniz yoğunluktan asansörleri bekleme durumunda kalabiliyorsunuz. Ama burada asansörlerin yanı sıra yürüyen merdivenlerde olacak. Hasta yürümeyecek, hastayı rahat ettirmek için uğraşacağız. Benim hastam asansörle uğraşmamalı. İnsanların konforu için yaratıcı çözümler gerekli ama hiç kimse klasik havadan kurtulmuyor. Örneğin hastaneyi Orman ve Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu ziyaret edip, incelemelerde bulunduğunda hastaneyi hem çok beğendi hem de çok şaşırdı. ‘Burası alış veriş merkezi gibi olmuş’ dedi. Bakın burası bir hastane ve açılmadan böyle olumlu bir etkisi var. Fizik tedavi ve rehabilitasyonun içi gayrı resmi olarak bitti. Yataklar geldi. Cihazlar da gelmeye başladı. Yapım konusunda eksiği olan bir tek havuzlar kaldı aslında. 6 tane termal havuz yapıyoruz. Bu havuzların küçük eksiklikleri kaldı. Yaptığımız hastaneyi övmek için söylemiyorum ama biz bu hastanede bir çok özelliği birleştirdik. İlk olarak bu hastanede fizik tedavinin bütün bilimleri olacak. İkinci bir özellik hastanemizde 11 tane rehabilitasyon ünitesi bulunuyor. Rehabilitasyon özelliğini kaybetmiş organı tekrar eski haline döndürme tedavisidir. Örneğin felç geçirenin bir kişinin tekrar yürüme hali veya göz kapağı düşmüş birinin ya da kolu kırılmış veya hiç çalışmayan birinin bu özelliklerini eski haline getirmesidir rehabilitasyon. Bu tedavi bazen termal suyla, bazen lazer ışınıyla bazen fizik tedaviyle yapılacak. Mesela bir ekipman döndürülmesiyle iskeletin çalışması hedeflenecek. Termal su kullanılacak. Çünkü Afyonkarahisar’ın termal suları çok zengin. 40 yakın mineral var. Tüm bu özellikler uygulamalar birleşince Türkiye’deki diğer birkaç Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’nden de farklı ve daha fazla özellikli bir hastane olacağız.
YURT DIŞINDAN GELECEK HASTALAR
HASTANENİN AÇILMASINI BEKLİYOR
(Kocatepe) Türkiye’de Fizik Tedavi konusunda özellikle Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) ile birkaç özel hastane var. Ama özel hastanelerde de yeterince uzmanlaşma yok. AKÜ bu konuda ihtisas hastanesi olabilecek mi?
(Prof. Dr. Solak) Bu konuda biz ihtisaslaşmış bir hastane olacağız. Türkiye’de bu konuda bir iki tane hastane var. Örneğin bunlardan biri GATA ama orada da termal tedavi yok. Bu haliyle hastanemiz Türkiye’de ilk ve tek. Termal tedavi de olunca Türkiye’de Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon konusunda en etkili hastane olacağız. Bu hastaneyi, bu özellikleri birkaç cümleyle anlatmak zor. Havuzlarıyla, robotik sistemleri, lazer uygulamalarıyla bu hastanede yok yok. Daha şimdiden sağlık konusunda dikkat çekti. Örneğin Azerbaycan’la anlaşma yaptık, hastanenin açılışı bekliyorlar. Azerbaycan’dan asistanlar ve hastalar gelmeye başlayacak. Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Hastanesi Merkezi Kliniğiyle de protokolümüz var. Hatta birkaç gün önce o kliniğin direktörüyle telefonla görüştüm. Kendisi ‘Hocam hastaları ve asistanları ne zaman göndereyim?’ diye sordu. Yani aynı anda hem hastalar gelecek tedavi olacak hem de asistanlar gelip bizden eğitim alacak. Böyle bir örnek hastane yok. Tüm bu güzel gelişmeleri hep beraber yaşayacağız. Özellikle de havaalanın açılmasını bekleyen yurt dışı bağlantılar var. Yabancılar buraya tedavi için gelecek. Ben yabancı hastaların alt yapısı için şimdiden hazırlıklara başladım. Bu organizasyon için 12 İngilizce bilen uzman aldık. 2 Arapça bilen, 5 Rusça, 5’te Almanca bilen uzman alacağız.
BİZİM FARKIMIZ TERMAL SAĞLIK OLACAK
(Kocatepe) Örneğin Akdeniz Üniversitesi organ nakilleriyle uzmanlaştı ve dünya çapında bir isim yaptı. AKÜ’de de örneğin Fizik Tedavi ve Rehabilitas-yon da böyle ses getirecek uygulamalar olacak mı?
(Prof. Dr. Solak) Ben işte bu yüzden Fizik ve Tedavi Rehabilitasyon Hastanesi’ne çok önemsiyorum. Akdeniz Üniversitesi nakiller konusunda ama sadece bir alanda çok uzmanlaştı. O ekip gerçekten başarılı işler yaptı. Biz de Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon alanında ve termal sağlık turizmi alanında uzmanlaşacağız. Hatta bu konuda en önemli hastane Afyon Kocatepe Üniversitesi Hastanesi olacak. Bugün Termal dediğiniz zaman sadece termal su ve suya girmek akla geliyor. Oysa termal sağlık dediğiniz zaman termal su, fizik tedavi ve rehabilitasyon her şey olmalı. Termal su diğer uygulamalarla birlikte tam bir tedavi için kullanılmalı. Bizim bu konuda alt yapı ve ekibimiz hazır. Bu konuda uzman ve dünya çapında iddialı olacağız. Bu yüzden tüm dünyada termalden farklı olarak gerçek termal sağlık turizmini uygulayacağız. Bunun adını koyduk biz termal sağlığı tüm yönleriyle gerçek manasıyla uygulayacağız.
TÜRKİYE’NİN EN ÇOK KONUŞULAN ÜNİVERSİTELERİNDEN BİRİ OLMAZSAK DENİZE ATLARIM
(Kocatepe) Bu söylediklerinizden AKÜ sağlıkta iddialı üniversite ve hastanelerden biri olacak diyebilir miyiz?
(Prof. Dr. Solak) Sağlık konusunda kesinlikle iddialıyım bu konuda. Eğer personelimiz bize paralel giderse, yani personel sıkı çalışırsa 3 sene içinde Türkiye’de en çok konuşulan üniversitelerden biri olmazsak kendimi denize atarım. Çünkü biz angaryayı üstlendik. Personelimiz artık hizmeti versin yeter. Üstün bir hizmet beklemiyorum. İyi sıkı çalışmayla bir hizmet verseler bu yine de öne çıkmamıza yetecektir. Çünkü bu alanda tekiz ve imkanlarımız var. Yeter ki hizmet verilsin, fark ortaya çıkacaktır. Zaten biz bunun örneklerini göstermeye başladık. Örneğin Diş Hekimliği Fakültesi ve hastanemizin yapılması bu fikrin konuşulması dahil 11 ay sürdü. Öyle aylarca konuşmak yok. Karar verdik planladık. Bu süreçte 2 aylık süreyi -30 derecede çalıştık daha doğrusu soğuklardan fiziki yapım aşamasından hiçbir şey yapamadık ama yine de tüm süreç 11 ayda tamamlandı. Bu süreçte hastaneyi bile hizmete soktuk. Fizik ve Tedavi Rehabilitasyon Hastanesi’ne de oluk oluk insan akacak. Bizim stratejimiz bu. En işi şartlarla yapıp, personele teslim etmek. Ama sonrasında kontrollerimi bırakmıyorum. Bakın her gün hastaneye gitmeye çalışıyorum. Geldiğimde 500 olan poliklinik hasta sayısı 1500’e çıktı. Ben bile bu rakamlara şaşırdım. Hasta güvenirse, buradan iyi hizmet alırsa geliyor. Halkın bu ilgisi bu güveni beni daha da şevklendirdi. Geçen göz polikliniğinde gelen hasta sayılarına baktım. Günde 250 hastanın altına hiç düşmüyor. Hatta rakamları duyunca şakayla herkes mi göz hastası diye bile sormuşum. Ama bu ilgiden çok memnunum.
HASTANELERİMİZİ ÖZEL HASTANE
KALİTESİNİN ÜZERİNDE
HAZIRLAMAYA ÇALIŞIYORUZ
(Kocatepe) Hastaneler konusunda gelişimi sağlamak ve memnuniyet için özel bir çaba harcıyor musunuz?
(Prof. Dr. Solak) Benim için üniversiteyi, bir hastaneyi ya da birimi kurmak ya da korumaktan daha önemli bir şey var o da onu işletmek, ondan halkın en iyi şekilde faydalanmasını sağlamak. İnanır mısınız bilmem ben neredeyse her gece, gece yarısına doğru mesela 11 ya da 12’de hastaneye giderim. Bu benim yaşam biçimim. Kimse bana talimat vermiyor ama ben gitmeden, düzeni görmeden için rahat etmiyor. Gündüz mesai içinde de zaman ayırıp inşaatları, çalışmaları yerinde görmem gerekiyor. Hatta birkaç gündür Ahmet Necdet Sezer Kampüsü’ndeki yoğunluk nedeniyle oraya gidemiyorum. Hastane ve oradaki çalışmalar aklımda kaldı. Benim tek amacım her yaptığımın olmuş olması için değil de gerçekten iyi olması. Ben her şeyin en iyi şekilde yapılmasını isterim. Ben asfaltın renginden, kapı kulplarına kadar her şeyi denetliyorum. Çünkü siz yapmazsanız kimse ilgilenmiyor. Böyle alışılmış. Hele hele bu işleri müteahhitlere bırakırsanız golü yediniz demektir. Müteahhitlerin hiç umrunda değil çünkü siz görmeli uyarmalı ve yapılmasını sağlamalısınız. Devlet işi bu; yaptırıp, kontrol edip, tekmilini alıp, ondan sonra kabul edeceksiniz. Benim çalışma tarzım bu. Örneğin Radyoloji Birimimizi kurdum açtım ama öyle bırakmadım sürekli kontrol de ediyorum. Bakın Türkiye’de çok farklı çok ender bir Radyoloji birimi oldu. Çünkü 7 gün 24 saat hizmet verecek şekilde oluşturdum. Bir devlet kurumu düşünün ki 24 saat hizmet veriyor. Gece 24.00’te hatta sabaha karşı bile MR çekilebiliyor. Bunun için tüm sağlık birimlerimizle ilgileniyor, her şeyin en iyisini hazırlamaya çalışıyoruz. Halkın güvenini, rahatını sağlamak için nezih bir ortam hazırlamaya çalışıyoruz. Hastanelerimizi özel hastane mantığıyla hazırlıyorum. Hasta yakınlarının oturacak yerlerinden yemeklerine her şeyle ilgilenmeye çalışıyorum.
TÜRKİYE’NİN TEK DOPİNG KONTROL
MERKEZİ AFYONKARAHİSAR’A GELİYOR
(Kocatepe) Özellikle Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon konusunda iddialı olduğunuzu söylediniz. Türkiye’de de bu konuda bir sıkıntı var. Örneğin Galatasaray’da Fenerbahçe’de bir sakatlık oluyor ve bu sorun çözülemiyor. Bu tür ihtiyaçlara da karşılık verebilecek miyiz?
(Prof. Dr. Solak) Tabii zaten fizik ve tedavinin temelinde bu var. Aslında fizik tedavi çok önemli bir konu. Bizim gibi yaşlı nüfusu artan ülkelerde de her bölgede olması gerekir ama bu konuda biraz geri kalmışız. Öte yandan bunu hiç bir yerde söylemiyordum ama madem böyle bir soru sordunuz bunu da ilk size açıklayayım. Kısa bir süre içinde Doping Kontrol Merkezini açıyoruz. Şu an Türkiye’de bir doping merkezi yok. Bildiğiniz üzere Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’nin karşısına Afyonkarahisar’ın yeni stadyumu ve dev bir spor kompleksi yapılıyor. İşte bu spor kompleksinin tam karşısında hastanenin yanına doping merkezi yapıyoruz. Başta Ankara olmak üzere gerekli görüşmeler tamamlandı. 6 ay içinde Türkiye’nin tek doping merkezi üniversitemizde olacak. Şu an spor müsabakaları öncesi ve sonrası alınan tüm numunelere ilişkin tüm testler yurt dışında yapılıyor. Bizim merkezimiz tüm spor branşlarından önce ve sonra alınan örneklerin testini yapabilecek bir doping kontrol merkezi olacak. Bu merkezle de üniversitemiz öne çıkacak. Bu yeni yatırımın yerini seçtik, şu an dosyasını hazırlıyoruz. 6 ay içinde tamamlanmış olacak. Doping Kontrol Merkezi yaklaşık 3,5 veya 4 trilyona mal olacak. Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu, metabolizma uzmanları ve fizyologlarından bir ekip hazırladım. Alt yapımız hazır kısa süre içinde çalışmalar başlayacak.
KANSER HASTANESİ VE PET
HAYVAN OTELİ MÜJDESİ
(Kocatepe) Bir hastane bitmeden yanına yapılacak bir başka sağlık tesisinin müjdesini verdiniz. Başka sağlık yatırımı planlarınız da var mı?
(Prof. Dr. Solak) Aslında ben bu yıl Pet Hayvan Oteli yapmayı planlıyordum. Afyonkarahisar’ın turizm potansiyeli artıyor. İnsanlar buraya hayvanlarıyla da gelebilsinler kendileri sağlık ve tatil yaparken pet hayvanları da tedavi görebilsin istedim. Bu nedenle pek dillendirmesek de böyle bir projemiz vardı ancak Veterinerlik Fakültesi’ndeki öğretim üyelerimizden burasıyla ilgili çalışma yönünde bazı beklentilerimiz tam karşılanmadığı için bu proje gelecek yıla kaldı. Pet Hayvan Oteli’nin de yerini tespit ettik. İnşaatıyla ilgili her şey hazır. Hatta yine henüz üniversitede bile pek çok kişinin bilmediği bir diğer konu Kanser Hastanesi projemiz. Kansere ilişkin tanı ve tedavi merkezi yapılacak bir yer yapacağız. Kanserli hastaların tanı ve tedavisinin ardından rehabilitasyonu da olacak. Bildiğim kadarıyla Türkiye’de bu konuda bir Hacettepe Üniversitesi’nde Onkoloji var. Örneğin Ege Üniversitesi’nde bununla ilgili bölüm var. Bir de İstanbul’da özel bir hastane var sanırım. Bu konuda çok fazla hastane yok. Biz bu boşluğu da dolduracağız. İhtisas hastaneleri zor ve risklidir. Kimse bu riski almak istemiyor. Örneğin Fizik ve Tedavi Hastane konusunda da bir ihtisas hastanesi yok. Halbuki 75 milyon nüfus var. Her bölgede en az bir tane olmalı. Toplumun bir kısmı yaşlanıyor her bölgede bir tane olmalı ama kimse bu riski almak istemiyor. Bu yüzden biz toplumun ihtiyaçları doğrultusunda projeler yapıyoruz. Yapıyoruz, açıyoruz ve yeni projelere geçiyoruz. Diş hekimliğinin ardından Fizik tedavi ve rehabilitasyon da tamamlanacak 2013 yılında pet hayvan oteli gibi, kanser hastanesi gibi projeleri bitirip, her yeni yıla yeni projelerle gireceğiz. Ancak bu arada bitirdiğimiz yerleri unutmuyoruz. Mesela diş hekimliği fakültesini hastane olarak açtık. Üstelik bu hastane halka yani herkese açık. Ve ben bu hastanenin özellikle şehir merkezinde olmasını istedim. Bu hastaneye bu hafta iki öğretim üyesi daha geliyor. Dişle ilgili 8 branşın 8’i de burada olacak. Ortodontistte geliyor. Biz burada 23 üniteyle başladık yani diş hastanesinde aynı anda 23 hastaya bakılacak. Binaları açtıktan sonra gelişmeyi ve büyümeyi sürdürüyoruz. Hatta artık sağlık da sağlık eğitimi de AKÜ’de alınır diyoruz. (Devamı Yarın)