'Afrin'de milli duruş ne kadar önemliyse Şeker'de de milli duruş önemli'

CHP İl Başkanı Kemal Demirkırkan haftalık basın toplantılarına devam ediyor. Bu hafta da bir çok konuya dikkat çeken Başkan Demirkırkan, şeker fabrikalarının özelleştirilmesi ile ilgili Afrin harekatı üzerinden örneklendirme yaptı. Afrin’de milli duruşun öneminin altını çizen Başkan Demirkırkan şekerde de milli duruşun önemli olduğunu vurguladı.

“AK PARTİ AL BAYRAĞI KENDİSİNİN SANIYOR”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından sonra Başbakan Binali Yıldırım’ın tepkisini eleştiren Başkan Demirkırkan, “Afrin Zeytin Dalı harekatının 47 günündeyiz. Bu süre içinde 43 kahramanımızı şehit verdik. 156 mehmetçiğimiz yaralı halen tedavi görmekte. Ordumuzun başarı ile harekatı sonlandırması için, askerlerimizin burnu kanamdan dönmeleri için dua ediyoruz. Geçtiğimiz hafta Afrin’e yönelik düzenlenen Harekat kapsamında 8 askerimizin hayatını kaybetmesinin ardından Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bir çağrıda bulunarak: “Bütün vatandaşlarım, şehitlerimizi ebedi istirahatgahlarına yolcu edinceye kadar evlerimize bürolarımıza iş yerlerimize Türk bayrağı asalım” demişti. Mehmetçiğe dua ettik, yapıcı samimi uyarılarda bulunduk rahatsız oldular. Bayrak asalım dedik rahatsız oldular. Başbakan sayın Binali Yıldırım’ın bu cümleye tepki göstermesini anlamakta güçlük çekiyoruz. AKP bu al bayrağın sadece kendisine ait olduğunu düşünüyorsa büyük bir gaflet içindedir. Bundan vazgeçsin. Bu ülkede ortak değerlerimiz vardır. Bayrak, vatan, ordu gibi ortak değerlerimize hepimiz sahip çıkıyoruz. Bu kavramlar belli bir zümrenin, belli bir partinin tekelinde değildir. Böyle bir tartışmayı açmak yakışıksızdır, ülkeyi ve insanları kamplaştırmaktan öte bir işe yaramaz. Kutuplaştırarak, ötekileştirerek, Türk Bayrağını başkalarından sakınarak milli birlik mi olur? Bayrak nutukları atarak milli olunmaz. Kendisinden olmayan herkesten rahatsız olandan ‘milli’ olmaz. Küçük siyasi hesaplar peşinde koşanlar açtıkları çukurlarda boğulurlar” dedi.
“MİLLİ BİR DURUŞ GÖSTER
ŞEKER FABRİKALARINA SAHİP ÇIK”
Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi hakkında değerlendirme yapan Başkan Demirkırkan, “Tarım alanında yapılan özelleştirmelerin yarattığı felaketin sonuçları bugün daha net görülmektedir.Süt Endüstrisi Kurumunun Kapatılması sonrası Sütte kronik hale gelen bir kriz oluşmuştur. Üreticide ucuz, tüketicide pahalı bir piyasa yapısı oluşmuştur. Türkiye süttozu ithalatı yapmaktadır. 2017’de süttozu ithalatı 270 bin tonu bulmuştur.Et ve Balık Kurumu’ndaki özelleştirme nedeniyle, canlı hayvan ve et ihraç eden Türkiye, şimdilerde canlı hayvan ve et ithalatçısı olmuştur. Yem Sanayi’nin özelleştirilmesi ile Türkiye, yem hammaddesinin en az yarısını ithal eden bir konuma gelmiştir. Uygulanan yanlış politikalar sonucu saman bile ithal edilir olmuştur. TEKEL’in özelleştirilmesi ile tütün üretimi büyük oranda bitirilmiştir. Tütün ihraç eden Türkiye bugün ithalatçı konuma gelmiş, küresel sigara tekellerinin piyasada söz sahibi olduğu bir konuma gelinmiştir. Hatta bu küresel firmalar yerli üreticiye ayrılan % 7-8’lik bir pazara dahi göz dikmiştir. Bütün örnekler önümüzdeyken Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesine ve ardından kapatılmasına hem insanlarımızın sağlığı açısından hem de Afyonkarahisar ekonomisi açısından karşı çıkıyoruz. Yediden yetmişe tüm Türkiye’nin malı olan bu fabrikalara sahip çıkmak hepimizin görevidirŞimdi gündemde Şeker fabrikalarının, ÇAYKUR’un ve diğer tarım işletmelerinin özelleştirilmesi var. İktidar, Şeker Fabrikalarının satılması/kapatılması ile ilgili bir gündem oluşturdu. Bizler de bu fabrikalarının satılmasına karşı olduğumuzu her fırsatta ifade etmeye çalışıyoruz. Genel merkezimiz, milletvekillerimiz sürekli bu konuda çalışıyor. Tüm ülkeyi karış karış dolaşıyoruz. Dün 20 milletvekilimiz Burdur Şeker Fabrikası önünde muhteşem bir miting düzenledi. Bugün Tokat-Turhal, Amasya ve Çorum Şeker fabrikalarında emekçilerle birlikte etkinliklerimiz var. Biz geçtiğimiz hafta Işıklar beldemizde vatandaşlarımızla görüşlerimiz paylaştık. Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesinin gerek halk sağlığı, gerekse ekonomimize zararlarını her fırsatta anlatmaya devam ediyoruz.CHP olarak AKP’ye bir kez daha sesleniyoruz. Afrin’de milli duruş ne kadar önemliyse şekerde de milli duruş önemli. Hükümete bir çağrı yapıyoruz. Milliysen, yerliysen gel milli bir duruş göster şeker fabrikalarına sahip çık” ifadesine yer verdi.
DEMİRKIRKAN ASGARİ
ÜCRETE DİKKAT ÇEKTİ
Asgari ücrete yapılan zamdan sonra enflasyonunda arttığını söyleyen Demirkırkan, “Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 0,73 arttı. Böylelikle son 12 ayın enflasyonu yüzde 10,26 olarak gerçekleşti. Bir yılın ortalama enflasyonu da yüzde 11,23 oldu.2016’da CHP’nin bastırmasıyla asgari ücret 974 TL’den bin 375 TL’ye çıkmıştı. Son iki yılda CHP’nin zorlamasıyla bu ücrete yüzde 23 oranında zam yapıldı. Son iki yıllık enflasyon ise yüzde 21,5 olarak gerçekleşti. Bu rakamları göz önüne aldığımızda en geç iki ay içinde asgari ücret ve bu ücretin baz alındığı tüm ücretlere yapılan zamlar sıfırlanmış olacak. Emekçisini enflasyon karşısında koruyamayan, ancak yandaş firmalara sonuna kadar ulufe dağıtan bir iktidarla karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE SEÇİMLERDE
KANUN KUVVETİYLE HUKUKSUZLUK YARATMAYA DOĞRU GİDİYOR”
Seçimlerde kanun kuvvetiyle hukuksuzluk yaratılmaya çalışıldığını belirten Bu hafta TBMM gündemine gelen seçim kanunu ile ilgili olarak düşüncelerimizi ifade etmeye devam edeceğiz. CHP sandık başı görevlendirmesi yapma yetkisine haiz diğer siyasi partilere ziyarette bulundu. Seçimde adalet, adil bir seçim ve seçmenin oyunun hepimiz açısından namus kadar değerli olduğu konusundaki fikir birliği oluştu. Ancak iktidarın yeni seçim yasası ile daha önce illegal olarak sayılan maddelerin kanuna sokulmaya çalışıldığına tanık oluyoruz.  Seçim mevzuatında, sandık görevlilerine hükümetin etkisini artırma ihtimali olan bir takım değişiklikler gündemdedir. Türkiye seçimlerde kanun kuvvetiyle hukuksuzluk yaratmaya doğru gidiyor.Biz milli iradenin birebir TBMM’ye yansımasını amaçlıyoruz. 16 yıldır iktidarda olan bir partinin seçim sistemi ile oynayarak iktidardaki süresini uzatma gayretinin beyhude olduğunun altını çizmek istiyoruz. Milletin gözünden, gönlünden düştüyseniz seçim sistemi ile oynayarak milletin gözüne gönlüne tekrar giremezsiniz. İktidardan düşüş başladıysa bu, seçim sistemini hangi hale getirirseniz getirin üstünde ne kadar oynarsanız oynayın o düşüş gerçekleşir. Akıbet bellidir” diye konuştu. >> Ali Fuat Güçlüer’in haberi