Nöbetçi Eczaneler
26 Ocak 2011 Çarşamba 02:00:00 Kadın hayat veren ve hayatın yükünü omuz-layan insan. Hayat veriyor çünkü ana. Analık taşıyıp doğurmakla sınırlı bir süreç değil. Taşıyor, doğuruyor, emeğini çekiyor.
İmkanlar ve mücadele kabiliyeti oranında iyi ve kötü insanlar yetişiyor. Dünya coğrafyasında kadın yüzyıllar boyunca dövülen, sövülen, satılan, her anlamda kullanılan bir canlı olarak var. Sözde modern hayat kadınların sorunlarını çözmeye yetmiyor. Gelişen ve değişen dünya, teknoloji de insanların, kadınların mutlu olması için yeterli olamiıyor. Kadının en büyük düşmanının yine bir kadın olacağı söylenir hep. Kadının kadına olan düşmanlığını kimse kimseye yapmaz denir. Sürekli manasız ve iki tarafı da keskin bir bıçak gibi zarar veren bir kıskançlık var kadının hemcinsine karşı. Birlik, dayanışma yok, ayak kaydırma çok. Taş altına el koymak yerine duruma ve ortama göre hareket etmek, sıkışınca da bir şeylere fatura kesmek genel alışkanlık.
Bir kadın derneği Uçan Süpürge. Kadın sorunlarına yönelik çalışmalar yürütüyor. Bu bağlamda 54 ilde “Çocuk Gelinler” ismi verilen bir proje üzerinde çalışıyorlar. Dernek yetkilileri dün ilimizde bir toplantı düzenledi. Rehberlik Araştırma Merkezi Salonu’nda yapılan toplantıda koca salonda 20 kişi yoktu. Bireysel ve para-lelinde toplumsal anlamda gelişmişliği baltalayan faktörlerden biri yanlış evlilikler. Çünkü toplumun en küçük ve temel çekirdeği aile evlilik bağı ile kuruluyor. Birbirini tanımayan, anlaşamayan, ortak zevkleri olmayan, birbirini tamamlamayan denk olmayan insanlar adına çeşitli bahaneler konularak evlendiriliyorlar. Sormadan, sorgulamadan, sevmeden, benimsemeden evleniyor insanlar. Bir vazifeden çok bir ihtiyacın giderilmesinden daha çok bir angarya oluyor evlilik. Sonra arayışlar, bitirmek istenip de bir türlü bitirilemeyen birbirine benzeyen ama farklı hikayesi olan evlilikler.
Yanlış evliliklerin başında kız çocuklarının çocukluktan kurtulmadan, genç kız olmadan yaptıkları evlilikler geliyor. Hani projeye ismini veren “Çocuk Gelinler”. Üstelik kız çocukları çoğu zaman babası hatta kimi zaman dedesi yaşında ki insanlıktan ve hayvanlıktan nasibini almamış canlılarla baş göz ediliyor. Bunun adına kader deniliyor.
Hayır bu kader olmuyor bize göre. Hadsizlikler zincirinin bir halkası oluyor. Ama olan zavallı kız çocuğuna oluyor. Genç kız olmayı bırakın, çocukluğunu yaşayamadan bir şekilde kadın ve ana olan, çoğunlukla atadan gördüğünü kendi evladına uygulayan insanlar yetişiyor.
Uçan Süpürge Derneği bu duruma yurt genelinde el atmış. Kadın hakları diyenler, kadınların başta 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olmak üzere özel günlerinde kendini ortaya atan isimler neredeler? 7 Mart’ta Kadınlar Günü ile ilgili olarak ağırlıklı olarak internet sitelerinden indirip okumakta güçlük çektikleri janjanlı sözlerle açıklama yapanlar, Kadınlar Gününü kutlamak için eğlence düzenlemek yeterli mi gerçekler karşısında? Kutlama ya göbek atmadan kurtlar dökülmeden olmaz. Bugünü bahane edip göbek atıp gerdan kıranlar “Çocuk Gelinler” adı verilen kangren sorunun konuşulduğu toplantıya katılımı zulmü görüyorlar? Neden bildiklerinizi anlatmıyor, bu işe emek veren insanların düşüncelerini dinleme ihtiyacı duymuyorsunuz? En önemlisi neden işe kendi çevrenizden başlayarak bu soruna çözüm üretme zahmetine girmiyorsunuz?
