'7 Nisan Dünya Sağlık Günü'
7 Nisan Dünya Sağlık günü nedeniyle açıklama yapan İl Sağlık Müdürü Necip Yemenici, Nisan ayının sadece bahırın kendini hissettirdiği bir ay olmadığını aynı zamanda sağlık ayı olduğunu söyledi 'Antibiyotik kullanımına dikkat edilmeli-7 Nisan’nın Kanser Haftası, 7 Nisan’nın Dünya Sağlık Günü, 7-13 Nisan’nın Sağlık ve Sosyal Güvenlik Haftası ve 8-14 Nisan’ın Dünya Sağlık Haftası olarak Dünya [&hellip]
7 Nisan Dünya Sağlık günü nedeniyle açıklama yapan İl Sağlık Müdürü Necip Yemenici, Nisan ayının sadece bahırın kendini hissettirdiği bir ay olmadığını aynı zamanda sağlık ayı olduğunu söyledi
“Antibiyotik kullanımına dikkat edilmeli”
1-7 Nisan’nın Kanser Haftası, 7 Nisan’nın Dünya Sağlık Günü, 7-13 Nisan’nın Sağlık ve Sosyal Güvenlik Haftası ve 8-14 Nisan’ın Dünya Sağlık Haftası olarak Dünya Sağlık Örgütü tarafından her yıl 7 Nisan’da “Dünya Sağlık Günü” olarak kutlandığını belirten İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yeminici; “Her yıl farklı bir küresel sağlık sorununu gündeme getiren ve bu sorunun dünya ölçeğinde ele alınmasını sağlayan Dünya Sağlık Örgütü, bu yıl artık küresel bir tehdit oluşturan “Antibiyotik Direnci”ni ana tema olarak belirlemiştir. Gelecek kuşaklara devredeceğimiz dünyada belki de en önemli toplum sağlığı sorunu olacak “bilinçsiz antibiyotik kullanımına bağlı ilaç direnci” olgusuna dikkat çekmek istiyoruz. Antibiyotik direnci, çağımızın önemli sorunlarından biridir. Antibiyotikler enfeksiyon hastalıklarının hem tedavisinde hem de önlenmesinde kullanıldıkları için, sağlık sistemindeki harcama kaleminin büyük kısmını oluştururlar. Halk sağlığı açısından önem taşıyan, direnç sorununun çözümünde halkın ve hekimlerin eğitimi öncelik taşımaktadır. Şüphesiz ki ölümcül sayılabilecek birçok hastalık, antibiyotikler sayesinde tedavi edilebilir ve yönetilebilir hale gelmiştir. Ancak antibiyotiklerin akılcı olmayan kullanımı antibiyotik direncinin gelişmesine yol açmaktadır. Gerekmediği halde antibiyotik reçete edilmesi, durumu kritik olan hastalarda antibiyotik kullanımına başlanmasının gecikmesi, antibiyotik dozunun o hasta için gerekli olandan daha az ya da daha çok olması, antibiyotik tedavisinin süresinin çok uzun veya kısa olması, geniş spektrumlu antibiyotiklerin yaygın kullanımı ya da dar spektrumlu antibiyotiklerin sık kullanımı, akılcı olmayan antibiyotik kullanımı örnekleridir”dedi.
“Gerekli olduğunda kullanılmalı”
Akılcı ilaç kullanımında ilacın hekim tarafından verilmesi ve bir ilaç uzmanı olan eczacı danışmanlığında kullanılmasının birincil derecede öneme sahip olduğunu kaydeden Yemenici; “Aksi takdirde antibiyotiklerin akılcı olmayan biçimde hatalı kullanımı bugün ve gelecekte başka hastalıklara ve binlerce insanın ölümüne davetiye çıkartacaktır. Antibiyotik direnci nedeniyle bakteriyel enfeksiyonların önlenmesi ya da etkin bir şekilde tedavisi mümkün olmadığında majör cerrahi, organ nakli, diyaliz, kanser, tüberküloz, gibi hastalıklarda modern tıbbın elde ettiği başarılarda önemli gerilemeler meydana gelecektir. Konuyla ilgili ulusal ve uluslararası platformlarda, hükümetler ve uluslararası organizasyonlar kontrolünde tedbirler alınmalı, bu doğrultuda hem sağlık çalışanları, hem de toplumun her kesimi antibiyotik kullanımı konusunda bilinçli hale getirilmeli ve denetlenebilmelidir. Yanlış antibiyotik kullanımı alınacak önlem, kontrol ve yaptırımlarla sınırlandırılmalıdır. Biz de birey düzeyinde doktora danışmadan antibiyotik kullanmaktan kaçınmalı, bu ilaçları yalnızca gerekli olduklarında, gereken dozda ve gereken sürede kullanmalı ve bu konudaki duyarlılığımızı çevremizle paylaşmalıyız”dedi.
Yemenici: Kanser İçin önleminizi alın
Kanser hastalığı konusunda halkın bilinçlendirilmesi için 1–7 Nisan “Kanser Haftası” olarak belirlendiğini belirten İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici, kanser hastalığının evrensel bir sorun olduğunu söyledi
“Kanser evrensel bir sorun”
Asrın en korkunç hastalıklarından biri olan kanserden korunma ve kurtulma hususunda insanların bilinçli olmaları gerektiğini vurgulayan İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici; “Kanser dünyada olduğu gibi ülke-mizde de öldürücülüğü yanında bıraktığı sakatlıklar ve ortaya çıkardığı ekonomik kayıplar nedeniyle önemli bir halk sağlığı sorunudur. Sebebi bilinen ölümler sıralamasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer alan kanserle mücadelede hedef 2020 yılına kadar ülkemizde 65 yaş altı nüfusta tüm vücut kanserini %10, 2030 yılına kadar da akciğer kanserini %25,tüm vücut kanserini ise %15 oranında azaltmaktır. Bu hedefe yönelik olarak halkın kanser konusunda bilgi ve bilinç düzeyinin yükseltilmesi özel bir önem arz etmektedir.
Bu bağlamda Kanser hastalığı konusunda halkın bi-linçlendirilmesi için 1–7 Nisan “Kanser Haftası” olarak belirlenmiştir. Günümüzde her ülkede, her yaşta görülebilen, coğrafi sınır tanımayan, sosyal statü ve gelir durumu ayrımı yapmayan kanser hastalığı evrensel bir sorun niteliğindedir. Asrımızın en korkunç hastalıklarından biri olan kanserden korunma ve kurtulma hususunda insanlar biraz bilinçli olsalar, o kadar korkulacak bir hastalık olmadığı görülür. Kanserle Mücadele de esas amaç, kansere yakalanmadan kişileri uyarmak,g elecek nesilleri kanserden korumak için alınabilecek önlemler konusunda halkı bilgilendirmek olmalıdır”dedi.
“Erken teşhis önemli”
Kanserin tedavisi mümkün olmayan bir hastalık olarak düşünülmesinin erken teşhisleri engelleyip tedaviyi güçleştirdiğini ifade eden Yemenici; “İnsanlar kanser olduğunu öğrenme korkusunu yaşayarak kaybettikleri zamanı tedavi için geçirirlerse ve yaşam koşullarını iyileştirme yollarına giderlerse kanser korkulu rüya olmaktan çıkacaktır.Bu hastalık başta insanların kaybına neden olmakla beraber aynı zamanda ciddi ekonomik kayıplara da yol açmaktadır. Bu nedenle başlıca hedefimiz kanserin oluşumunu engellemek veya gelişen kanser hastalığını mümkün olduğunca erken teşhis etmek olmalıdır. Oluşumunu engellemenin yolların başında, kanser yapıcı maddelerden, başlıca sigara olmak üzere, uzak durmaktır. Tüm kanser ölümlerinin yaklaşık yüzde 40’ının sigara içimi ile ilgisi bulunmuştur. Sigaranın yol açtığı ölümler, tüm ölümlerin toplamından beş kat daha fazladır. Türkiye’de 100 bin kişi erken yaşlarda sigara nedeniyle ölmektedir. Sigara içen bir kişinin evlatlarında içmeyene göre 10 katı fazla lösemi ve kansere yakalanma riski bulunmakla birlikte sigara içen her üç kişinin kansere yakalanma riski de oldukça yüksektir. Dünyada, kanserden ölen kişi sıralamasına bakıldığı zaman, ülkemiz birinci sıraya yerleşmiştir. Kanser, her geçen gün ülkemizde yayılmaktadır. Ülkemizde her yıl 400 kişi kansere yakalanıyor. Bu, ülkemiz açısından nüfusumuza göre yüksek bir rakamdır. Kansere yakalanmamak için beslenme alışkanlarına da dikkat edilmesi gerekir. Beslenmenin kanserden korunmada büyük önemi vardır. Özellikle hazır yiyeceklerden (fast-food) uzak durulmalı ve ev yemekleri, meyve ile sebze yenmeli. Posalı gıdalarla beslenilmelidir. Güneş ışınlarının dik geldiği zamanlarda güneşe çıkılmamalı. Çünkü ozon tabakası delindiği için zararlı ışınlar vücudumuza direkt temas halinde olur. Cep telefonları, bilgisayar ve fazla televizyon izlemekten kaçınmak da zararlı ışın ve sinyallerin yaydığı zararlardan korunmuş olunmaktadır. Erken teşhis etmenin yolu ise kanser tarama programlarına katılmak, düzenli muayene olmak ve vücudumuzda meydana gelen herhangi bir anormal değişiklikte üşenmeden doktora gitmektir. Kanser, günümüzde eski zamanlardaki kadar korkulan bir hastalık değildir. Bu sebeple hastalıktan korkmamalı ve elden geldiğince onunla savaşılmalıdır”şeklinde konuştu.