Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Kemal DEMİRKIRKAN

3Y (YE-YE-YE)

AKP, 3 Kasım 2002 seçimlerinde “Yoksulluğu, Yolsuzluğu ve Yasakları bitireceğiz“ diye oy alarak iktidara geldi. Cumhuriyet tarihinde en uzun süreli kesintisiz iktidarda kalan siyasi parti olarak AKP’nin 18 yıllık dönem sonrası, ülkeyi hangi noktaya getirdiğine birlikte bakalım.
YOKSULLUK. Vatandaşın refahını ölçmenin değişik yöntemleri var. Biz buraya not düşelim siz beğendiğinizi dikkate alın. Öncelikle şunu belirtelim ki AKP 2001 yılı krizinden bir yıl sonra iktidara geldi. Burada 2002 yılı ile ilgili vereceğim rakamlar aslında ülkemizin gördüğü en büyük ekonomik krizin rakamları. Bugün ile karşılaştırırken bunu da göz önünde bulundurmak lazım.
2002 yılında kişi başı milli gelirimiz 3620 $ (dolar) ile dünya sıralamasında 72. sıradayken, 2020 yılında 7715 $’la dünyada 78. sırada. Yani gecelik faizlerin %1000’leri aştığı bir kriz dönemine göre 5 basamak gerilemişiz.
O gün $/TL paritesi 1.6 iken, bugünkü parite 8.5 düzeyinde.
O da şimdilik. O gün 129 milyar $ dış borcumuz varken bugün dış borç yükümüz 421 milyar $.
2002 yılında devletin resmi enflasyon rakamı % 29 idi. Bugün resmi rakam %11 olarak ifade edilmekle birlikte hepimiz bu rakamın makyajlı olduğunu biliyoruz. Sokaktaki enflasyon en az %25-30 düzeyinde.
2001 krizi sonrası Merkez Bankasını 25,5 milyar $ nakit ve 1 milyar $ altın rezervi olmak üzere 26.5 milyar $ rezervi varken, bugün Merkez Bankası rezervi (-), yazıyla “eksi” 40 milyar dolar düzeyinde.
İşsizlik rakamlarına baktığımızda en büyük krizin hemen ardından 2002 yılında % 9.8 ile 2 milyon 689 bin kişi işsizken, bugün resmi rakam 4 milyon 220 bin kişi ve %13.7 ile ifade edilmekte. Ancak bu rakamların da makyajlanmış olduğunu hepimiz biliyoruz. DİSK’in araştırmasına göre ülkemizde yaklaşık 10 milyon kişi işsiz, gerçek işsizlik oranı ise %27 düzeyinde. Rakamlar ortada bakın, görün. Bu rakamlar devletin resmi rakamları. Ülkemizde yoksulluk artıyor mu, artmıyor mu siz karar verin.
Ha, derseniz ki “Bu rakamlar beni ikna etmedi. Baksana herkesin evinde buzdolabı, çamaşır makinesi var. Eskiden var mıydı?” o zaman devam edelim.
TÜİK rakamlarına göre en düşük gelire sahip %20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay 2002 yılında %6.2 iken, geçen yıl %6.1, en yüksek gelire sahip % 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay ise 2002 yılında %46,3 iken 2019 da %47.6 olarak açıklandı. Gördüğünüz gibi yoksullukla mücadelede 18 yılda bir arpa boyu yol alınamamış.
Buraya kadar verdiğimiz rakamların içinde Corona salgının vatandaşın ekonomisi üzerindeki yıkıcı etkileri henüz ortaya çıkmadan açıklanan verilerdi.
BETAM tarafından COVİT salgını sırasından yapılan araştırma sonuçlarına göre, Şubat-Eylül döneminde ortalama kişisel gelir %4.5 gerilemiş. Hanelerin %42,7’si borçlarının arttığını ifade ederken, katılımcılar arasında geçim zorluğu çektiğini ifade edenlerin oranı %70, özellikle gıda harcamalarında zorlananların oranı ise %38 saptanmış. En önemlisi ise katılımcıların en az yarısının bir alt gelir grubuna düştüğü saptanmış.
Devam edecek…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti